Hastalar ameliyathaneye alındıktan sonra önce uyutulmakta ya da belden anestezi uygulanmakta, steril ortam için ilgili bacak silinmekte ve örtülmekte sonrasında operasyon sistemleri kurulmaktadır. Ameliyatın başlangıcı esnasında anestezi doktoru tarafından genel veya epidural anestezi uygulanır. Bu ortalama 40 dakika bir zaman gerektirmektedir. Operasyonun deneyimli ellerdeki normal süresi 2 saat civarındadır. Teknik olarak dizin ön kısmından uzunlamasına bir kesi ile ekleme ulaşılır. Haraplanmış olan kıkırdak ve kemik yapılar kesilerek çıkartılır. Operasyon ortalama 60 dakikada tamamlanır. Aynı seansta diğer dize de müdahale edilebilir. Ameliyat sonrası ağrıyı önlemek için PCA (hasta kontrollü analjezi) cihazları kullanılır.
Kaybedilen kanları yerine koymak için kan verilmesi gerekebilir. Hastalar odalarına alındıktan sonra 2 saat içinde tamamen uyanık hale gelmektedir. Ağrı ağrı kesicilerle tamamen kontrol edilebilmektedir. Hastaların dizinde(kliniklerde uygulama farkları vardır) içeride biriken kanı boşaltmak için dren, elastik bandaj, bacağa giydirilmiş antiembolik çorap bulunur. 3-4 saat sonra hastalara yemek verilir. Ertesi gün hastalara bir walker yardımıyla kalkmalarına izin verilir. Operasyondan sonra ertesi gün hasta ayağı kaldırılıp tam yük verecek şekilde yürütülür. Ayağa kalkmadan önce 5 dakika kadar oturarak başın dönmediğinden emin olunmalı, baş dönerse uzanarak 1 saat sonra ayağa kalkma yeniden denenmelidir. 4-6 hafta yürüteç ve koltuk değneği kullanılması önerilir. Hastanede ortalama kalış süresi 3-5 gün kadardır. Taburcu olduktan sonra pıhtı oluşumunu önlemek için 3 hafta kan sulandırıcı ilaç kullanılır. Dikişler ameliyattan sonra ortalama 15-21 gün içinde alınır. Bu süre zarfında operasyon bölgesine su gelmemesi sağlanmalıdır.
Ameliyat Sonrası
Hastanede (uygulamalar farklı olmakla beraber) 5-7 gün kalacaksınız. 2. gün doktorunuz size yatakta yapmaya başlayacağınız egzersizleri gösterecektir. Hastalar taburcu oldukları gün kendi kendine yatıyor/kalkıyor, tuvalete gidiyor ve dizini yatağın kenarından 90 derece bükebiliyor olmalıdır. Nadiren yatma süresi uzayan hastalar olabilir.
Dreniniz 2. veya 3. gün çekilecek ve pansuman yapılacaktır. Hastanede kaldığınız sürece dizinize buz uygulanacaktır. İlk 2 gece 38 civarında ateşiniz olabilir, enfeksiyon anlamına gelmez. Enfeksiyon bulguları 3. günde başlar.
Ameliyatın ikinci gününden itibaren diz bükme ve adale güçlendirme egzersizlerine başlanır. Bu egzersizler diz fonksiyonlarının tamamen kazanılmasına kadar devam eder. Egzersizler genellikle bir fizyoterapist tarafından uygulanır, eğer mevcutsa CPM denilen motorlu araçlarla da yapılabilir.
Eve döndükten operasyon sonrası 10. gün sonuna kadar bacağınızı uzatarak yatabilir veya oturabilirsiniz. Yemek için ayağınızı yere koyarak oturabilir ve ihtiyaçlarınız için walker aracılığı ile dilediğiniz kadar kalkıp yürüyebilirsiniz.. Bu dönemde dizinizdeki bandajı ve çorabı kesinlikle çıkarmayın. Bu dizinizin içinde kanama ve şişmeye neden olabilir. Egzersizlerinizi aksatmada her gün tarif edildiği şekilde yapınız. Bu sırada kan sulandırıcı ilacınızı kullanmayı aksatmayınız ve ağrınız olursa ağrı kesicinizi alınız.
Dikkat; ateşiniz 38 derece üzerine çıkar, dizinizde, bacakta ağrı-ayak parmaklarınızda şişme olursa doktorunuzu derhal arayın.
15. gün yaranız doktorunuz tarafından görülecektir ve uygunsa dikişleriniz alınır. Dikiş alındıktan sonra fizik tedavi başlanır. Fizik tedaviniz genellikle haftada 3 gün olmak üzere 3. ayın sonuna kadar devam edecektir. Sonuç ta kaliteli fizik tedavi en etkili faktörlerden biridir.
3.hafta sonunda yürütecinizi bırakıp bir bastona geçebilirsiniz. Bastonu sağlam tarafınızda kullanmalısınız. İki taraflı operasyon olmuşsanız yürüteci 6. haftaya kadar kullanabilirsiniz. 6-12 hafta içinde bastonunuzu tamamen bırakabiliriniz. Kendinizi güvende hissediyorsanız uzun süreler baston kullanabilirsiniz. 8. haftadan sonra daha aktif olabilirsiniz, araba kullanabilirsiniz fakat sportif aktivite halen yasaktır. 4. ay sonunda fizyoterapistiniz sportif aktivitelere yavaş yavaş başlatabilir. Tam spora dönüş 6 ay sonundadır.
Diz protezi uygulaması sonrasında hastaların çoğunda ağrılar tamamen geçer. Daha hafif ağrıları olan hastalarda non-steroid antiinflamatuar ilaçlar ağrı kontrolü için yeterlidir. Bacaktaki şekil bozukluğu tamamen düzeltilir. Yürüme, merdiven inip-çıkma gibi gündelik işler koltuk değneği veya yürüteç olmadan rahatlıkla yapılır. Yüzme, yürüyüş, koşma, bisiklet gibi mücadele gerektirmeyen sporlar yapılabilir, araç kullanılabilir. Gündelik yaşama geri dönen hastada obezite mevcutsa kilo vermesi önerilir. Protez sonrası hastanın zorlayıcı ve mücadele gerektiren spor yapmaması gerekir. Dizin aşırı bükülmesine neden olan yere oturma ve namaz kılma gibi gündelik aktivitelerin sandalyede yapılması önerilir.
Ameliyat Sonrası Riskler Nelerdir?
En sık karşılaşılan komplikasyon bacak damarlarında pıhtı oluşması ve embolidir. Buna yönelik olarak ameliyat sonrasında varis çorabı giydirilir ve pıhtılaşmayı engelleyici kan sulandırıcı ilaç uygulanır. Nadir görülen diğer bir komplikasyon ise enfeksiyon gelişmesidir. Buna yönelik olarak gerek ameliyat öncesi gerekse ameliyat sonrasında antibiyotik tedavisi uygulanır. Protez uygulanmış olan hastaların hayatları boyunca, diş çekimi veya ürolojik işlemler öncesi doktoruna protezi olduğuna dair bilgi vermesi, girişim öncesi uygun antibiyotik tedavisi alması gerekmektedir.
Enfeksiyon (ameliyat yerinin mikrop kapması); İyi ameliyathane koşullarında diz protezi operasyonlarında enfeksiyon oranı % 1 in altındadır. İyi ameliyathane koşulları derken “laminar air flow ” denilen mikrop bulaşmasını engelleyen özel bir sistem bulunması, ameliyathane ekibinin enfeksiyon konusunda çok bilinçli olması, kullanılan ekipmanlarının sterilizasyonunun (mikroptan arındırılması) çok dikkatli yapılması kastedilmektedir. Ameliyat sonrası enfeksiyon yüzeysel yada derin olabilmektedir. Yüzeysel enfeksiyonlar proteze kadar ulaşmamış enfeksiyonlar olup, genellikle kısa süreli antibiyotik tedavisi ile geçmektedir. Derin enfeksiyonlarda ise mikroplar proteze yerleşmekte, protezin gevşemesine neden olabilmektedir. Bu gibi durumlarda tedavi daha zor olup, uzun süreli antibiyotik tedavisi uygulanmakta, bazen mikrop kapmış dokuların temizlenmesi için ikinci bir ameliyat gerekebilmekte, hatta çok çok nadiren protezlerin çıkarılıp yerine spacer denilen geçici protezler takılıp, mikroplar tamamen yok olunca tekrar yeni bir protez (revizyon diz protezi) takılması gerekebilmektedir.
Enfeksiyon olmaması için anestezi sırasında damardan antibiotik verilmektedir. Antibiotik kullanımına ameliyat sonrası da devam edilmektedir. Ayrıca kullanılan aletlerin sterilizasyonuna çok dikkat edilmektedir.
Ameliyattan sonra kesi yerinde uzun süren kızarıklık ve yangı olması durumunda, uzun süre geçmeyen ağrılarda enfeksiyondan şüphelenmek gerekir. Bu nedenle mutlaka doktorunuzun önereceği aralıklarla kontrollere gidilmelidir.
Derin ven trombozu ( toplar damarlarda kan pıhtılaşması); Bu komplikasyon %5 in altındadır. Genellikle 3. günden sonra görülme olasılığı başlar, 6-10. günlerde en fazla görülür. Ancak nadiren de olsa operasyondan aylar sonra da görülebilmektedir. Derin ven trombozlarının % 5-10 kadarında (diz protez ameliyatı olmuş hastaların 10 binde 5-10 u ) pıhtının koparak akciğere veya beyine gitmesi sonucu hayati risk oluşabilir. Hastaların bazılarında ek risk faktörleri de vardır. Bunlar kadınlarda doğum kontrol hapları kullanılması, hastaların daha önceden derin ven trombozu geçirmiş olması, bacaklarında varis bulunması, ailevi yatkınlık olması durumlarıdır.
Derin ven trombozundan korunmak için kan sulandırıcı ilaçlar kullanılmakta, operasyon sonrası anti embolik çoraplar giydirilmektedir. Erken dönemde yatak içi egzersizlere başlanmakta ve hastaların biran önce ayağa kaldırılıp yürütülmesine önem verilmektedir. Eğer ek risk faktörleri varsa bu uygulamalar daha da uzatılmaktadır.
Ameliyattan sonra özellikle ilk birinci haftada baldırınızda ağrılı bir şişlik oluşması derin ven trombozu açısından anlamlı olup, mutlaka doktorunuza danışmanız gerekir.
Teknik hatalar; Protez ameliyatları teknik olarak son derece karmaşık operasyonlardır. Bu nedenle teknik hatalara bağlı komplikasyon olasılığı her zaman ve her yerde olabilmektedir. Deneyimli cerrahlarca yapılan ameliyatlarda teknik hatalara bağlı komplikasyonların riskleri çok azalmakta ve sonuca etki eden teknik hatalar çok nadiren oluşmaktadır.