mrb. sayın hocam benim 11 yaşında bir kızım var.iki buçuk aylıkken başının

Merhabalar, Röntgen filmi ve tomografi gibi tetkiklerin gerçekleştirilebilmesi için x-ışını kullanılması zorunludur. Zaten bu görüntüleme yöntemleri ile görüntü elde etmenin temel prensibi bu enerjinin kullanılmasıdır. x-ışını genel olarak, sağlığa zararlı bir enerji olup zorunluluk halinde kontrollü olarak kullanılmalıdır. Bu görüntüleme yöntemleri ile elde edilecek bilginin, x-ışınına maruz kalma riskine değmesi gerekir. Yaşamış olduğunuz düşme olayında; iç organlarda zedelenme, kanama, kemik yapılarda kırık oluşma gibi riskler varken x-ışınının neden olabileceği risk bir noktaya kadar ihmal edilebilir. Çünkü, kısaca bahsettiğim vücut ve sağlık açısından önemli ve hayati risk oluşturan nedenler varken x-ışınından çekinip bu tetkikleri yapmamak doğru değildir. Bu incelemeler sırasında alınan radyasyon miktarına gelince; hastanın yaşı, incelenen bölgenin kalınlığı ve yapısı, kullanılan görüntüleme yönteminde hangi parametrelerin kullanıldığı ve tomografide ne kalınlıkta kesitler alındığının kesin olarak bilinmesi gereklidir. Bu, ezbere söylenecek bir değer olamaz. Saydığım bu bilgiler ışığında, vücudun hangi bölgesinin ne kadar doz aldığını " radyasyon fiziği " uzmanları değerlendirebilir. Radyasyonun zararlı etkilerine gelince; vücudumuzun her noktası radyasyona karşı aynı derecede hassas değildir. Gözümüzdeki lens, tiroid, yumurtalık/testisler ve kan hücreleri radyasyona karşı en hassas organlarımızdır. Kollarımızın veya bacaklarımızın aldığı radyasyonun çok önemi yoktur. Vücudun aldığı radyasyonun belli bir süre içerisinde atılması söz konusu değildir. Ne kadar bir sürede ne kadar bir doz alındığı önemlidir. ( tabii ki hangi bölgemizin de aldığı önemlidir ). Bahsi geçen 10 yıl önceki radyasyon dozu olduğuna göre, şu anda bunun cevabının verilebilmesi mümkün değildir. Doz hesaplanması için mutlak gerekli olan ölçümlerin kaydına rastlamanız veya geriye yönelik olarak tahmin etmeniz mümkün olamaz. Bütün bu belirsizlikler içerisinde maalesef sorunuzun net bir cevabı olamayacak. " çocuğum düştüğü zaman bu tetkiklerin yapılması hayati açıdan çok gerekliydi " diye düşünmeniz daha doğru olacaktır. Hatırı sayılır bir doz almış olması muhtemeldir ama, bu tetkikler yapılmasaydı hayati sorunlar da gözden kaçabilirdi diye düşünüyorum. Daha sonra uzun süre radyasyona maruz kalmamışsa, o dönemde aldığı radyasyon nedeniyle zarar görme riski gittikçe azalmaktadır. Cevabımın biraz uzun olduğunu düşünebilirsiniz ama, sorunuzun cevabı aslında birkaç ciltlik kitap içeriğidir. Sağlıklı günler dileklerimle, Dr. Özenç Minareci