Düşüncelerimin içerisinde boğuluyorum

Düşüncelerimizin bizim üzerimize olan etkileri ve bunlara karşı bizler neler yapabiliriz?

Düşüncelerimin içerisinde boğuluyorum

Düşünceler bazen bir gelirler bir daha gitmek bilmezler. Bizi öyle bir rahatsız ederler ki ne uyku kalır ne gün içerinde yaşadığımız şeylerin kıymeti. Kendimizi düşüncelerin içerisinde kaybolmuş bir şekilde buluruz ve bu labirentin içerisinde bir sağa bir sola gideriz, bir türlü çıkışı bulamayız.

Sen de bu şekilde düşünüyorsan aramıza hoş geldin :)

Düşünceler etrafımızı sardığında ne yapmamız gerekiyor, bunlardan nasıl kurtuluruz vb. soruları sen de soruyorsan bu yazı tam senlik

Öncelikli olarak Osho'nun şu harika sözüyle başlamak istiyorum: 'Bulutlar gelir ve gider. Gökyüzü baki kalır.'

Osho'nun sözünden ilerleyecek olursam düşüncelerimiz tıpkı gökyüzündeki bulutlar gibidirler. Gelirler; bir müddet bizi rahatsız ederler, uykusuz bırakırlar, ne yediğimizden anlarız ne içtiğimizden... İşin güzel yanı ise tıpkı bulutlar gibi tekrardan geri giderler. Hadi gelin şimdi de başka bir pencereden bakalım. Bizler gökyüzündeki bulutları seyretsek de seyretmesek de hareket ederler, ilerler ve giderler. Düşüncelerimiz için de aynısı geçerli; biz uğrayan düşüncelerimizi sorgulasak da sorgulamasak da yargılasak da yargılamasak da bir süre sonra giderler. Öncelikli olarak yapacağımız ilk şey bunun farkındalığı içerisinde olmak. Yani aklımıza gelen düşünceyi yargılamadan, sorgulamadan sadece gidişini seyretmek. Bulutlar da öyle değil mi? Sadece gidişlerini seyrettiğimizde normal bir şekilde ilerler fakat bulutu bir şeylere benzetirsek o bulut bizde kalmaya devam eder. Düşüncelere ne kadar çok benziyor.

Osho'nun sözünden devam edelim. Ne diyordu; 'Bulutlar gelir ve gider. Gökyüzü baki kalır.' Şimdi de gökyüzü tarafına odaklanalım. Gökyüzü tamamen biziz. Yani sen bir gökyüzüsün. Buluttan ziyade gökyüzünü seyret, gökyüzüne dal, gökyüzüne önem ver. Yani sen kendini tanı, kendinin farkına var. Olumlu kişilik özelliklerini birer birer say, bunun için etrafındaki insanlardan yardım isteyebilirsin. Geçmişteki kişiler, ilkokul öğretmenin, lisedeki öğretmenlerin, çocukluk arkadaşların, komşuların vs. senin için olumlu özellikler olarak neler söylerlerdi. İlk etapta aklına gelmeyebilir. Şöyle bir yaslan geriye, önce bu kişiler kimlerdi onu hatırla, neredeydiniz ve neler söylediler? Bunların notunu al. Peki ya sen kendin için neler söylüyorsun?

Tüm bunların yanında nefes egzersizini yapmıyorsan nefes egzersizine başla. Bununla birlikte 'Mindfulness'a başlayabilirsin.

Bir önerim daha olacak. O da profesyonel bir destek almak. Bir ruh sağlığı uzmanından randevu alıp psikoterapi hizmeti alabilirsin.

Bu makale 19 Temmuz 2022 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Psk. Dan. Cumali Özdemir

Lisans eğitimini 2017 yılında Hasan Kalyoncu Üniversitesi'nde tamamlamıştır.

Daha sonra alanı ve mesleği ile ilgili hem kendimi geliştirmek hem de danışanlarıma daha fazla yardımcı olmak adına birçok eğitim almış, okumalar yapmış, gönüllü çalışmalarda yer almıştır.

Aldığı eğitimlerden bazıları;
-Bilişsel Davranışçı Terapi Ön Uygulayıcısı
-Kısa Süreli Çözüm Odaklı Terapi
-Çocuk ve Ergenlerde Psikolojik Sağlamlık Programı
-Terapötik Kartların Kullanımı
-Filial Terapi...

Ayrıca 'Eğitim Danışmanlığı' alanında da çalışmaktadır. Bu çerçevede sınava hazırlanan öğrenciler için program dahilinde 'Psikoeğitim'ler vermektedir.
Şu anda kendi alanında yüksek lisans eğitimi devam etmekte ve aynı zamanda 'Psiko-İdea Akademi'nin kurucu başkanıdır.
 

Etiketler
Kaygı bozukluğu
Psk. Dan. Cumali Özdemir
Psk. Dan. Cumali Özdemir
Adana - Psikoloji
Facebook Twitter Instagram Youtube