Karaciğer koruma diyeti

Karaciğer koruma diyeti

Karaciğer vücudumuzdaki en büyük organdır ve aynı derecede büyük görevlere sahiptir: vücut kanını temizlemek, besin öğelerinin metabolize olması, enfeksiyonlarla savaş, kanın pıhtılaşması için gerekli proteinlerin üretimi ve çok daha fazlası. Ancak tüm bu görevlerinden dolayı karaciğer birçok yönden saldırıya açık bir hale getirir. Bu saldırılar devamında karaciğerde hasar oluşturabilir ve ileride karaciğer yetmezliği veya kanser gibi hastalıklar kaçınılmaz hale gelir.

Çoğu insanda karaciğer hasarı alkol bağımlılığıyla ilişkilendirilir ancak pek çok faktör karaciğer hasarında rol oynar. Bu faktörler ilaçlar ve yaşam biçimi alışkanlıklarından oluşur.

Obezite

Obezite non alkolik karaciğer yağlanması hastalığında rolü olan bir rahatsızlıktır. Karaciğerde çok fazla sayıda yağ hücresi birikmesi söz konusudur. Non alkolik karaciğer yağlanması obezitenin yanında metabolik sendrom, yüksek kan basıncı, yüksek trigliserit seviyeleri ile de ilişkilendirilmektedir.

Karaciğer hücreleri çok fazla miktarda yağ ile dolduğunda bu kişilerde siroz ve karaciğer yetmezliği görülür. Yapılan araştırmalarda 40 ve 50li yaşlardaki insanlarda bu riskin daha yüksek olduğu saptanmıştır.

Gazlı İçecekler

Şekerli gazlı içecekler kilo almanın nedenlerinden biri olduğu için karaciğer hasarıyla da ilişkili olması elbette şaşırtıcı değil. Yakın zamanda yapılan bir araştırmada günde bir veya daha fazla miktarda şekerli içecek tüketimi olan kişilerde olmayanlara göre yağlı karaciğer hastalığı belirtilerinin görülme sıklığının daha yüksek olduğu saptanmıştır. Bir diğer araştırmada ise altı ay süresince günde iki tane şekerli içecek tüketen kişilerin karaciğer hastalığı belirtileri gösterdikleri bulunmuştur.

Not: Gazlı içeceklerin diyetten çıkarılması kişilerin kilo kaybettiklerini göstermiştir. Kilo kaybının ise karaciğer sağlığının korunmasında etkili olduğu bir gerçektir.

Parasetamol

Bazı ilaçların içeriğinde bulunan parasetamol yüksek dozda alındığında karaciğer yetmezliği ve hatta ölüm gibi tablolar ortaya çıkabilir. Önerilen parasetamol dozundan fazlasını asla almayın ve bu bileşeni içeren birkaç farklı ilacı aynı anda kullanmamaya dikkat edin.

Diğer İlaçlar

Parasetamolün yanında bazı diğer ilaçlar da karaciğerinize zarar verebilir. Örneğin yapılan bir çalışmada uzun dönem anabolik steroid (bazı sporcuların performanslarını arttırmak için kullandıkları erkeklik hormonları gibi) kullanan kişilerde karaciğer kanseri riskinin daha yüksek olduğu görülmüştür. Ne olursa olsun legal veya illegal ilaçları amacından farklı şekilde kullanmayın. Karaciğer hasarı semptomları (sarılık, koyu renkli idrar, karın bölgesinde ağrı gibi)  farkettiğinizde mutlaka doktorunuza danışın.

Hepatit

Kronik Hepatit B ve C dünya genelindeki karaciğer kanserlerin pek çoğunun altında yatan nedendir. Hepatit C enfekte olmuş kanın bulaşımasıyla yayılır. Kronik Hepatit C enfeksiyonu genellikle ilaçlarla tedavi edilebilir ancak erken tanı çok önemlidir. Pek çok kişi bu hastalığa yakalandığının farkında olmadıklarından devamında siroz, karaciğer kanseri, karaciğer yetmezliği ve tedavi edilmezse ölüm gibi tablolar ortaya çıkıyabilmektedir.

Hepatit B de enfekte kan yoluyla bulaşan bir hastalıktır ancak çocukluk çağında aşısı yapıldığı için yetişkinlerde daha az görülür.

Genetik Rahatsızlıklar

Genler karaciğer sağlığınızda önemli rol oynar ve çeşitli kalıtsal bozukluklar karaciğer hastalıklarına neden olabilir. Kalıtsal hemokromatoz vücutta demir yapımında bozukluklara neden olur ve tedavi edilmediği takdirde siroz hatta karaciğer yetmezliği durumları görülür. Düzenli olarak demir takviyesi alınmasıyla kandaki demir sevileri yükseltilir. Vücutta bakır yapmında hasarın olmasına neden olan Wilson hastalığı tedavi edilmediğinde yalnızca karaciğer değil aynı zamanda beyin ve diğer organ fonksiyonlarına da zarar verir. Bakır takviyesi kullanılarak bakır düzeyleri yükseltilir.

Otoimmün Rahatsızlıklar

Otoimmün rahatsızlıklar da karaciğer fonksiyonları üzerinde etkili olan bir diğer etkendir. Vücudun bağışıklık sistemi kendi karaciğerine saldırdığında bu durum otoimmün hepatit şeklinde adlandırılır. Vücudun neden kendi organına savaş açtığı tam olarak bilinemese de genetik faktörlerin rol oynadığı düşünülmektedir. Bu rahatsızlık genellikle kadınları etkiler ve birden fazla otoimmün rahatsızlığı bulunan kişilerde görülme riski daha yüksektir.  Primer biliyer siroz bir diğer otoimmün hastalıktır ve bu da genelde kadınları etkiler. Tadavi edilmediğinde siroz ve karaciğer yetmezliklerine yol açar.

Sigara

İşte sigarayı bırakmak için bir başka neden: Sigara karaciğer kanseri ve siroz riskini arttırır. İçeriğindeki  kimyasal toksinler inflamasyona neden olur. Aynı zamanda karaciğer hücrelerinde daha fazla iltihaplanma ve hasara neden olan kimyasallar sitokinlerin üretimini arttırır. Bir başka etken: Hepatit B ve C olan kişilerde sigara kullanımı karaciğer kanseri riskini arttırmaktadır.

Alkol

Saydığımız bütün faktörler etkili olmasına rağmen yüksek dozda alkol kullanımı siroz ve devamında karaciğer hasarının ana nedenidir. Kadınların günde bir alkollü içecekten fazlasını tüketmemeleri gerekmektedir. Erkekler içinse bu değer en fazla iki olmaktadır. Bir alkollü içki 60 ml bira veya 150 ml şarap olarak kabul edilir.

ALKOLE BAĞLI OLMAYAN YAĞLI KARACİĞER HASTALIĞINDA BESLENME İLKELERİ

Aşırı alkol tüketimi olmadığı halde karaciğer hücrelerinde birikmesi durumunda ortaya çıkan bir rahatsızlıktır.

Kilolu iseniz sağlıklı sürede ideal kilo aralığınıza inmeli ve yaşamınızın geri kalanında bu kiloyu korumalısınız.

Diyetinizde yağ tüketiminizi sınırlandırın. Yağ içeriği yüksek diyetler aynı zamanda kalori açısından da yüksektir bu nedenle kilo kontrolünüzü sağlamada olumsuz etkiye sahiptir.

Diyetinizde yer verdiğiniz yağ türü önemlidir: Doymuş ve trans yağları doymamış yağ asitleri ile değiştirmeye özen gösterin. Böylece hem bu yağların karaciğeriniz üzerindeki olumsuz etkilerine maruz kalmamış hem de yararlı yağların sağlığınızı iyileştirmesine katkı sağlamış olursunuz. Kalp hastalığı riskinizi de azaltırsınız.

Doymuş yağlar: Tam yağlı et, derili tavuk ve diğer kümes hayvanı etleri, tereyağ ve tam yağlı süt ve süt ürünlerinde bol miktarda bulunur. Bu kaynakların az yağlı veya yağsız olanlarını tercih etmelisiniz.

Trans yağlar: Kraker, kek, cips, pasta gibi atıştırmalıklarda, kızartılmış yiyeceklerde bulunur. Paketli ürünleri satın alırken “hidrojenize” veya “kısmi hidrojenize” ibareleri bulunup bulunmadığına dikkat edin. Bunlar trans yağ içerdiklerini gösterir.

Tekli doymamış yağ asitleri: Zeytin, fıstık, kanola gibi bitkisel yağlarda bulunur.

Çoklu doymamış yağ asitleri: Mısır, soya, ayçiçek yağı ve diğer yağlı tohumlardan elde edilen yağlarda bulunur. Omega-3 yağ asitleri de çoklu doymamış yağ asidi türüdür. Somon, uskumru gibi özellikle yağlı balıklar iyi bir kaynağıdır. Ceviz ve keten tohumu ise bitkisel kaynakları  arasında yer alır.

Yağ tüketiminizi azaltmak amacıyla sebze veya et yemeklerinizi kızartma ve kavurma gibi pişirme yönemleri yerine buharda, suda, fırında, ızgarada veya mikrodalgada pişirmeyi tercih edin. Yemeklerinize yağ eklemeniz gerektiğinde hayvansal kaynaklı katı yağlar yerine bitkisel kaynaklı yağları tercih edin.

Bol sıvı tüketimine özen gösterin ( en az 2.5 Lt / gün).

Kaşar peyniri yerine diğer az yağlı peynir türlerini tercih edin. 

Yemeklerinizde ve sofranızda kullandığınız tuz miktarını azaltın. Günde 1 tatlı kaşığı (6 gr) tuz miktarını aşmamaya dikkat edin.

Öğünlerinizi küçük porsiyonlarda ve kan şekeri dengelerinizi bozmayacak şekilde sık aralıklarla yapmayı tercih edin.

Kan şekerinizi hızlı yükseltip hızlı düşüren glisemik indeksi yüksek gıdalardan uzak durun. Patates, bezelye, mısır, havuç, üzüm, muz, kavun, incir, pirinç, beyaz makarna, hamurişi, kek, pasta, poğaça, şekerli yiyecek/içecekler/ gazlı içecekler, şeker ilaveli yiyeceklerden uzak durunuz.  Düşük glisemik indeksli sebze, meyve ve tahılları tercih edin.

Basit şeker içeriği yüksek yiyecek ve içeceklerden uzak durun. Özellikle fruktoz içeren yiyeceklerden kaçının. Fruktoz sıklıkla, şekerli alkolsüz içecekler, sporcu içecekler ve meyve sularında bulunur.

Ağır alkol tüketiminden kaçının. Erkekler için günde 4 veya haftada 14 alkollü içecekten fazlası; kadınlar içinse günde 3 veya haftada 7 alkollü içecekten fazlası ağır alkol tüketimi olarak tanımlanmaktadır.

Düzenli egzersiz yapın, günlük 30 dk yürüyüş, yüzme hafif tempolu koşu gibi aktiviteler yapabilirsiniz.

Karaciğerinize iyi gelecek yiyeceklere diyetinizde yer verin.

- Kahve, inflamasyonu azaltmaya yardımcı olurken aynı zamanda karaciğerdeki antioksidan seviyelerini arttırır. Karaciğer hastalığı, kanser ve yağlı karaciğer gelişme riskini azaltır.

- Üzüm içeriğindeki antioksidanlar sayesinde karaciğeri hasarını önlemede ve inflamasyonu azaltmada etkili bir meyvedir. Diyetinize 1-2 yk çekirdekli kuru üzüm ilave edebilirsiniz.

- Frenk yemişi iltihaplanmayı azaltarak karaciğerde hasara neden olan etkenlerle savaşmada etkilidir. Ayrıca alkole bağlı karaciğer yağlanmasına karşı da koruyucudur.

- Pancar kökü ve suyu, doğal detoks etkisi gösterir. Karaciğeri hasar ve iltihaplanmalardan korur. Pancarı haşladıktan sonra sade bir şekilde tüketebilir veya haşlama suyu ile birlikte blendera ekleyerek suyunu içebilirsiniz.

-Brokoli ve Brüksel lahanası gibi turpgil grubu sebzeler karaciğerin doğal temizleyici  enzimlerini artırarak, hasarlara karşı koruma gösterir. Izgara et yemeklerinizn yanında garnitür olarak veya sebze yemeklerinizde tüketebilirsiniz.

-Ceviz, fındık, badem gibi kuru yemişler karaciğerdeki temizleyici enzimlerin fonksiyonlarını iyileştirler. Ara öğünlerinizde bir avuç içi kadar tüketebilirsiniz.

Bu makale 17 Nisan 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Dyt. Adile Şahin

Dyt. Adile ŞAHİN, 21 Ağustos 1995 yılında Mersin'de doğmuştur. Hacettepe Üniversitesi Beslenme ve Diyetetik bölümünde başladığı eğitimini 2017 yılında Şeref Öğrencisi olarak başarıyla tamamlayarak Diyetisyen unvanı almıştır. Şu an Gazi Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi Antrenman ve Hareket Bilimleri programında yüksek lisans eğitimine devam etmektedir. Dyt. Adile ŞAHİN, 2016-2017 yılları arasında Hacettepe Üniversitesi Erişkin Hastanesi’nde Onkolojik Hastalıklarda Beslenme Tedavisi, Diyet Poliklinik Stajı, Dahiliye ve Genel Cerrahi servislerinde Beslenme Uygulamaları Stajı; Hacettepe Üniversitesi Beytepe Yerleşkesi Mutfakları’nda Toplu Beslenme Sistemleri Stajları; Hacettepe Üniversitesi İhsan Doğramacı Çocuk Hastanesi’nde Çocuk Hastalıklarında Beslenme Tedavisi, Diyet Poliklinik Stajı, Mama Mutfağı Uygulamaları ve Çankaya Aşağı Ay ...

Etiketler
Hastalıklardan korunmak
Dyt. Adile Şahin
Dyt. Adile Şahin
Mersin - Diyetisyen
Facebook Twitter Instagram Youtube