Balıklama atlamaya dikkat

Balıklama atlamaya dikkat

Yaz mevsimi nedeniyle insanların serinlemek için denize, göle veya havuzlara gittiğine işaret ederek, serinleme sırasında en büyük tehlikenin halk arasında ''balıklama atlayış'' olarak bilinen yüksekten atlamaktır.

Sığ Sulara Balıklama atlamak hayatınızla kumar oynamakla eşdeğer

Denize ve derinliği belli olmayan sulara yüksekten atlamanın riski, hayatınızla kumar oynamakla eşdeğerdir, şu uyarılarda dikkat edelim: 

Deniz ve derinliği olmayan sulara yüksekten atlamak büyük bir risk. Suya atlarken yapılan bir hata boyun kemiğinin kırılmasına, ardından da omurilik yaralanmasına neden olabilir. Balıklama atlamak, su derinliği iki metreden az ise oldukça tehlikelidir. Başın elden önce suyun tabanına çarpması nedeniyle boyun kemiklerinde kırılmalar oluşabilir. Kırık, omurga içinden geçen omuriliği (bir santim çaplı) zedeleyebilir ve çoğu zaman kopartabilir. Omurilik hasarlarının en tehlikeli olduğu yer boyun bölgesinde olanıdır.

İnsan vücudunda omurganın en önemli görevleri, vücut ağırlığının taşınmasına yardım etmek, vücut hareketlerine katkı sağlamak ve omurga kanalı içinden geçen omuriliği ve sinirleri korumaktır. Omurga sisteminin en hareketli bölgesi boyun bölgesidir. Baş ağırlığını taşıyan ve her yöne hareketi destekleyen bu bölge aynı zamanda omuriliğe de koruma sağlar.

Yapılacak yanlış bir hareket ile meydana gelecek olan boyun travması, boyun omurlarından bir veya birkaçında kırıklara, omurların birbiri üzerinde kaymasına (listezis) ya da omurların bir arada durmasını ve kafatasına tutunmasını sağlayan bağlarda hasara neden olarak omurilik yaralanmasına yol açabilir.

Başın ani olarak suyun tabanına çarpması ile sonrasında ani ölümler veya ömür boyunca kalacak tam felçlerin olabildiğine de dikkati çekmek gerekir, balıklama dalma sonrasında boyun hasarı oluşmasa bile başın sert zemine çarpması nedeniyle ani bilinç kaybı gelişmesi sonucu çok iyi yüzme bilenlerin bile boğulabildiklerini söyleyebilirim. 

Yanlış ilk yardım daha kötü sonuçlar doğuruyor

Boyun travması geçirdiği bilinen ya da şüphe edilen kişiler, boyun bölgesi sabit hale getirilerek, mümkün olduğunca kısa sürede tam donanımlı bir sağlık merkezine ulaştırılmalıdır. Hızlı hareket etme endişesi ile hastalara daha çok zarar verebilecek transfer şekillerinden kaçınılmalı, hastanın mevcut olan pozisyonu uzman bir hekim tarafından görülene kadar korunmaya çalışılmalıdır.

Birkaç saniye içinde gelişen bu olaya dışarıdan birinin yardım etme olasılığının ise oldukça zayıf olduğunu söyleyebilirim, trafik kazalarında olduğu gibi atlama sonucu oluşacak boyun kemiği ve omurilik zedelenmelerinden korunmak için hayatımıza daha bilinçli sahip çıkmalıyız. Derinliği ve taban yapısı tam bilinmeyen sulara dalarak girmekten kaçınmalıyız.
Bulanık göl suları ve sonradan doldurulan kıyılarda riskin oldukça yüksek olduğu özellikle taş ve kaya gibi zemin yapısı düzensiz sulara balıklama dalmanın büyük risk olduğunu da belirtmek isterim. 

Bu makale 9 Nisan 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Doç. Dr. Adnan Altun

Doç.Dr Adnan ALTUN, lisans öncesi öğrenimlerinin ardından İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde başladığı tıp eğitimini 2000 yılında tamamlayarak tıp doktoru unvanı almıştır. İhtisasını ise Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde yapmış ve 2012 yılında Beyin ve Sinir Cerrahisi  Uzmanı olmuştur. 2000-2002 yılları arasında Alman Hastanesi'nde, 2003-2004 yılları arasında Fatsa Geyikçeli Sağlık Ocağı'nda, 2004-2006 yılları arasında Fatsa Devlet Hastanesi'nde (Acil Sorumlu Hekimi / Başhekim Yardımcısı), 2006-2012 yılları arasında Ondokuz Mayıs Üniversitesi'nde (Asistan) ve 2012-2014 yılları arasında Merzifon Kara Mustafa Paşa Devlet Hastanesi'nde Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı ve Başhekim Yardımcısı olarak görev yapmış olan Doç.Dr Adnan ALTUN, mesleki çalışmalarına şu anda Medicana Samsun Hastanesi'nde devam etmektedir. ...

Etiketler
Boyun bölgesi
Doç. Dr. Adnan Altun
Doç. Dr. Adnan Altun
Samsun - Beyin ve Sinir Cerrahisi
Facebook Twitter Instagram Youtube