Erken boşalma ve evlilik, eş faktörü

Uzm. Dr. Mehmet Levent Soylu
Uzm. Dr. Mehmet Levent Soylu
23 Mayıs 20146296 görüntülenme
Randevu Al
Erken boşalma ve evlilik, eş faktörü

Erken boşalma ve evlilik, eş faktörü

Erken boşalmada eş le ilgili sorunlar tetikleyici ya da sürdürücü rol oynarlar. Ergenlikten bu yana erken boşalması olan erkeklerde eşin eleştirici tutumu, durumu daha da kötü yapabilir. Eş tarafından yargılanmak hele cinselliğin bir başka erkekle kıyaslanması benim pratikte gördüğüm ikincil erken boşalmalarda önemli bir yer tutmaktadır. Kadınlara duyulan bilinçdışı öfke de nedenler arasında önemli yer tutar.

Eşi memnun etme isteği tabiki bir yere kadar doğaldır ancak bunu abarttığınızda yani dikkatinizi tamamen eşe ve onun orgazmına odakladığınızda kendi boşalmanıza odaklanamayıp daha erken boşalabilirsiniz.

Bunun dışında evlilikte cinsellik dışı konularla (sitem, gücenme, güç savaşı) ilgili çatışmalarda erken boşalma kadın tarafından kullanılabilir. Yani cinsel isteği olmayan vajinal orgazm olamayan bir kadın bile erken boşalmayı güç kazanmak adına eleştirip durumun büsbütün kötüleşmesine neden olabilir.

Tüm bunlara ek olarak, tamamen iyi niyetle bir çok kadın eşleri adına erken boşalma konusunda yardım aramaktadır.

Sonuç erken boşalma eş ve evlilikle yakın ve karmaşık ilişkiler içindedir ve alınacak 1-2 seanslık yardımla hem eşle ilgili sorunlar hem de erken boşalma engellenebilir. 

Etiketler

Erken boşalmanın sebepleriErken boşalma ve evlilikEvlilikte erken boşalma sorunuErken boşalmada eş faktörüErken boşalma ve terapi

Yazar Hakkında

Uzm. Dr. Mehmet Levent Soylu

Uzm. Dr. Mehmet Levent Soylu

Uzm. Dr. Mehmet Levent SOYLU, 1965 yılında Adana'da doğmuştur. Liseyi Tarsus Amerikan Lisesi'nde bitirdikten sonra Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde başladığı tıp eğitimini başarıyla tamamlayarak tıp dokotru unvanı almıştır. İhtisasını ise yine aynı fakültede yapmış ve Psikiyatri Uzmanı olmuştur.

Önemli Bilgilendirme

Site içerisinde bulunan bilgiler bilgilendirme amaçlıdır. Bu bilgilendirme kesinlikle hekimin hastasını tıbbi amaçla muayene etmesi veya tanı koyması yerine geçmez.