Issız adamlar ıssız kadınlar ve kaçıngan bağlanma

Issız adamlar ıssız kadınlar ve  kaçıngan bağlanma

Issız adam / Issız kadın sendromu diye bir şey elbette yoktur. Issız Adam filmindeki erkek karakterin kaçından bağlanma modeline çok net bir örnek olması dolayısıyla bu kavram kullanılmaya başlanmıştır. Issız adamlar, ıssız kadınlar, genelde kendine güvenir ama “diğerleri”ne güvenmez. Odağında kendisi vardır.  Bu kişilerde az da olsa narsistik öğeler görülebilir.

İlişkide soğuk, duygusal olarak bağlanmaktan kaçınan kişilere denebilir. İşin aslı, aslında duygusal alışverişi tam olarak tanımamışlardır. Ve bir ilişkide karşı tarafı duygusal olarak nasıl besleyeceğini bilmez. Duygusal olarak ne görmek isteyeceğinin de farkında değildir.

Kendine güvenir ama “diğerleri”ne güvenmez. Odağında kendisi vardır. Bu kişilerde az da olsa narsistik öğeler görülebilir.

Sadece erkekler değil kadınlarda da oldukça yaygındır. Zihinsel ve bedensel paylaşım vardır. Yani bedensel birliktelik yaşanır evet. Burada sorun yoktur. Zihinsel paylaşım da yaşanır. konuşulur, fikirler tartışılır, bunlar normaldir. Ama şevkat, sevgi, ilgi, özlem, kaybetme korkusu, gibi “duygu” içerikli paylaşımlar ya yoktur yada çok azdır. İlişkide öncelik bireyin kendisindedir. Kendisinin ne istediği önemlidir. Ve sadece o önemlidir. Karşı tarafı anlamak, onun duygusal ihtiyaçlarıyla ilgilenmek gündeminde değildir.

Kendi başına mutludur.

Bu “kendiyle barışık olma” haliyle karıştırılmamalıdır. Elbette kendiyle barışık olan, kendi haline yalnızken de mutlu olma hali çok idealdir. Zaten bu duruma ulaşamamış bireylerde ilişkiden beklenti de gerçekçi değildir. Ve ilişki bir yerlerde yolunda gitmemeye başlar

Burada romantik ilişki aramayan kadınlar ve beylerden bahsediyoruz. Romantik ilişki içinde bağlanmaktan çekinen, bağlanırsa bir yerde kalbinin kırılacağından korkan kişiler. “Bir kadın için üzülmeyi”  deyim yerindeyse aşağılayan, bunu zayıf bulan bireyler. Ya da tam tersi çok üzüleceğini tahmin ettiği ve illa bir yerde terkedileceğini düşündüğü için o ilişkiye hiç başlamayan bireyler.

Kaçıngan bağlanmada çocuk kendi kendine başının çaresine bakmayı öğrenmiştir. Çünkü ortada ona yardımcı olacak bir ebeveyn yoktur. Yardıma ihtiyacı olduğunda onu alamamıştır. Kendi başına o zorluğu aşmıştır. Üzüldüğünde yada korktuğunda onu teskin edecek biri yoktur ve kendi başına sakinleşmenin yolunu bulmuştur. Ve artık “başkalarına” güvenmez. Çünkü ihtiyacı olduğunda kimse yoktur. Sadece kendisine güvenir.

Genelde cezalandırıcı ebeveynlerin çocuklarında kaçıngan bağlanma gelişir. Çocuğun, güveneceği, sığınacağı kişi ona ceza verdiğinde, zihninde, güvenmek eşittir cezalandırılmak ile eş değer olur. O sebeple büyüdüğünde de güvenmekten kaçınır.

Bunun yanında ebeveyn cezalandırıcı olmasa da, kayıtsız ise bu da kaçından bağlanmaya sebep olur. Çocuk herhangi bir şey ister ebeveyn kayıtsızdır, almaz ama bir açıklama da yapmaz. Çocuk üzülür, ebeveyn onu teselli etmek yerine “aman bunu herkes yaşıyor” der. Çocuk önemsenmediğini hissetmiştir. Çocuk kıskanır, ebeveyn “çok ayıp” der. Yani çocuğun yaşadığı duyguları önemsemez. O konuda ona destek olmaz.

Bunun yanında çocuk bir çok şeyi kendisi başarmak zorunda kalmıştır. Derslerini kendi takip eder. Ödevlerini kendi başına yapar. Büyüyüp okul seçerken kendi başına seçer. Yani aileden gereken desteği görmeyip kendi başına kendi yolunu açmaya çalışır. Öz yeterliliği gelişmiştir. Kendine güveni gelişmiştir. Ama başkalarına güveni gelişmemiştir. O sebeple hep kendisiyle ilişki içindedir. Başkalarına ihtiyaç duymaz.

Anne babaya güvenmeyen bu çocuk, ilişki kurmamayı öğrenir. Yetişkin olup karşı cins ile ilişkisi söz konusu olmaya başladığında da bu ilişkide duygularını olabildiğince bastırır yada kullanmaz. Evlense bile ortada sadece fiziksel ve zihinsel bir beraberlik vardır. Duygusal aktarım çok sınırlıdır. Eğer bekarsa genelde cinsellik yada sosyal ihtiyaçları sebebiyle ilişki arar. Artık yaşı başı gelmiş, iş sahibi bir yetişkinken ortamdaki “yalnız kişi” olmak istemediği için ilişki arar. Yada tamamen hormonal baskıyla bedensel birliktelik için..

Kaçıngan bağlanma sadece romantik ilişkilere yansımaz. İş ilişkilerine de yansır. İşini kendi başına halleden. Fazla yardım istemeyen, iş dışında fazla paylaşım yapmayan kişiler kaçından bağlanma modeli geliştirmiş kişilerde görülür. “ilişki kurma”yı bilemediği için, işle ilgili arkadaşlarıyla, yöneticileriyle genelde sorun yaşar. Çünkü yatırımını ilişkilere yapmaz Oysa bir iş ağı içinde verilen işi iyi yapmak kadar işle ilgili diğer kişilerle de uyumlu olmak çok önemlidir. O sebeple genelde şu şikayeti ağızlarından duyarız. “ çalışırken insan faktörü çok önemli. İnsanla uğraşmak çok zor”.

Kaçından bağlanma geliştirip yetişkin olmuş bireylerin çocuk bu durumun farkında değildir. Bunu herhangi bir farkındalıkla yapmaz. Yüzeysel ilişkiler yaşar. Derin duygu bağlılıkları olmayan kısa süreli ilişkiler yaşar. Bazen bu durumdan da şikayetçidir . Ama bunun kendi seçimi olduğunun bile farkında olmayabilir.

Sonuç elbette partnerleri için sıkıntıdır. Bunun yanında günün sonunda yalnızlık vardır. Aile kurmak, güzel ilişkilerle hayatını zenginleştirmek yerine izole bir iç dünya, tatminsiz, doyumsuz yüzeysel ilişkiler.

Bu makale 11 Haziran 2021 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Klinik Psikolog  Perihan Aydın

Klinik PsikologPerihan Aydın ;1987 yılında Bursa'da doğmuştur. 2009 yılında SAÜ Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik bölümünden mezun olmuştur. Yüksek lisansımı Üsküdar Üniversitesi Klinik Psikoloji bölümünde tamamlamıştır. Bitirme çalışmasını "Anksiyete Bozukluklarının Bilişsel Davranışçı Terapisi" üzerine yapmıştır. İkinci yüksek lisans olarak Bilgi Üniversitesi Sivil Toplum Yönetimi bölümünden mezun olmuştur. Psikoterapi ekolünde kanıta dayalı ekollerden olan Bilişsel Davranışçı Terapi, Şema Terapi ve Kişiler Arası İlişkiler Terapisi ekollerini benimsemektedir.  Bilişsel Davranışçı Terapi eğitimini Prof. Dr. Hakan Türkçapar ve ekibi ile Bilişsel Davranışçı Terapiler Derneğinden almıştır. Şema Terapi eğitimini,  Uluslararası Şema Terapi Topluluğu bünyesinde Alp Karaosmanoğlu’ndan almıştır. Süpervizyon eğitimime devam etmektedir.Kişiler ...

Etiketler
Bağlanma korkuları
Klinik Psikolog  Perihan Aydın
Klinik Psikolog Perihan Aydın
İstanbul - Psikoloji
Facebook Twitter Instagram Youtube