Jinekolojik aciller

Jinekolojik aciller

Gebelik (Ektopik Gebelik)

•Genital Enfeksiyon Hastalıkları (Pelvik Enfeksiyonlar)
•Tuba Overyan Abse (Tüplerin İltahabi Hastalıkları)
•Ovulasyon Ağrısı (Yumurtlama Ağrısı)
•Rahim Travmaları (Rahim Yırtılması Veya Delinmesi)
•Adet Ağrısı (Dismenore)
•Toksik Şok Sendromu
•Overyan Hiperstimulasyon (OHSS)
•Düzensiz Rahim Kanamaları (Disfonksiyonel Uterin Kanamalar)
•Endometriozis

Dış Gebelik (Ektopik Gebelik)

Rahim boşluğu dışında yerleşmiş gebelik olarak adlandırılır. En sık rahim tüplerinde (%95) ve sıklıkla da tüplerin ampula denen yumurtalıklara en yakın bölgesinde karşımıza çıkar. Dış gebeliğin klinik önemi, rahim dışında yerleşen gebeliğin büyümesi için ortamın uygun olmaması ve sonuçta tüplere verdiği hasar sonucu (yırtılma) hayatı tehtid edici kanamalara sebep vermesidir. Gebelikler içinde %1-2 oranında görülür.

Risk Faktörleri

Geçirilmiş genital enfeksiyonlar, daha önce geçirilmiş dış gebelikler (%50 artmış risk), tüplere uygulanan cerrahi müdahale ve sprel taşımak.

Belirtileri

Adet gecikmesi ile başlayan düzensiz, çoğu zaman lekelenme tarzında kanama, gebelik testinin (beta –HCG) pozitif olduğu halde ultrasonda rahim içinde gebelik kesesinin gözlenmemesi halinde ektopik gebelik mutlak ekarte edilmelidir. Bunun yanında en önemli bulguları karın ve kasık ağrısı (%85-90), ultrasonda yumurtalık yakınlarında veya alt karında kitle görünümü (%50), batın içinde sıvı gözlenmesi, muayenede tüplerde hassasiyet sayılabilir. Kanama bulgularına göre hemodinamik bozukluklar tanıyı kolaylaştırır.

Tanı

Kanda ölçülen beta-HCG değerlerinin takibi önemlidir. İlk ölçülen değer 36-48 saat sonra normal seyreden rahim içi gebelikte %85 kendisini ikiye katlar. Bir gün ara ile yapılan takipte ikinci değer en az %70 kadar artmalıdır. Yapılan ultrasonda rahim içinde gebelik kesesinin etrafındaki desidua görüntüsü ile birlikte gözlenmesi dış gebeliği ekarte eder. Ektopik gebelik tanısında klinik hikaye, bulgular,ultrasonografi ve beta-HCG değeri normal ve ektopik gebelik tanısını koymada en önemli belirteçlerdir.

Laparoskopi tanıda altın standarttır ve tedavisinde de sık kullanımdadır.

Tedavisi

Medikal veya laparoskopik yolla olabilir. Tedavi genelde hastanın durumunun aciliyetine , daha sonraki çocuk isteğine ve diğer pelvik patolojik bulgulara göre düzenlenir. Medikal tedavide kullanılan ilaç Methotrekxate’dir. Genel olarak erken yakalanan, rüptüre olmamış olgular için geçerlidir. Hasta klinik şartlar altında sıkı gözlemde tutulmalı ve beta-HCG testi sıfırlanana dek takipte kalmalıdır.Methotrexatın yan etkilerine yönelik karaciğer ve böbrek değerleri de kontrol altında olmalıdır.

Ayırıcı tanıda akut apandisit, over kisti torsiyonu, enfeksiyonlar, gastroenterit de düşünülmelidir.

Laparatomi (açık ameliyat), acil müdahale gerektiren durumlarda veya laparoskopide yoğun kanama nedenli görüntü kısıtlamalarında yapılabilir.

Genital Enfeksiyon Hastalıkları (Pelvik Enfeksiyonlar)

Pelvik enflamatuar hastalık, tüplerin, yumurtalıkların ve rahimin komşu dokular ve karın zarıyla birlikte tutulduğu kronik veya akut enfeksiyonlardır. Bu tür enfeksiyonlar hayati tehlike yaratan ağır klinik tablolara sebep verebildiği gibi büyük oranda kısırlığa da neden olabilir. Erken tanı ve tedavi mutlak gereklidir.

Risk Faktörleri

Multiple cinsel partner, sık rastlanan genital enfeksiyonlar, cinsel yolla bulaşan hastalıklar, sık küretajlar, düşük komplikasyonları, rahim içi araç (sprel) uygulamaları ve cinsel alışkanlıklar sayılabilir.

Semptom ve Bulgular

Hastalığın seyrine ve organ tutulumuna göre değişkendir. En belirgin bulgu ağrı, vajinel pis kokulu bazen kanlı akıntı, beraberinde karın ve kasıklarda hassasiyet, muayenede rahim ağzında ve rahimde hassasiyet olarak seyreder. Bulantı ve kusma eşlik edebilir.Ultrason bulgularında ise, tüplerde veya rahim içinde sıvı (iltahap), tüpleri ve yumurtalıkları kapsayan kitle izlenimi verir. Aynı anda kanda enfeksiyon bulguları gözlenir. Akut batın ağrısı ile başvuran olgularda idrar yolu enfeksiyonu ve dış gebelik te ekarte edilmelidir. Vajinal kültür ve ultrasonun yetersiz kaldığı durumlarda tomografi , ayırıcı tanıda uygun yaklaşımlar olabilir.

Bu tür enfeksiyonlar sonrası kısırlık, dış gebelik, kronik kasık ağrıları (yapışıklıklara bağlı olarak), adet bozuklukları ve tekrarlayan enfeksiyonlar en sık rastlanan risklerdir. Ayırıcı tanıda akut apandisit, çatlamış yumurtalık kisti, enfekte düşükler, myom torsiyonu, idrar yolu enfeksiyonu , atlanmış dış gebelik, barsak enfeksiyonları da düşünülmelidir.

Tedavi

Bulgulara yönelik, ağır enfeksiyonlarda klinik gözlem altında ve intravenöz olmalı ve hasta tedavi sonrası da ayaktan  bir süre kontrol altında tutulmalıdır. RIA (Rahim İçi Araç) bulunana hastalarda antibiyotik tedavi başlangıcından 48 saat sonra RIA çıkarılmalıdır.

Tuba Overyan Abse (Tüplerin İltahabi Hastalıkları)

Akut salpenjit (tüp absesi) olarak ta adlandırılır. Ciddi boyutta kasık ve alt karın ağrısına mide bulantısı, kusma ve ateş eşlik eder. İleus ( barsak düğümlenmesi) tablosu ile karıştırılabilir. Akut batın ve septik şok tablosuna kadar giden bulgulara rastlanabilir.  Ayırıcı tanıda kan tablosu ve ultrasonun yeri önemlidir.

Tedavi kliniğe göre değişim gösterebilir. Hastanın vital bulgularının yakın  takibi amaçlı klinikte takibi ve tedavisi esastır. Tedavi sonrası halen sebat eden abse bulgularında, laparoskopik veya laparotomik yöntemlerle müdahale gerektirebilir. Tedaviye iyi yanı veren olgularda cerrahi müdahale oranları %30’larda seyreder. Tedavi yanıtı iyi olmayan hastalar cerrahi müdahalenin kapsamı ve beraberinde getirebileceği dezavantajları (organ yapışıklığı, ,kronik ağrılar,organ zedelenmesi, organ kaybı, kalıcı yapışıklıklar, kısırlık ve nüksler) yönünden  detaylı bilgilendirilmelidirler.

Ovulasyon Ağrısı (Yumurtlama Ağrısı)

Orta ağrı (mittelschmerz) olarak da bilinir. Düzenli adet gören kadınlarda adetin 12-14. günler arası yumurtalıkta gelişen, korpus luteum olarak bilinen ve içinde döllenmeye hazır yumurtayı taşıyan yumurtalık kistinin (follikül) çatlamasıyla yumurta karın boşluğuna atılır. Karın içine yumurta ile birlikte az miktarda follikül sıvısı ve bazen de az miktarda kan atılır. Bu sıvılar çok hassas olan karın içini kaplayan ,periton olarak ta bilinen karın zarının irritasyonuna ve ağrı hissine sebep olur. Tedavisi yoktur. Birkaç saat te sürebilir. Basit nonsterod antienflamatuar ağrı kesiciler yeterlidir. Yoğun ağrıları olan genç bayanlarda doğum kontrol hapları da çözüm olabilir.

Rahim Travmaları (Rahim Yırtılması veya Delinmesi)

Hemen hepsi genellikle cerrahi girişimler esnasında karşımıza çıkarlar. Kriminal gebelik sonlandırması, kürtajlar, rahim içine yapılan cerrahi girişimler (histerometri, histerokopik ameliyatlar) sırasında komplikasyon olarak meydana gelir. Nadiren de eski sezeryanlı gebe olgularda , doğum esnasında veya günü geçmiş gebelerde doğumu tetikleyici olarak kullanılan ilaçların etkisiyle gelişen komplikasyonlar olarak karşımıza çıkarlar. Küçük rahim delinmelerinde hasta klinikte yatarak takibe alınmalı, rahimi kasıcı ilaçlar verilmelidir.Gereğinde laparoskopi veya laparotomi ile delik onarılmalıdır.

Toksik Şok Sendromu

Acil gelişen, çoğul organ yetmezliğine sebep olan ve %2-5 oranında ölümle sonuçlanabilen, % 90 üreme çağındaki kadınlarda gözlenen ateşli bir hastalık olarak karşımıza çıkabilr. Olguların %50’si adet esnasında veya cerrahi müdahale sonrası kullanılan vajinel tamponların kullanımıyla ilişkilidir.Genelde S. Aereus bakterileri sorumlu tutulur. Ani başlayan ateş, baş ağrısı, kas ağrıları, ishal, kusma ve deri döküntüleri eşlik eder. Enfeksiyon odağı araştırılmalı, varsa vajinel tampon çıkarılmalı, abse  direne edilmelidir. Laboratuvar testlerinden ve vajen kültüründen yararlanılmalıdır. Hasta antibiyotik tedavi altında yakın klinik takipte olmalıdır.

Bu makale 20 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Op. Dr. Nesrin Kalelioğlu

Op. Dr. Nesrin KALELİOĞLU, Bursa'da doğmuştur. Lise öğreniminin ardından Almanya - Berlin Freie Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde başladığı tıp eğitimini 1988 yılında tamamlayarak tıp doktoru unvanı almıştır. İhtisasına ise yine aynı üniversitenin Kadın Hastalıkları ve Doğum Kliniği'nde başlamıştır. Aynı zaman zarfında Berlin ve Almanya’nın en başarılı tüp bebek merkezinde çalışma fırsatı bulmuştur. 1991-1994 yılları arasında Hamburg ili Eppendorf Bölge Eğitim Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Kliniği’nde uzmanlık eğitimini tamamlayarak 1994 yılında Türkiye’ye dönmüştür. 1995 yılında da Uludağ Üniversitesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı’ndan denklik almıştır. 1996-2001 yılları arasında serbest muayenehane hekimliği yapmış olan Op. Dr. Nesrin KALELİOĞLU, 2001-2011 yılları arasında Bursa Şevket Yılmaz Eğitim ve Araştırma Hast ...

Yazarı sosyal medya'da takip edin
instagram
Etiketler
Dış gebelik (ektopik gebelik) nedir
Op. Dr. Nesrin Kalelioğlu
Op. Dr. Nesrin Kalelioğlu
Bursa - Kadın Hastalıkları ve Doğum
Facebook Twitter Instagram Youtube