Pankreas kanserinin tipleri, şikayetleri ve tanı

Pankreas kanserinin tipleri, şikayetleri ve tanı

Pankreas kanserlerin histolojik tipleri nelerdir: Pankreas kanserinin en sık histolojik tipi, pankreatikadenokarsinomdur. Pankreasın kanallarından gelişir.

Pankreas kanserli hastalar hangi şikayetler ile başvururlar?

Pankreas kanserinin başlangıç şikayetleri, hastalığı özgü olmayıp, geç tanı alması nedenlerinden birisidir. Karın bölgesinde ağrı şikayeti pankreas kanserinde sık görülür. Hasta ağrının sırta veya bele doğru yayıldığını belirtebilir. Pankreas gövde ve kuyruk tümörlerinde baş bölgesi tümörlerine göre daha sık görülür. Pankreas baş bölgesine yerleşen tümörlerde, en önemli belirti ağrısız sarılıktır. Hasta ve yakınları hastanın sarardığını fark etmeden önce genellikle hastaidrar renginde koyulaşma ve dışkı renginde açılmayı fark ederek doktora başvurabilir. Başlangıç belirtisi sarılık olan hastaların ameliyat edilebilme oranları ve yaşam süreleri daha iyi olmaktadır.

Kilo kaybı kanserle ilişkili iştahsızlık nedeniyle olabileceğigibi tümörün safra yolu tıkanıklığına yol açması onucunda gelişen pankreas yetersizliği sonucuortaya çıkan bağırsaklardan gıdaların emilim kusuru nedeniyle de olabilir.Mide çıkışında tıkanıklık ve mideningeç boşalması nedeniyle ortaya çıkan bulantı ve erkendoyma, kilo kaybına katkıda bulunur.,

Pankreas kanserlerinde tanı nasıl yapılır?

Fizik muayenede, hastanın sarılık açısından gözlerine bakılır. Karın muayenesi yapılır. Muayene esnasında safranın akışının engellenmesine bağlı safra kesesi ele gelebilir. İleri evre tümörlerde karında asit, metastaza bağlı karaciğerde büyüme saptanabilir

Kan tetkiklerinde, safra yollarının tıkanıklığı nedeniyle, bilirubin, alkalenfosfataz, gama glutamiltranspeptidaz seviyelerindeciddi ve daha az oranda da aspartataminotransferazve alaninaminotransferaz seviyelerinde yükselmeler saptanabilir. Karbonhidrat antijeni (CA) 19-9 pankreas kanserihastalarının %75-85’inde yüksek bulunur.

Radyolojik incelemelerde US, BT, MR,anjiografi, ERCP, endokopik US yapılabilir. En çok kullanılan ve en iyi bilgi veren bilgisayarlı karın tomografisidir. Tümörün ameliyat olabilirliği ve cerrahi tedavi şansı olup olmadığı 95’e varan bir doğruluk oranı ile gösterebilir. Bununla birlikte tomografide sonucu ile ameliyat kararı verilen hastaların üçte birinin ameliyat esnasında, ileri evrede olduğu anlaşılmakta ve cerrahi tedavi şansı bulamamaktadır.

Tomografideki teknolojik gelişmeler ve ince kesitler ile yapılan tomografiler, manyetik rezonans görüntülemenin (MRG) ve MR anjiyografininrutin uygulanmasının gerekliliği ortadan kalkmıştır. MRG ile tomografi ile hemen hemen aynı bilgilere ulaşılmaktadır. Sarılığı olan hastalarda safra yollarının ve pankreas kanalının görüntülenmesinde uygulanan MR kolanjiyopankreatografi (MRCP) invaziv olmayanbir yöntem olarak tercih edilmektedir.

Aynı şekilde MRG ve MRCP’deki ilerlemeler ile ERCP’nin(safra yollarının endoskopik olarak görüntülenmesi vegirişimsel işlemler yapılabilmesi) tanısalrolü neredeyse tamamen ortadan kalkarken, tedavi edicikullanımı halen uygun vakalarda devam etmektedir.

Her ne kadar cerrahi tedavi öncesi doku biyopsisigerekli değilse de endoskopik ultrasonografinin(EUS) devreye girmesiyle pankreas lezyonlarından endoskopik olarak biyopsi yapılması mümkün hale gelmiştir. Özellikle cerrahi öncesi yapılacak kemoterapi tedavisinde (neoadjuvan) veya ileri evre pankreas tümörü edeniyle kemoterapi planlanan hastalarda histolojik tanı elde edilebilmesi mümkündür. Özellikle kistik pankreas kitlelerinin tanısında EUS ile ince iğne biyopsisive sıvı örneklemesi tercih edilen bir yöntem haline gelmiştir.

Bu makale 17 Haziran 2021 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Prof. Dr. Adem Dervişoğlu

Prof. Dr. Adem DERVİŞOĞLU, 1 Eylül 1966 tarihinde doğmuştur. Lisans öncesi eğitimlerinin ardından Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde başladığı tıp eğitimini 1990 yılında başarıyla tamamlayarak tıp doktoru unvanı almıştır. İhtisasını ise, İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'nde Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı'nda yaparak 1997 yılında Genel Cerrahi uzmanı olmuştur. 1990 - 1992 yılları arasında Gümüşhane Kelkit Sağlık Ocağı'nda mecburi hizmetini yerine getiren Prof. Dr. Adem DERVİŞOĞLU, 1992 - 1997 yılları arasında İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'nde Araştırma Görevlisi olarak, 1998 - 2000 yılları arasında, On Dokuz Mayıs Üniversitesi'nde Öğretim Görevlisi olarak, 2000 - 2005 yılları arasında aynı üniversite'de Yardımcı Doçent olarak, görev almıştır. Prof. Dr. Adem DERVİŞOĞLU,  2005 yılında Californiya San Fra ...

Yazarı sosyal medya'da takip edin
instagram
Etiketler
Pankreas kanseri ameliyatı
Prof. Dr. Adem Dervişoğlu
Prof. Dr. Adem Dervişoğlu
İstanbul - Genel Cerrahi
Facebook Twitter Instagram Youtube