Doktorsitesi.com

Akran zorbalığı ve ailelere öneriler

Uzm. Kl. Psk. Yasemin Özkan
Uzm. Kl. Psk. Yasemin Özkan
21 Aralık 202286 görüntülenme
Randevu Al
Tüm dünyada olduğu gibi maalesef ülkemizin okullarında da her gün çocuklar okul bahçesindeki zorbaca davranışlara maruz kalıyor; tehdit ediliyor, alay ediliyor ve eziyete uğruyor. Bazı çocuklar için zorbalık, büyümenin bir parçası olarak kabul etmeleri söylenen bir yaşam gerçeği şeklinde görülüyor. Zorbalık davranışlarını ortaya çıktıkları anda fark edip durdurmakta başarısız olunduğunda, çoğu zaman fark etmeden şiddet teşvik edilmiş olur
Akran zorbalığı ve ailelere öneriler

Tüm dünyada olduğu gibi maalesef ülkemizin okullarında da her gün çocuklar okul bahçesindeki zorbaca davranışlara maruz kalıyor; tehdit ediliyor, alay ediliyor ve eziyete uğruyor. Bazı çocuklar için zorbalık, büyümenin bir parçası olarak kabul etmeleri söylenen bir yaşam gerçeği şeklinde görülüyor. Zorbalık davranışlarını ortaya çıktıkları anda fark edip durdurmakta başarısız olunduğunda, çoğu zaman fark etmeden şiddet teşvik edilmiş olur. Zorbaca davranışların kontrol edilememesi ve buna izin vermek genellikle daha büyük ve uzun süreli şiddete yol açar. Bu durum sadece hedeflenen kurbanlara zarar vermekle kalmaz, aynı zamanda okulların iklimini ve tüm öğrencilerin okulda öğrenme ve başarma fırsatlarını da olumsuz etkiler.

AKRAN ZORBALIĞI NEDİR?

UNICEF tarafından yayınlanan bir rapora göre (2018), dünya çapında 13 ila 15 yaş arasındaki öğrencilerin yarısı (yaklaşık 150 milyon) okulda ve çevresinde akranlar arası şiddete maruz kalıyor. Zorbalık, kendini kolayca savunamayan birine fiziksel veya psikolojik olarak zarar vermek için gücün kötüye kullanılmasıdır. Çocuklar arasında zorbalık, genellikle, bir veya daha fazla çocuğun diğerine karşı kasıtlı, tekrarlanan incitici eylemler ve sözler veya lakap takma, tehdit etme ve veya izole etme gibi olumsuz, eziyet verici davranışları olarak tanımlanır. Bu olumsuz eylemlere maruz kalan mağdurlar aslında zorbaları kasıtlı olarak kışkırtmazlar. Bu tür eylemlerin zorbalık olarak tanımlanabilmesi için, zorba ile mağdur arasında gerçek veya algılanan güçte bir dengesizliğin olması gerekir. Bu güç dengesizliğine çocukların fiziksel ya da zihinsel kapasite farklılıkları (zayıf- güçlü), ailenin mal varlığı (zengin-yoksul) ya da ailenin statüsü (üst düzey-düşük düzey) ya da cinsiyet farklıkları (kız-erkek) örnek olarak verilebilir. Akran zorbalığı, doğası gereği fiziksel, sözel, duygusal veya cinsel olabilir. Örneğin: Fiziksel zorbalık yumruklama, dürtme, boğma, saç çekme, dövme, ısırma ve aşırı gıdıklamayı içerir. Sözel zorbalık, incitici lakap takma, alay etme ve dedikodu gibi eylemleri içerir.  Duygusal zorbalık, reddetmeyi, korkutmayı, şantaj yapmayı, karalamayı, aşağılamayı, engellilik, etnik köken veya algılanan cinsel yönelim gibi kişisel özellikleri derecelendirme/sıralama, arkadaşlıkları manipüle etme, tecrit etme, dışlama ve akran baskısını içerir. Cinsel zorbalık, teşhircilik, röntgencilik, cinsel teklifte bulunma, cinsel taciz ve fiili fiziksel temas ve cinsel saldırıyı içeren eylemlerin bazıları ya da çoğunu içerir.

Etiketler

Akran zorbalığıakran zorbalığında ailelere önerilerakran zorbalığı nedirçocuklarda akran zorbalığı

Yazar Hakkında

Uzm. Kl. Psk. Yasemin Özkan

Uzm. Kl. Psk. Yasemin Özkan

2006 yılında YÖK’ten sosyal hizmet doçent unvanını aldı. 2008 yılında Ankara Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Sosyal Hizmet Bölüm Başkanı ve 2008-2010 yılları arasında Sağlık Bilimleri Fakültesi dekan yardımcılığını yaptı. 2011 yılında TÜBİTAK post-doc ile Amerika Birleşik Devletleri Tennessee Üniversitesi Sosyal Hizmet okulunda (University of Tenessee School Of Social Work) okul sosyal hizmeti alanında misafir öğretim üyesi olarak bulundu. 2011 yılında Ankara Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Sosyal Hizmet Anabilim Dalında profesörlük kadrosuna, 2013 yılında Ankara Üniversitesi Okul Sosyal Hizmeti Birimini kurdu ve yöneticiliğine, 2015 yılında da Hacettepe Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Sosyal Hizmet Anabilim Dalında profesörlük kadrosuna naklen atandı. Aynı yıl Hacettepe Üniversitesi Okul Sosyal Hizmeti Uygulama ve Araştırma Merkezi’ni kurdu ve müdürlüğüne atandı. 2021 Şubat ayından itibaren Hacettepe Üniversitesi İİBF Sosyal Hizmet Bölüm ve Anabilim Dalı başkanlığı görevini sürdürmektedir. Ayrıca Hacettepe Üniversitesi Eğitim Komisyonu üyesidir. Temel çalışma alanları sosyal hizmet alanında çeşitli dezavantajlı gruplarla çalışmanın (çocuk, kadın, yaşlı gibi) yanı sıra özellikle klinik sosyal hizmet alanında gelişim ve psikoterapi kuramlarını kapsayan ergenlerle klinik sosyal hizmet, ailelerle klinik sosyal hizmet, göç ve travma, sosyal hizmette psikopatoloji gibi dersler vermekte bu kapsamda çeşitli proje, tez ve araştırmalarla alana değer katmaktadır.

<

Önemli Bilgilendirme

Site içerisinde bulunan bilgiler bilgilendirme amaçlıdır. Bu bilgilendirme kesinlikle hekimin hastasını tıbbi amaçla muayene etmesi veya tanı koyması yerine geçmez.

Benzer Makaleler

Bu uzmanın başka makalesi bulunmamaktadır