Yalnız gezerin düşleri yazı dizisi 1- j.j.rousseau-

Yalnız gezerin düşleri yazı dizisi 1- j.j.rousseau-

Rousseau 18. Yüzyıla imza atmış kişilerden biridir. Kitapları, günümüzde halen popülerliğini korumakta ve okunmaya devam etmektedir. Okunmaya bundan sonra da devam edileceğine inanıyorum; çünkü samimi, çünkü kendi gibi, çok doğal; çünkü isyankar aynı zamanda teslimiyetçi, çünkü öznel bununla birlikte nesnel; çünkü sorgulayıcı yanı sıra sormaktan vaz geçmiş… İlginç bir adam.  Nev-i şahsına münhasır'ın karşılığı. Öldüğüne çok çok üzüldüğüm kişilerden biri, tanımış olmayı çok istediğim. Eserlerini okumayı mı; yoksa kendisini mi sevdim tam olarak ayırt edemiyorum; içimde bir sıcaklık var ona karşı. Bu sıcaklık 1993 okuduğum Emile ile başlamıştı. Okuduğum Emile çok çok eski bir çeviriydi, dili öyle ağdalıydı öyle ağdalıydı ki; ancak büyük bir Osmanlıca sözlük yardımıyla okuyabilmiştim. Çok etkilenmiştim kitaptan, emri vaki dilinden. Sonrasında okuduğum itiraflar Rousseau'ya olan sevgimi daha da artırdı ve kitaplarını okur buldum kendimi. 2001 yılıydı sanırım Yalnız Gezerin Düşleri'ni okuduğumda ve yıllar sonra bugün tozlu rafları kurcalarken kitaba dair aldığım notlar geçti elime ve paylaşmak istedim. Belki çoğunuz okudunuz Yalnız Gezerin Düşleri'ni. Olsun dedim kendimce tazelenmiş oluruz. 
Jean-Jacques Rousseau'nun Yalnız Gezerin Düşleri kitabını ve diğer kitaplarını doğru anlayabilmemiz için onu, kim olduğunu, nasıl bir çocukluk geçirdiğini, ailesini, yaşadığı dönemi, geçirdiği gelişim sürecini, kısacası yaşamına dair en önemli öğeleri hatırlamamızın yararlı olacağını düşünüyorum.
Kısaca Jacques Rousseau

  • Rousseau, 28 Haziran 1712'de Cenevre'de doğdu.
  • Annesi Suzanne onun doğumundan 9 gün sonra öldü.
  • Babası saat tamircisiydi ve Rousseau'yu 10 yaşındayken teyzesinin yanına bıraktı.
  • Yatılı okula yazdırıldı ve 2 yıl sonra teyzenin yanına çağrılarak resmi eğitimi 12 yaşında sonlandı.
  • Saat kasalarına yazı yazma işinde kısa bir çıraklık dönemi geçirdikten sonra, Cenevre'den ayrıldı.
  • Sürekli dolaştı, yeni yeni insanlarla tanıştı. Gittiği yerlerde karşılaştığı insanlar, onu daha yararlı bir hayata doğru yönlendirdi. Seyahatleri boyunca okudu, müzik alanında yeteneklerini geliştirdi.
  •  Fransa'ya ulaştığında Mme. De Warrens adlı asil bir kadının himayesine girdi. Mme De Warrens, Rousseau'yu resmi eğitimine devam ettirmeye girişse de bu konuda başarılı olamadı. Bunun üzerine Rousseau'yu istihdam etti. Bir süre Mme. De Mably'nin çocuklarına öğretmenlik yaptı. Oysa Rousseau'nun en sevdiği şey müzik eserlerini kopyalamaktı.
  • Zekiydi, okumayı çok erken yaşlarda öğrenmişti. 20'li yaşlarında okuduğu birçok düşünür arasından Platon, Volter, Montaigne, Horoce gibi düşünürlerden kendi düşünsel dünyasının temellerini şekillendirmede çok etkilendi.
  • Paris'e gitti. Paris'te asillerle işçi sınıf arasındaki farklar Rousseau'yu çok etkiledi, aynı dönemde Diderot ve birçok önemli kişiyle tanıştı ve Fransız toplumunun üst tabakalarının içine girdi. Buna rağmen çocukluk çekingenliğini hiç üzerinden atamadı.
  • 1746 yılında Teresa adlı hizmetçilik yapan, hiç eğitim almamış genç bir kadınla birlikteliği başladı ve 1768'de Terasa ile evlendi.
  • Rousseau'nun edebi kariyeri 1750'de Sanatlar ve Bilimler Üzerine Söylev (Discourse on The Art and Sciences) adlı ödül kazanan makalesiyle başladı. Bu makalesinde, bilimin dinin yerini geçme gayretinden, sanatta bedene ve nefse olan düşkünlükten, edebiyattaki hovardalık ve duygularda mantığın öne geçmesiyle oluşan ahlaki çöküntüden bahseder. Diderot, Rousseau'ya hitaben şöyle demiş: Böyle bir başarının bir örneği daha olmamıştır.
  • Bu başarısını Le Devin Du Village ve Narcisse adlı eserleriyle pekiştirmiş, devrin ünlü komedyenleri tarafından sahnelen bu operalar 1752'de kralın önünde sergilenmiştir.
  • 1755'te Erkekler arasında eşitsizliğin nedeni ve bunu doğal konum mu yönetir? konulu söylevi ile Politik ekonomi üzerine  söylevleri ansiklopedilere eklenmiştir.
  • 1761'de yayımlanan  Julieou La Rousseau Nouvella Heloise (Bir Aşk Hikayesi), 18 yüzyıl romanının en çok beğenilen ve okunan romanı olmuştur.
  • 1762'de yayımlanan Emile adlı kitabıyla çocuk eğitiminde çok farklı ve yeni yaklaşımlar ileri sürerek, toplumsal bir çığır başlatmıştır. Kitabı okuyanlar arttıkça anneler opera, tiyatro gösterimlerine bebekleriyle gitmeye ve bebeklerini bu ortamlarda rahatlıkla emzirmeye başlamışlardır ki, bu o devrin toplumunda oldukça ayıp sayılan bir durumdu.
  • Rousseau aynı sene içinde meşhur kitabı Toplum Sözleşmesini de yayımlamıştır.
  • Hayatının son günleri sağlık problemleri ve özel hayat sıkıntıları içinde mutsuz olarak geçmiş, kitaplarının kilise ve devlet liderleri tarafından sert şekilde eleştirilmesi onu çok yıpratmıştır.
  • Hakkında tutuklama kararı çıkarılmış ve o da bu sebeple İsviçre'ye dönmüştür. Daha sonra Hume kendisini ziyaret etmesini istemiş ve o da bu teklife icabet ederek 16 ay Hume ile İngiltere'de kalmıştır.
  • Düşmanlarının ününü mahvedeceğine inanarak Fransa'ya dönmüş ve orada Volter'in ölmek üzere olduğu bilgisi kendisine ulaştığında Hayatımız birbirine bağlıydı ve ben de ondan sonra pek yaşamayacağım.  demiş ve 1778 yılında 66 yaşında ölmüştür.
  • Rousseau'nun ölümünden sonra otobiyografisi ve İtiraflar adlı kitabı yayımlanmıştır.

Rousseau; Volter, Diderot, Montaigne, Concorcet ve diğer filozofların hakim olduğu 18. Yüzyıl dönemine çok farklı bir ehliyetle girmiş, çok az eğitimli olmasına rağmen, kendi düşüncelerini yaymayı, çalışmalarını yayımlamayı başarmıştır. Bu çalışmalarından biri de Yalnız Gezerin Düşleri dir. Yalnız Gezerin Düşleri, geçmişe atfen yazılmış gezinti notlarından oluşmaktadır.  Toplamda 10 ayrı gezintiden bahseder. Her bir gezintide sorgulanan, aranılan, üzerinde kafa yorulan belki bir soru, bazen bir özdeyiş bazen de bir sorun vardır. Rousseau gezinti boyunca onu arar ve bu arayış Yalnız Gezerin Düşleri'ne dönüşür. Bu gezintilerde onun hakkında oldukça zengin içerikler bulunmaktadır.  Bu içerikleri başlıca şöyle sıralayabiliriz;
Çocukluk döneminden gençliğine, orta yaş döneminden yaşlılık öncesi döneme kadar geçirdiği fiziksel, sosyal, duygusal, bilişsel ve ahlaki gelişim evreleri
Gelişim dönemlerinde yaşadığı deneyimlerin kişiliği, yaşantısı, seçimleri, tutum, inanç ve davranışları üzerindeki tesirleri
Eğitim hayatının, okuduğu kitapların, takip ettiği düşünürler yanı sıra arkadaşlık ettiği düşünürlerin Rousseau'nun düşünsel ve bilişsel gelişimine etkileri
Yaşadığı dönemden, 18.yüzyıl Avrupası'ndan ne şekilde etkilendiği
Toplum içinde tanıdığı veya tanımadığı bireylerin, 18.yüzyıl Avrupası'nın önemli düşünürlerinin, kralın, kilisenin… tüm tutum ve davranışlarının, onun haleti ruhiyesi üzerindeki etkileri
Doğaya olan ilgisinin Rousseau'nun ruh hali üzerindeki tesirleri
Gelişim evrelerindeki algısal değişimler
Dünyadan ve dünyaya ait zevklerden koparak inzivaya çekilmesi ve süreçte Ruhsal bakış açısının aldığı yol, vardığı noktalar
Toplumsal hafızanın onun üzerindeki etkileri, izlemek mümkündür.

KAYNAKLAR:

Philosophy Histoty and Problems

Yalnız Gezerin Düşleri

Bu makale 18 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Uzm. Psk. Tuğba Demiröz

Etiketler
Yalnız gezer ne demekti
Uzm. Psk. Tuğba Demiröz
Uzm. Psk. Tuğba Demiröz
İstanbul - Psikoloji
Facebook Twitter Instagram Youtube