Rahim ağzı kanseri erken yakalanılırsa nasıl tedavi edilir?

Rahim ağzı kanseri erken yakalanılırsa nasıl tedavi edilir?

Rahim ağzı kanseri rahim ağzı dokusunda gelişen ve ileri evreye kadar belirti vermeyen kadın kanserlerinde en sık görülen ikinci kanser türüdür. Hastalığın nedeni %98 oranında HPV (İnsan Papilloma Virüsü)’dir. Her 100 kadından en az ikisinin, hayatının bir döneminde rahim ağzı kanseri
yakalanmaktadır. Rahim ağzı kanseri genellikle 50 yaş civarında ortaya çıkarken günümüzde genç kızlarda da görülmeye başlamıştır. Rahim ağzı kanseri ‘serviks’ denilen ve rahim ağzından gelişen bir kanserdir. Rahim ağzının yüzeyini oluşturan hücre tabakasının anormal hücrelere dönüşmesi ile oluşmaktadır. Normal hücreler CIN adı verilen kanser öncülleri hücrelerine dönüşür ve böylece kişiye zarar vermeye başlar. Hücrelerin
anormalleşip kontrolsüz bir şekilde büyümeye başlaması yaşamı tehdit edici hale getirmektedir. Kritik nokta ise kanser öncüllerinin erken saptanıp tedavi edilmesidir. Kanser öncülleri tedavi edilmezse rahim ağzı kanserine zemin hazırlanır.

Rahim ağzı kanseri erken dönemde doğru tarama yöntemleri ile tespit edildiğinde başarı oranı %100’e yakındır. Bu nedenle kansere dönüşmesi muhtemel olan hücre değişikliklerinin daha kanserleşme oluşmadan belirlenmeli ve gerekli müdahalenin yapılmalıdır.

Rahim Ağzı Kanserinin Belirtileri Nelerdir?

Genellikle orta ve ileri yaş kadınlarda görülse bile günümüzde her yaşta rastlanan bir hastalık haline gelmiştir. Erken döneminde belirti göstermeyen bu rahatsızlık için en sık karşılaşılan belirtileri şu şekildedir;

• HPV enfeksiyonu olması

• Erken yaşta çok sayıda doğum yapılmış olması

• Erken yaşta cinsel ilişkiye girmek

• Sigara içmek

• 5 yıldan ve daha uzun süre doğum kontrol hapı kullanmak

• İki adet dönemi arasında görülen kanamalar

• Cinsel ilişki ya da menopoz sonrası kanama anormal vajinal kanamalar

• Sulu, pembe, soluk ve devamlı vajinal akıntı

• Normalden daha fazla kanamalı ve daha uzun süreli adet dönemleri

Kanamaların cinsel ilişki esnasında ve sonrasında görülüyorsa mutlaka uzman bir hekime başvurulmalıdır. Tümörün yayılmasıyla kabızlık, kanlı idrar, idrar borusunun ya da böbreğin genişlemesi olası belirtilerdir. Bunların yanı sıra bacak ağrısı, ödem görülebilir ve tümörün yayılma hızına bağlı olarak
karaciğer, akciğer ve kemiklerde tümör dahi görülebilir.

Erken Dönemde Tespit Etme Yöntemleri Nelerdir?

Rahim ağzı kanserinin erken evrede tespiti için en önem tarama yöntemlerin biri smear testidir. Rahim ağzını (serviks) değerlendirmek hem enfeksiyonlar hem de kanser ve kanser öncüsü durumlar açısından kontrol etmek için yapılan rahim ağzı tarama testidir. Eğer herhangi bir sorun yoksa yılda bir kez muayene ile birlikte düzenli smear testi yaptırmak erken evre tanısı için önemlidir. Smear testi oldukça kolay bir test yöntemidir.

Rahim ağzından ufak bir plastik süpürge ile hücreler alınır ve cama bırakılır. Alınan hücreler analize gönderilerek sonuçlar beklenir. Düzenli olarak smear testini yaptıran kişilerde kanser erkenden anlaşılır ve yakma, dondurma ya da kısmı tedaviler ile kanser ilerleme riski ortadan kaldırılabilir.
Smear testinin sonuçlarının normal çıkmaması durumda belli bir süre sonra tekrar smear testi istenir. Ya da kişinin durumuna göre kolposkopi cihazlarıyla rahim ağzı görüntülenmesi sağlanır. Kolposkopi işleminde gerekli durumlarda biyopsi işlemi de yapılabilir. Bunun haricinde HPV-DNA denilen tetkik yöntemiyla tek başına da yeterli olurken smear testi ile de beraber yaptırılabilir.

Başlıca Tedavi Yöntemleri

Kullanılan tedavi yöntemleri cerrahi ve radyoterapi olarak ikiye ayrılmaktadır. Radyoterapi yöntemleri rahim ağzı kanserinin her evresinde kullanılmaktadır. Erken evrede fark edilen kanserlerde ise hastalığın yayılımı çok daha az olduğu için cerrahi tedavi tercih edilmektedir. Cerrahi tedavide yerleşimi rahim ağzı bölgesinde olan tümör ve muhtemel yayılma bölgeleri temizlenir. Tümörün boyutuna göte tercih edilecek cerrahi yöntem değişmektedir. Cerrahi yöntemler ise şu şekildedir;

LEEP (Loop electrosurgical procedure): Rahim ağzı hücrelerini değişikliklerinin tanısında kullanılmaktadır. Elektriğin doku üzerindeki kesme ve kanamayı durdurucu etkisinden yararlanılır. Kriyoterapi: Hücreler arası suyu kristalize ederek rahim ağzının yüzey dokusunun zedelenmesi
engelleyen bir yöntemdir. Konizasyon: Rahim ağzı hücresel değişikliklerin değerlendirilmesinde büyük rol oynayan, rahim ağzından
koni şeklinde parça çıkartmak için kullanılan yöntemdir.

Bu makale 12 Mayıs 2021 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Op. Dr. Seval Taşdemir

Op. Dr. Seval TAŞDEMİR, 1962 yılında Manisa'da doğmuştur. ilk orta ve lise öğrenimini Ankara’da tamamlamış olup 1987 yılında Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden mezun olmuştur. Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde başladığı tıp eğitimini başarıyla tamamlayarak tıp doktoru unvanı almıştır. İhtisasını ise Zeynep Kamil Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi'nde yapmış ve Kadın Doğum Uzmanlığı eğitimini tamamlamıştır..  Uzmanlık eğitimini ardından Gülhane Askeri Tıp Akademisi'nden Tüp bebek eğitimini alan Op. Dr. Seval TAŞDEMİR, ulusal ve uluslararası seminerlere katılarak Endokrinoloji ve İnfertilite alanında da eğitimler almış ve bu alanda uzmanlaşmıştır. Yurtiçi ve yurt dışında yayınlanmış 30'dan fazla makalesi bulunan Op. Dr. Seval TAŞDEMİR, mesleki çalışmalarına Eylül 2002 den itibaren Kadın Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Klinik Direktörü ç ...

Yazarı sosyal medya'da takip edin
instagram
Etiketler
Rahim ağzı kanseri tedavisi
Op. Dr. Seval Taşdemir
Op. Dr. Seval Taşdemir
İstanbul - Kadın Hastalıkları ve Doğum
Facebook Twitter Instagram Youtube