Kim korkar hain prostattan?

Kim korkar hain prostattan?

Prostat; erkeklerin korkulu rüyalarından biri. Prostat kanseri ise kabusları. Aslında prostatın iyi huylu büyümesi yaşlanma sürecinin doğal bir sonucu. Yani yaşlanan erkeğin prostatı er yada geç büyüyecek. Gerçekleri bilmeden, korkmak olmaz. Dolayısıyla bu doğal süreç hakkında doğru bilgilere sahip olmak, zamanında gerekli muayeneleri yaptırmak yersiz korkulara kapılmaya gerek bırakmaz. Prostat kanseri de yine “yaşlı erkeklerin hastalığı” olarak biliniyor. Oysa prostat kanseri çoğunlukla yaşlı erkeklerde görülse de hastaların önemli bir kısmını 50 ve daha genç yaşta olan erkekler oluşturuyor. Üstelik erkeklerin çoğu “şikayet yoksa prostat kanseri de yok”  gibi yanlış bilgilere sahipler ki bu en büyük hatalı inanıştır. Çünkü şikayetler ortaya çıkığında prostat kanseri de kontrolden çıkmış demektir.  O nedenle her kadının nasıl bir jinekoloğu varsa, erkeklerin de özellikle belli bir yaştan sonra bir Üroloji uzmanının takibinde olması çok önemli ve hayat kurtarıcıdır.

Eylül ayının 2. Cuması “Dünya Prostat Günü” olarak ilan edildi. Bu prostat hastalıklarının toplumsal bir sorun olduğunun ilanı demektir.

Peki, nedir prostat hastalıkları? Gerçekten “erkeklerin kabusu” yakıştırmalarını hak eder mi? Cevap, 10 yıl önce evet ama günümüzde değil. Çünkü bu zaman zarfında prostat hastalıklarının tanı ve tedavisinde çok önemli gelişmeler elde edildi. Yersiz korkular bizi gerçeklerden koruyamaz.  O zaman boşu boşuna korkulu rüyalar görmek yerine modern tıbbın erkeklere sunduğu bu olanakları kullanmak yerinde bir seçim olacaktır. Teknolojinin nimetlerinden yararlanan doktorlar olarak artık bir günü geçmeyen hastanede kalış süreleri ile kansız prostat ameliyatları gerçekleştirebilmekteyiz.

Kanamaya neden olmayan teknoloji bize kanama sorunu olan ya da kan sulandırıcı ilaçları mutlaka alması gereken hastaları da ameliyat edebilme imkanı sunmaktadır.

Yine bu teknolojik yenilikler sayesinde anesteziye yoğun ihtiyacımız kalmamaktadır.  İleri yaşlı ve eşlik eden diğer ciddi hastalıkları olan prostat hastalarının anestezi almaları bazen çok ciddi risk demektir. İşte anestezi açısından yüksek risk taşıyan bu hastaları lokal yani sadece prostatı uyuşturarak ameliyat edebilmekteyiz. Bu sayede 103 yaşında bir hasta ve kalp nakli bekleyen başka bir hasta bile bu teknoloji sayesinde ameliyat olup idrar sorunundan kurtulmuşlardır.

Sonuç olarak prostat hastalıkları özellikle ileri yaştaki erkeklerde toplumsal bir sorun olarak ilan edilecek kadar yaygındır. Erkeklerin ortalama ömrü uzadığı sürece bu toplumsal sorun daha da artacaktır. Geç kalınmadığı sürece bu hastaların çoğunda tam bir tedavi elde edilir. O zaman işin uzmanlarına düşen en büyük görev halkı bu hastalıklara karşı eğitip, bilgilendirmektir. Lütfen prostat hastalıklarının hayatınızı değiştirmesine izin vermeyin. Unutmayın bunun bedeli sadece yılda bir kere yarım saatinizi ayırmaktır.

Bu makale 17 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Prof. Dr. Ömer Öge

Etiketler
Prostat hastalıkları nedir
Prof. Dr. Ömer Öge
Prof. Dr. Ömer Öge
İzmir - Üroloji
Facebook Twitter Instagram Youtube