Nu’hun gemisinden gelen lezzet: aşure

Nu’hun gemisinden gelen lezzet: aşure

Yaşamak için yemek mi? Yemek için yaşamak mı? Yaşamak için yemek denildiğinde fizyolojik bir süreç akla gelirken, yemek için yaşamak denildiğinde beslenme kültüründen söz etmek gerekir. İnsanlar hangi yemeği, ne zaman, nerede, kiminle yiyeceğine karar verir ve bu da beslenme kültürünün ortaya çıkmasını sağlamıştır. Aşurenin de kültürümüzde ayrı bir yeri vardır. Aşure denildiğinde paylaşmak, birlikte olmak, şükretmek ve bereket akla gelir. Bölgeler arasında farklılık gösterse de en az 7 malzemeden oluşması gerektiği söylenir. Temel malzemeleri; su, buğday, fasulye, pirinçtir. Süslemek için de ceviz, nar, çam fıstığı ve tarçın gibi meyve ve baharatlar kullanılır. İşte size geçmişten günümüze aşurenin tarihi ve besin değeri…

Aşure Efsanesi

Rivayate göre Büyük Tufan’dan kurtulanlar geriye kalan kuru baklagil ve kuru meyveler ile çorba yapmışlar. Çorba herkesin doymasını sağlamış.  Bereketli olan bu çorbaya da ‘aşure’ adı verilmiş. Arapçada 10 anlamına gelen ‘aşara’ kelimesinden gelen aşure Osmanlı Döneminde ‘saray tatlısı’ olarak geçer. Osmanlı Döneminde aşure dağıtan gönüllülere ‘aşure sebilcileri’ denirmiş.

Aşure Ve Besin Değeri

Hem doyurucu hem de besleyici bir tatlı olan aşureyi öğle veya akşam öğünü olarak yiyebilirsiniz. Yarım porsiyon yemek isterseniz de 1 porsiyon meyve, 1 dilim ekmek ve 5 tane badem değişimini kullanabilirsiniz. Kilo almak isteyen kişiler de küçük kase aşureyi ara öğünlerinde tüketebilir. Aşurelik buğday, B vitaminlerinden zengindir. Şeker yerine tatlandırmak için 1 çay bardağı kadar bal veya pekmez, baharat ve kuru meyveleri tercih edebilirsiniz. Hindistan cevizinde bulunan orta zincirli yağ asitlerinin metabolik hızı arttırdığı düşünülmektedir. Hindistan cevizi rendesini de süslemek için kullanabilirsiniz.

Kuru baklagiller; B ve E vitaminlerini ve demir, kalsiyum, bakır, çinko içerir. Aynı zamanda bitkisel protein ve posa kaynağıdır. 100 g yaklaşık 20-25 g protein ve 5 g posa bulunur. Posadan zengin beslenme midede hacim kaplayarak doygunluk süresini arttırır ve kan şekerinin dengelenmesini sağlar.

Kuru meyvelerin posadan zengin olması barsak hareketlerini hızlandırır. Ancak kuru meyveler kurutulduğu için su miktarı azalır, şeker miktarı da artar. Bu nedenle tüketirken porsiyon miktarına dikkat etmek gerekir. C vitamini fazla olan meyveler bağışıklık sistemini güçlendirir. İçerdiği antioksidanlar sayesinde serbest radikal oluşumunu engelleyerek kanser ve diğer hastalıklarından korunmayı sağlar. Örneğin süslemek için antioksidan özelliği olan narı kullanabilirsiniz.

Kuru yemişler içerdiği doymamış yağ asitleri ile kalp sağlığını korur. Ancak kalori ve yağ miktarı fazla olduğu için porsiyon miktarına dikkat etmek gerekir.

Sonuç olarak sağlıklı bir kişi yasaklarla dolu bir beslenme programı yerine tüm besin ögelerinden tüketebilir. Porsiyon ölçülerine dikkat ederek, gün içinde değişimler yaparak ve daha aktif bir hayat sürerek kilo kontrolü sağlamak mümkün. Hoş geldin Aşure Ayı!

Bu makale 8 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Dyt. Perihan Kılıç

Etiketler
Kadın
Dyt. Perihan Kılıç
Dyt. Perihan Kılıç
İstanbul - Diyetisyen
Facebook Twitter Instagram Youtube