Çocuklarımız! ayrılık kaygısının temeli ve güvenli bağlanma

Çocuklarımız! ayrılık kaygısının temeli ve güvenli bağlanma

Gelişim basamaklarından biri olarak değerlendirebileceğimiz, yaşamın ilk yıllarında başlayan ve tüm yaşam boyunca önemini sürdüren bağlanma süreçleri, çocuk ve yetişkinlerde psikopatolojik gelişimleri anlamamız için bizlere önemli bir çerçeve sunmaktadır. Kökeni bağlanma kuramına dayanan ayrılık kaygısı, başlangıçta (0-3 yaş) normal bir süreçtir. Ancak masum bir anne baba bağlılığı gibi görünen bu süreç, doğru adımlar atılmadığında yaşamın ilerleyen yıllarında karşımıza bir takım sorunlar çıkaracaktır.

Ayrılık Kaygısının Temeli ve Güvenli Bağlanma

Gelişim psikolojisinin önemli isimleri tarafından geliştirilen bağlanma kuramı,çocukluk ve yetişkinlik dönemlerinde kişilerin yakın ilişki biçimlerini anlamaya yönelik yapılan araştırmalardan biridir.

Bağlanma kuramına göre yeni doğduğunda bebeğin bakım veren kişiye (genellikle anne) olan fiziksel yakınlığı yaşamını sürdürebilmesi için bir zorunluluktur. İlerleyen zamanlarda çocuk bu yakınlığı, sosyal çevresine uyum sağlamaya çalışırken dayanabileceği güvenli bir alan ve sığınabileceği sağlam bir sığınak olarak değerlendirir. Tam da bu süreçte çocuk ve yakınlık kurduğu bakım veren kişi arasında “güvenli bağlanma” ilişkisi oluşur. Yaşamının bu erken döneminde güvenli bağlanma sürecini sağlıklı atlatan çocuklar, hayatında stres yaratan durumlarda da güvenlik duygusunu koruyabilir ve sosyal çevresine etkin bir şekilde dahil olabilir. Güvenli bağlanmanın gerçekleşmesi için ebeveynlerin çocuklarına bu güveni sağlamaları gerekir.

Güvenli bir anne çocuk ilişkisi yaşamdaki stres kaynaklarını başarılı bir şekilde tamponlayarak sağlıklı bir gelişime zemin hazırlarken, güvensiz bir bağlanma çocuğun duygu durumunda uzun süreli olumsuz etkiler yaratarak sorun oluşturabilecek faktörleri gün yüzüne çıkarır.

Nasıl Anlarız?

Normal gelişim gösteren 0-3 yaş arası bir çocuğun annesiyle ya da bakım vereniyle ayrılırken stres ve kaygı yaşıyor olması oldukça normaldir, hatta kaygı yaşamıyor olması normal olarak değerlendirilemez. Bu dönem sonrasında çocuk, aile dışında sosyal çevresine uyum sağlamaya çalışıp iletişim kurdukça, başka insanlar tanıdıkça ve kendini tehlikede hissedecek bir durum olmadığını anladıkça yaşadığı stres ve korkular ortadan kaybolur. Ancak ayrılık kaygısı durumunda, 4 yaş ve üzeri çocuklar ebeveynlerinden kısa süreliğine de olsa ayrılırken gelişim düzeyine göre aşırı yoğun ve tekrarlı bir korku ve endişe gösterirler. Bu çocuklar abartılı tepkiler gösterirler, ağlar, bağırır, huzursuzlaşır lar. Herhangi bir söz onları teselli edip sakinleştirmediği gibi, ailesinin veya kendisinin başına bir iş geleceğinden, ailesini bir daha göremeyeceğinden veya terk edildiklerinden korkarlar.

Ya Sonra…

Bu sorunla başa çıkmaya çalışan ancak başarılı olamayan çocuklar ilerleyen zamanlarda okula gitmekte güçlük çeker, her okula gönderme çabası bir krizle sonuçlanır, kaygı sonucu karın ağrısı, kusma gibi şikayetlerin yanı sıra tek başlarına uyumakta güçlük çekerler hatta tek başlarına bir işe girişmekten kaçınırlar. Aynı zamanda yaşamın ilerleyen yıllarında kuracağı yakın ilişkileri, arkadaşlıkları hatta evliliği bile sağlıklı atlatılamamış bir sürecin etkilerini taşıyacaktır.

Ne Yapmalı?

Çocuğun bu dönemdeki sağlıklı gelişimi ve bu süreci sorunsuz atlatabilmesi için ailenin tutumu ve çocuğa yaklaşımı çocuğun yaşadığı endişeyi engellemek veya azaltmak için çok önemlidir. Anne babanın yaşadığı kaygı, aşırı korumacı tavır veya tam tersi çocuğu ihmal etme durumu çocuğun da kaygısını arttıracaktır. Ailenin tek başına üstesinden gelemediği bu durum için çocukla beraber psikolojik destek alması faydalı olacaktır.

Bu makale 22 Ekim 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Uzm. Psk. Filiz Sarı

Uzm.Psk.Filiz Sarı,Yakındogu Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Psikolojı lisans eğitimini ve 19 mayıs Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Lisans Eğitimini tamamlamıştır.Yakındoğu Üniversitesi Klinik yüksek lisans eğitimine devam etmektedir Aile Danışmanlığı eğitim süresini tamamlayarak Aile Danışmanı ünvanını almıştir.

Uzm.Psk.Filiz Sarı,mesleki çalışmalarına ise şu an İskenderun Psikoloji Merkezin'de devam etmektedir.

 

Etiketler
Çocuk psikolojisi
Uzm. Psk. Filiz Sarı
Uzm. Psk. Filiz Sarı
Hatay - Psikoloji
Facebook Twitter Instagram Youtube