Birbirimiz ile iletişim kurarken karşımızdakini ne kadar anlıyoruz? Ne kadar kulak veriyoruz hislerimize. Kendi penceremizden yorumladığımız her davranışın içinde karşımızda ki kişinin bizden farklı olabileceğini ve farklı hissedebileceğini kabul etmek ilişkilerimizde bu noktada durmak ne kadar kolay bizim için ya da ne kadar denedik bu denli empati kurmayı.
Karşımızda ki kişi kötü hissedebilir, iyi hissedebilir belki duyguları karmakarışık olabilir bunu bizlere ifade edebilir bu ifadeler karşısında karşımızda ki kişilere “Abartmıyor musun sence de?” bu cümle karşımızda ki kişiye bu duygu bence yanlış mesajını verebilir. Hangimiz birbirimizin duygusunu eleştirebiliriz? Herkesin hislerini yaşamakta özgür olduğunu bilmeye ve hissetmeye hakkı vardır. İletişimde bulunduğumuz bireyler ile aynı duyguları hissetmek zorunda değiliz. Ancak o kişiyi eleştirme hakkımızda yoktur. İletişim anında karşımızda ki kişi yoğun duygular içerisinde olabilir. O an biz kişiye “abartmıyor musun?” dediğimizde hiç empati yapmadan konuşmuş olabiliriz bu da karşımızdaki kişinin kendini savunmaya geçirmesine neden olmaktadır.
Duyguları aynalamak onları anlamaya çalışmak ve “Seni anlamaya çalışıyorum, gördüğüm kadarı ile duyguların çok yoğun” diyerek sözlerimize başlayabiliriz bu karşımızda olan kişiye “ohh beni sonunda anladı” mesajını vermek için çok iyi bir başlangıç olabilir. Karşımızda ki kişiye seni anlıyorum mesajını verdikten sonra anladığımıza dair ipuçları yansıtmak, hem bizi hemde iletişim içerisinde bulunduğumuz insanı rahatlatır. Rahatlamış bir iletişimde her şey daha yolunda gider.