Yeni yıl

Yeni yıl

                                                                              YENİ YIL

      Saatler, günler, aylar ve derken yıllar geçiyor! Bir yılı daha geride bıraktık. Geçen yılın tüm güzel anları yüzünüzde tebessüm yaratsın, kötülükleri ise hemen unutulsun. Her şey de olduğu gibi yeni başlangıçlar insana her zaman heyecan ve umut verir. Bu yıl hayatınızın geri kalanını da etkileyecek yeni kararlar alın ve en büyük yatırımı sağlığınıza yapın çünkü parayla pulla asla satın alınamayan tek şey sağlığımız. Geri dönüşümü söz konusu olmayan tek şeyde kaybedilen zaman. Bu sene kendinize bir iyilik yapın ve hayatınızda olumlu ufak değişiklikler yapın!

Her sene iş planımızı yaptığımız gibi kendimize yapacağımız yatırımlarında planını yapmalıyız. Kendinize, daha sağlıklı olmak için yeni alışkanlıklar kazanmayı hedefleyin. Ben bir diyetisyen olarak sizin adınıza bir yıllık sağlıklı beslenme alışkanlığı kazanmanız için plan yaptım. Vereceğim tavsiyeler asla bir diyet değil çünkü gazete, dergi veya televizyondan den alacağınız bir diyet listesi asla size uygun ve sağlıklı olmayacaktır.

Öncelikle kendimize kilo problemimiz olsun olmasın sağlıklı beslenme ve yaşam tarzı oluşturabilmemiz için ay ay hedefler koyalım. Hiçbir şey bir anda yapmanızı beklemiyoruz önce bir şey alışkanlık haline gelsin, ardından diğerlerini de tek tek hayatımıza adapte edebiliriz.

Ocak ayı: Kış aylarında havanın soğuması ile su içme oranımız azalır. Oysaki insan vücudunun oksijenden sonra en çok ihtiyaç duyduğu şey sudur. İnsan doğduğunda vücudunun yaklaşık yüzde 70 i su iken yaşlandıkça bu oran yüzde 50 lere düşer. Su oranının yüzde 50 nin altına düşmesi kişilerde halsizlik, yorgunluk, konsantrasyon bozukluğu, ciltte kuruma, kabızlık hatta daha ileri seviyelerde böbrek taşı oluşumu daha da kritik noktada ölümle sonuçlanabilir. Durum böyleyken su içmeyi yaz kış alışkanlık haline getirmek zorundayız. İlk başta sık idrar çıkma veya mide bulantısı rahatsız etse de yaklaşık 21 gün sonra bu şikâyetler sona erer ve vücut su içmeye alışır ve susama hissi gelişir.Günde yaklaşık 2-2,5 lt arasında su içmeyi her saat başı 1 bardak su içerek veya 0,5 lt pet şişelerden günde 5 tane bitirmeye özen göstererek takip edebiliriz

Şubat ayı: Sabah çok erken uyanan, işe gidenlerin en büyük sıkıntısı vakit darlığından havanın bile daha aydınlanmamış olmasından ve sabah uykusunun cazibesinden kahvaltıyı atlamak bir ritüele dönüşür. Oysaki gün içinde konsantrasyon ve performansımızın en önemli temelini kahvaltı öğünü sağlar. Geç kalınmış ve geçiştirilmiş kahvaltılar hem metabolizmanızı yavaşlatır hem de kalorisi yüksek hamur işine yönelmenize neden olur. Geceden hazırlayacağınız kepekli veya çavdarlı bir sandviç veya az yağlı sütle karıştırılmış bir müsli sizi bu telaştan ve zamansızlıktan kurtarıp güne daha zinde başlamanızı sağlarken metabolizmanızın uyanmasına ve çalışmasına neden olacaktır.Şubat ayında kahvaltı alışkanlığı kazanmaya özen gösterin

Mart Ayı: Havaların hala soğuk gitmesi karbonhidrat özelliklede tatlı isteğini arttırır. Tatlı isteğinizi ancak küçük ara öğünlerle bastırıp hem iştahınızı hem kilonuzu kontrol edebilirsiniz. Her ana öğünün 2,5 saat sonrasında yiyeceğiniz kuru meyve, yaş meyve, ceviz, fındık, badem, diyet bisküvi, prebiyotik yoğurt, kepeli tost, ayran veya yağsız  süt gibi atıştırmalıklar bir sonraki öğüne hem tok oturmanızı sağlar hem de kan şekerinizin düşmesini engeller. Böylelikle ana öğünlere tok oturur hem ana öğünde abartmamış olursunuz hem de tatlı ihtiyacınızı baskılamış olursunuz. Mart ayında edineceğimiz alışkanlık ara öğün yapmak

Nisan Ayı: Havaların ısınması açık alanlarda yapabileceğimiz fiziksel aktivitelerin olanağını arttırır. Haftada 3-4 gün yapacağınız tempolu bir yürüyüş veya bisiklete binmek hem ruhunuzu dinlendirirken hem de kas iskelet sistemi ve kilo kontrolü için önemli bir yatırım olacaktır

Mayıs Ayı:  Kıyafetlerin incelmesi ile saklanan kilolar açığa çıkmaya başladı. Bu aya kadar edindiğimiz alışkanlıklar bizi her ne kadar kilo almaktan kurtardıysa da yeterli olmayacaktır. Bu ay alışkanlık haline getireceğimiz şey doyma hissinizi arttırıp sizi kabızlıktan da  kurtaracak olan püf nokta  her öğüne salata ilave etmemiz. Salata gerek hacim olarak midemizi doldurması gerekse vitamin ve mineral deposu olması adına sağlıklı bir yatırımdır. Tercih edeceğiniz salata her zaman aynı olmak zorunda değil çiğ salata yerine haşlanmış közlenmiş salataları da tüketebilirsiniz ana öğününüzle beraber. Örn köz patlıcan, köz kırmızı biber, turp otu, brokoli, cibez ve diğer ege otları da salata yerine tüketebileceğiniz lezzetli alternatiflerdir.

Haziran Ayı: Yaz aylarının gelmesiyle dışarıda yemek yeme oranımızın artması oldukça sık karşılaştığımız bir durum. Buda bizi daha çok protein ve karbonhidratlı öğünlere itmekte. Oysaki bu ay size kazandırmayı hedeflediğim alışkanlık bir öğün protein yiyorsanız diğer öğün muhakkak sebze tüketmeniz olacak. Ne kadar çok çeşitli besin tüketirsek hastalıklara karşı vücut direncimizi o kadar arttırmış oluruz. Üstelik kalori bakımından da kendimize yatırım yapmış oluruz.

Temmuz ayı: Yazın gelmesiyle deniz mevsimini de açmış bulunmaktayız. Deniz kenarında içilen içkiler yenen dondurmalar, midyeler, mısırlar ve atlanan öğünler kilo almak için tehlike oluşturmakta. Bu ayın edinilecek alışkanlığı haftada kendinize maksimum 2 tane kaçamak hakkı vermeniz. Aksi taktirde bedelini ödemek yorucu ve ağır olacaktır

Ağustos Ayı: Ramazanın bitmesiyle açılan düğün mevsimine takım elbiselere veya gece kıyafetlerine girmek için yapılan şok diyetlere son verin. 3 ana öğün ve 3 ara öğünle 2,5 lt su içerek  ve edinmiş olduğumuz spor alışkanlığı ile yavaş ve kalıcı kilo vermek en sağlıklısı ve doğrusu.

Eylül Ayı: Bu ay edinmenizi tavsiye ettiğim alışkanlık yavaş yemek yemek! Beynimiz 20. Dakikada doyduğunu anlar siz ilk 20 dakika içinde ne kadar çok şey tüketirseniz o kadar çok şeyle doyduğunuzu sanacaksınız. Hâlbuki  öğüne önce çorba ile başlamak ardından salata ve ana yemekle bol çiğneyerek devam etmek hem hacim olarak midenizin hem de beyin doygunluğunu sağlayacaktır. Üstelik besinleri fazla çiğnemek hazmı kolaylaştırıcı  sindirim sistemi problemlerinin de oluşmasını engelleyici etmenlerden birisidir.

Ekim ayı : Bu sene kurban bayramı ekim ayının ilk haftasına denk gelmekte. Her sene geleneksel olarak örf ve adetleri yaşayanlar ya da tatilleri fırsat bilip kaçamak yapanlar bu dönemleri kilo alarak geçiriyorlar. Bu sene size teklifim bayram tatili öncesi ve sonrası biraz daha kısıtlamalar yaparak bayramda kaçırdıklarınızın bedelini ödemeniz! Eğer kırmızı eti fazla tüketeceksek önceki günlerde sebzeye kurubaklagile ve balığa yönelmeniz, eğer tatlı fazla kaçacaksa öncesi ve sonrası karbonhidratı kesmeniz gerekecek. Böylelikle bayram kiloları üzerimize yerleşmeden atılmış olacak. Atalarımız ne demiş ‘Göbek hanede taze misafirken kovulur’. İyi bayramlar

Kasım Ayı : Havaların serinlemesiyle çay kahve gibi kafein ve tanen içeriği yüksek içeceklerin tüketimi artar. Her şey de olduğu gibi aşırı çay kahve tüketimi de sağlıklı beslenme modelinde istenen bir durum değildir. Günlük kafeinli içecek miktarınızı sınırlamanız çayı açık ve limonlu tüketmeniz ve biraz daha bitki çaylarına yönelmeniz hem çeşitliliği arttırmak adına hem de fazla kafein ve tanen maddesinin zararlarından korunmak adına alınacak bir önlemdir.

Aralık Ayı: Kış aylarının gelmesiyle kendimizi daha sıcak kapalı mekanlara atarız buda kışın daha sedanter geçirmemize ve hareket kısıtlılığından dolayı kilo almamıza neden olur. Bu sene kendinize  bir iyilik yapın ve spor yapabileceğiniz bir ortam hazırlayın. İster bire bir egzersiz uzmanlarından destek alın isterseniz keyif alacağınız bir arkadaşınızla haftanın belli günlerini sabitleyerek hem ruhunuzu dinlendirin hem de bedeninize zindelik katın. Sporu dönemlik değil hayatımın bir parçası haline getirebilmemiz için her zaman yapılabilir düzeyde tutmakta yarar vardır. Dönemlik yapılıp bırakılan egzersiz programları size yarar değil zarar verir.

Hayatta ki en önemli sermayemiz bedenimiz ve gün geçtikçe sermayeden yemeye başlıyoruz. Hepimizin ortak bir gelecek beklentisi var ki buda yaşlılık dönemimizi sağlıklı ve kaliteli geçirmek kimseye bağımlı olmadan her işimizi kendimizin halledebileceği huzurlu bir beden. İşte bunun anahtarı kendinize iyi bakmaktan geçiyor.

Kendinizi seveceğiniz ruh ve beden sağlığınızın hiç bozulmayacağı dorukta sevinçler yaşayacağınız güzel bir yeni yıl diliyorum.

Bu makale 14 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Dyt. Mehlika Öktem Boz

Diet Time Polikliniğinin kurucu diyetisyeni Mehlika Öktem Boz 2004 yılında Hacettepe Üniversitesi Beslenme ve Diyetetik Bölümünden mezun oldu. Eğitim hayatı boyunca Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesinin farklı klinik ve polikliniklerinde toplu beslenme hizmetinde bulundu. Endokrin ve dahiliye polikliniklerinde klinik diyetisyeni olarak görev aldı. 2004 yılında özel bir zayıflama merkezinde obezite tedavisinde diyetisyen olarak çalışmaya başladı. Dünya mutfaklarına olan ilgisi nedeniyle bir süreliğine Fransa ve İtalya’da bulundu (Sommier de Villa Nime,Fransa - Seggiovia Monte Solaro Roma, İtalya). 2005 yılında Türkiye’de bir diyetisyenin kurduğu ilk poliklinik olma ünvanına sahip Diet-Time Polikliniğini açtı.O tarihten bu yana profesyonel ekibiyle danışanlarına sağlıklı beslenme ve diyet hizmeti sunmakta ve kurumsal besle ...

Etiketler
Kilonun gebeliğe etkisi
Dyt. Mehlika Öktem Boz
Dyt. Mehlika Öktem Boz
İzmir - Diyetisyen
Facebook Twitter Instagram Youtube