Doktorsitesi.com

Girişimsel Tümör Tedavisi

Prof. Dr. Ahmet Kemal Fırat
Prof. Dr. Ahmet Kemal Fırat
13 Ağustos 202513 görüntülenme
Randevu Al
Girişimsel radyolojide özellikle karaciğer tümörünün tedavisine yönelik farklı yaklaşımlar gelişmektedir. Bunlar genel olarak ablasyon tedavisi olarak isimlendirilir. Bu tedavilerden biri radyofrekans ablasyon uygulamasıdır. Bu işlemde görüntüleme eşliğinde bir iğne yardımıyla ilgili organa ve tümöre ulaşılır. Tümör radyofrekans enerji (60-100 derecelik bir ısı) ile yok edilir. Benzer bir prosedürle tümöre mikrodalga ablasyon tedavisi de uygulanabilir. Ayrıca tümör doldurularak da yok edilebilir. Bu işleme de kriyoablasyon adı verilir. Uygun hastalarda karaciğer kanserine ek olarak böbrek, akciğer ve kemik tümörlerine de uygulanabilir. Girişimsel tümör tedavisi esnasında vücutta herhangi bir kesi yapılmaz. Tedavi ince bir iğne ile vücuda girerek gerçekleştirilir. Girişimsel radyolojide tümör tedavisinde sahip olduğumuz diğer önemli seçenekler TARE ve TAKE’dir. Bu tedaviler ile kemoterapi veya radyoterapi ilacı damar yoluyla doğrudan tümöre uygulanabilir.
Girişimsel Tümör Tedavisi

Girişimsel Tümör Tedavisi Hangi Tümörlere Uygulanır?

Radyofrekans ablasyon, mikrodalga ablasyon ve kriyoablasyon yöntemleri özellikle karaciğerdeki 3 cm’nin altındaki tümörlerde tercih edilir. Bu tip tümörlerde tedavinin başarı oranı yani tümörün tamamen yok edilme şansı yüksektir. 3-5 cm çapı olan tümörlerde tedavinin etkinliği düşer, tümör çapı 5 cm’i geçtiğinde ise genellikle farklı tedavi seçenekleri değerlendirilir veya ablasyon tedavisi farklı bir tedavi ile kombine edilir. Tümör karaciğerin pek çok farklı noktasında mevcutsa bu tedaviler tercih edilmez. Ancak organda tek bir tümör varsa ya da sayıları 3-4’ü geçmiyorsa yine önemli tedavi seçenekleri olarak değerlendirilir. Radyofrekans ablasyon bu tedaviler içinde en sık ve en uzun zamandır kullanılanıdır. Yaklaşık 20 yıllık bir geçmişe sahiptir.

Hangi Organlardaki Kanserlere Uygulanabilir?

Girişimsel kanser tedavileri en sık karaciğer tümörlerine yönelik uygulanır. Ayrıca böbrek, akciğer ve kemik tümörlerini de bu yöntemlerle ameliyatsız olarak tedavi etmek mümkündür. Tedavi edilmiş ancak tümörü nüks etmiş hastaları da tekrar ameliyat etmemek için ablasyon yöntemlerine başvurulabilir. Uygun hasta seçimi burada oldukça önemlidir. Günümüzün gelişen tıp teknolojisiyle bu tip tümörler ameliyat olmadan, hastanede yatmadan, hafif bir anestezi altında, vücutta bir kesi yeri açmadan görüntüleme eşliğinde tedavi edilebilmektedir.

Başarı Oranları

Uygun hastalarda 0-3 cm çapındaki tümörler tamamen yok edilebilir.

Uygun hastalarda 3-5 cm arası çaptaki tümörler yüzde 70 oranda kontrol altına alınabilir, küçültülebilir, yok edilebilir.

Çapı 5 cm’den büyük tümörlerde ablasyon tedavilerinin başarı oranı düşüktür. TAKE gibi bir tedaviyle kombine ederek kullanılabilir.

Ablasyon Tedavileri Nasıl Uygulanır?

Ablasyon tedavileri ameliyatsız, kesi olmadan yapılan işlemlerdir. Ameliyathanede değil girişimsel radyoloji ünitesinde gerçekleştirilir. Hastaya genellikle genel anestezi değil lokal anestezi yapılır ve sedasyon verilir. Ablasyon iğnesi yaklaşık 1-2 mm kadardır. İğne görüntüleme eşliğinde (ultrason veya tomografi) ilgili dokuya ve tümöre konumlandırılır. Enerji kaynağı tümöre iletilir. Bu işlem 10-15 dakikada tamamlanır. İşlem sonrası hasta bir süre izlenir, odasında istirahat ettirilir. Genellikle geceleyin hastanede kalmadan taburculuğu planlanır

Yazar Hakkında

Prof. Dr. Ahmet Kemal Fırat

Prof. Dr. Ahmet Kemal Fırat

Prof. Dr. Ahmet Kemal Fırat lise öğreniminin ardından Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi'ni başarı ile tamamlayarak tıp doktoru unvanını almıştır. Uzmanlığını Hacettepe Üniversitesi Radyoloji Anabilim Dalı'nda tamamlamıştır.

Önemli Bilgilendirme

Site içerisinde bulunan bilgiler bilgilendirme amaçlıdır. Bu bilgilendirme kesinlikle hekimin hastasını tıbbi amaçla muayene etmesi veya tanı koyması yerine geçmez.