Doktorsitesi.com

Bin bir deva desek yeri !

Uzm. Dyt. Gizem Taşkın Kalay
Uzm. Dyt. Gizem Taşkın Kalay
11 Ocak 2016169 görüntülenme
Randevu Al
Bin bir deva desek yeri !

OMEGA 3 NEDİR?

Sağlığımızın olmazsa olmazlarından beslenmemizden asla çıkaramayacağımız önemli bir grup var. Organizma için bir yarışma düzenlense Omega -3 ler rahatlıkla ilk 3’e girer.

Omega-3 toplumda ‘balık yağı’ olarakta bilinen bir yağ asiti çeşididir. Vücudunuzda üretilmediği için mutlaka besinlerle almamız gerekmektedir. Pek çok formu bulunmakla birlikte ; esas hastalıklar üzerinde anahtar rol oynayanlar EPA (Eicosapantaenoik asit) ve DHA’dır (Docosahexaenoik asit).

NEDEN BU KADAR ÖNEMLİ?

EPA ve DHA beynin yaklaşık %60’ı ,göz ve kafa sinirlerinde kilit dokuların yapısının önemli bir kısmını oluşturur.Beyinde, sinir iletiminin ve zihnin odaklanmasını sağlayan kimyasal maddelerin salgılanmasını uyarır. Beyin hücrelerinin oluşumundan ve fonksiyonlarından sorumludur. Yani anne karnında büyüyen bebekten , yaşamın sonuna kadar olan zamana kadar elzem olan yağ asitleridir.

TİP 1 DİYABETTE…

Journal of American Medical Association dergisinde yayınlanan bir araştırmada ,omega 3 yağ asitleri; gençlerde insülin üreten pankreas hücrelerinin tahribine neden olan tip 1 diyabet riskini azaltmıştır.Omega 3 ‘ün pankreastaki dejenerasyonu önleyen ve hücre yenilenmesini sağlayan yolakları üzerinde etkisi olduğu vurgulanmıştır.

KİLO KONTROLÜNDE…

Omega 3’ün kilo vermeye yardımcı olduğu yönünde yapılan çalışmaların  sonucunda; özellikle DHA yönünden zengin bir beslenme programı egzersiz ile bileştiğinde ; yağ yakımının hızlandığı , vücutta toksinlerin üretimin baskılayan prostoglandin sayısında artış olduğu vurgulanmıştır.

BEYİN VE RUH SAĞLIĞININ KORUNMASINDA…

Klinik çalışmalarda ,migren ataklarında, şiddetli depresyon ve anksiyete bozukluklarında, şizofreni, otizm, dikkat eksikliği,  alzehimer ve demans hastalıkları başta olmak üzere bir çok beyin hastalıklarında kandaki omega-3 içerikleri düşük çıkmıştır. Bu hastaların sinir hücreleri daha az esnek olup beyni saran yapının kıvamı daha az akışkan bulunmuştur. Bu da beyindeki başta seratonin olmak üzere diğer kimyasalların beyin içi mesajlarında aksamalara sebep olmuştur.

Omega 3,özellikle gelişim çağında olan çocuklarda, dikkat,hiperaktivite ve davranış bozukluğuna karşı; merkezi sinir sistemi  ve bedensel gelişim için önem taşır.

KALP HASTALIKLARINDA , KAN LİPİT DÜZEYLERİNDE,YÜKSEK TANSİYONDA..

Amerikan Kalp Birliği, omega 3’ün temel yapısını oluşturan EPA ve DHA ‘nın kalp damarlarının esnekliğini artırdığını, kalp ritmini düzenlediğini , kalp krizi atak risklerini ve akut inme risklerini azalttığını, trigilserit ve kolestrol seviyelerini düşürerek ateroskleroz  ve buna bağlı gelişen kalp hastalıklarını azalltığını rapor etmiştir.

Omega 3 damarlarda kasılmaya neden olarak kan basıncını yükselten bazı hormonların (eicosanoidler) üretimini baskılayarak, yüksek tansiyonu engeller.

Uzmanlar balık yemenin kalp sağlığına olan olumlu etkilerinin, içeriğindeki yağlardan kaynaklandığına inanıyorlar. Düzenli yağlı balık yemenin, kalp atışı düzensizliklerini önlediği görülmüş; ki bu düzensizliklerin de doğrudan kalp krizi riski ile bağlantılı olduğu biliniyor. Son yapılan araştırma sonuçlarına göre, haftada bir kez tüketilen yağlı balıklar bile, kalp atışı düzensizliklerine olumlu etki yapmışlar.

HÜCRE YENİLEYİCİ…

Omega 3 yağ asiti, cit elastikiyetini artırarak , hücrelerin daha akışkan ve cildin nem dengesini sağlar.

ROMATİZMAL HASTALIKLARDA…EKLEM İLTİHAPLARINDA…

Omega 3 içerisindeki EPA ve DHA; eklem yangısına sebep olan romotaid artrit gibi hastalıklarda vücutta yangıya sebep olabilecek kimyasal maddelerin üretimini azaltır.

BARSAK HASTALIKLARINDA…

Son yıllarda  dünyanın pek çok ülkesindeki önemli kliniklerde yapılan çift kör çalışmalarda; kronik barsak hastalıklarında(ülseratif kolit&chron vb.)  kullanılan omega 3 ‘ün hastalık seyrini hafifleştirdiği , vücutta iltihabı azaltan prostoglandinlerin sentezini artırdığı vurgulanmıştır. Bu çalışmalarda kullanılan günlük doz; 2,7 – 3 gr olarak kullanılmıştır.

***Bunun dışında Omega 3’ün ( EPA ve DHA ) göz hastalıklarında kanserde  ve kronik ağrıların hafifletilmesinde önemli etkilerinin olduğu çalışmalarda vurgulanmıştır.

NE KADAR OMEGA 3 ALINMALI?

Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi (FDA) günlük omega -3 kullanımının tavsiye edilen miktarını 1-3 gram olarak rapor etmiştir.

NASIL BESLENMEK GEREK?

Bu yaşamsal önemdeki yağ asitleri, en çok yağlı balıklarda bulunuyorlar ama doğal yollarla beslenen ineklerin etinde, sütünde, tavukların yumurtasında da omega-3 yağları var.

Ne yazık ki son yıllarda soframıza gelen et, süt, yoğurt ve yumurtaların çoğu birer omega-3 fakiri durumundalar. Bu nedenle de işi oluruna bırakmamalı, bedenimize daha fazla omega-3 dahil etmenin yolunu bulmalıyız.

En etkilisi, düzenli balık yemek gibi görünüyor. Soğuk sularda yaşayan yağlı balıkların omega 3 içerikleri daha fazladır. Somon, uskumru, ringa, sardalye, alabalık ve taze ton balığı omega 3 açısından zengin balıklar arasında… Omega 3 yönünden zenginleştirilmiş yoğurt ve yumurtaları tüketmek de bir çözüm olabilir.
Beslenme planlarımızda cevize, fındığa, yeşil yapraklı sebzelere daha sık yer verebiliriz. Keten tohumunun kendisinden ya da yağından faydalanmayı da düşünmemiz lazım.

Her şeye rağmen omega 3 ‘ü yetersiz miktarlarda aldığınızı düşünüyorsanız  piyasada kaliteli,güvenilir ve ambalajlı balık yağlarını tercih edebilirsiniz..

Etiketler

Sinir hasarıKilo alımının kontrolüOmega 3 dikkat eksikliğiOmega3Sinir hücresiBarsak hastalıklarıOmega yağıTip2 hastasıKolesterol değerleriDiyabetikDiyabet tip1Kalp hastalıkları genelKolesterol totalTip2 diabetKalp hastalıkarıOmega 3 katkılı yiyeceklerOmega 3 kullanımıOmega üçOmega 3 tabletOmega tabletEklem iltihaplanmasıOmega 3 hapının zararı var mıdır

Yazar Hakkında

Uzm. Dyt. Gizem Taşkın Kalay

Uzm. Dyt. Gizem Taşkın Kalay

Dyt. Gizem TAŞKIN, 2005-2009 yılları arasında İzmir Güzelbahçe 60.Yıl Anadolu Lisesi’nde lisans öncesi öğrenimini tamamlamıştır. 2009 yılında Başkent Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü’nde başladığı lisans eğitimini 2014 yılında başarıyla tamamlayarak Diyetisyen unvanı almıştır. Halen Okan Üniversitesi Beslenme ve Diyetetik Bölümünde yüksek lisans eğitimine devam etmektedir.

Önemli Bilgilendirme

Site içerisinde bulunan bilgiler bilgilendirme amaçlıdır. Bu bilgilendirme kesinlikle hekimin hastasını tıbbi amaçla muayene etmesi veya tanı koyması yerine geçmez.

Benzer Makaleler

Bu uzmanın başka makalesi bulunmamaktadır