Ektopik gebelik ( dış gebelik) döllenen yumurtanın rahim duvarı dışında herhangi bir yere yerleşmesine denir. En sık fallop tüplerinde yerleşim görülmektedir. Karın içerisinde, yumurtalıklarda, rahim ağzında ya da rahim ile tüp arasındaki bölgede (kornual) de yerleşebilmektedir. Tüm gebeliklerin %2’si dış gebelik ile sonuçlanmaktadır. Dış gebelik, gebeliğin ilk üç ayındaki en sık ölüm sebebidir.
Önceden dış gebelik geçirme öyküsü, pelvik inflamatuvar hastalık (cinsel yolla bulaşan hastalıklar), rahim içi araç (spiral) kullanma, iki ya da daha fazla kürtaj olma, üçten fazla kendiliğinden düşük öyküsü, 40 yaş üzeri olma, sigara içme ve kısırlık nedeniyle tedavi görme risk faktörleridir.
Adet gecikmesiyle birlikte kasıklarda veya karnın alt bölgelerinde ağrı, hassasiyet ve lekelenme tarzı kanama varlığında dış gebelikten şüphelenilmelidir. Tanı amaçlı hastanın ultrason ile değerlendirilmesi ve kan tahlillerinin yapılması gereklidir. Ultrasonda rahim içerisinde gebelik kesesinin görülmemesi ve rahim duvarının ince olması tanıyı desteklemektedir. Ayrıca sağ veya sol yumurtalık ve tüplerin olduğu alanda bir kitle saptanması ya da karın içerisinde kanama bulgularının olması dış gebelik tanısını güçlendirmektedir. Kan tahlilleri olarak ise Β- hCG ve hemogram (tam kan sayımı) yapılmalıdır. Β-hCG olarak adlandırılan gebelik hormonu sağlıklı bir gebelik varlığında iki günde bir yaklaşık iki katına çıkar. Sağlıklı olmayan gebeliklerde artış bu oranda olmazken düşükle sonlanan gebeliklerde ise gün geçtikçe β-hCG değerlerinde bir düşüş söz konusudur. Dış gebelikte ise Β-hCG değerleri günler geçtikçe yaklaşık aynı değerlerde seyreder, bir plato çizer. Tam kan sayımı kanama varlığı ve ciddiyetini değerlendirme amaçlı gereklidir.
DIŞ GEBELİK TEDAVİSİ
Dış gebelik tedavisi hastanın genel durumunun stabil olup olmamasına göre değişmektedir. Medikal (ilaç) ya da cerrahi (ameliyat) tedavi uygulanabilmektedir. Erken aşamada saptandığında ameliyatsız tedavi mümkün olabilmektedir. Erken aşamada saptanan, genel durumu iyi olan, aktif kanaması olmayan hastalarda tedavi seçeneği olarak metotreksat kullanılabilir. Metotreksat, aşırı hücre çoğalmasını engelleyerek etki gösteren bir ilaçtır; dış gebeliğe sebep olan hücrelere etki ederek tedaviyi sağlamaktadır. Genel olarak başarı oranı %90 civarındadır. Tek bir doz tedavide çoğunlukla yeterlidir ancak yeterli olmazsa tekrar verilmesi gerekebilmektedir. Metotreksat tedavisinin başarısız olduğu durumlarda ya da dış gebelik sebebiyle fallop tüpünde yırtılma ve iç kanama olduğu durumlarda ameliyat uygun tedavi yaklaşımıdır. Kanamanın ve hastanın durumuna göre laparoskopi (kapalı yöntem) ya da laparatomi (açık yöntem) tercih edilir. Dış gebelikten sonra hastaların %60’ı kendiliğinden gebe kalır. Genel topluma göre bir sonraki gebelikte tekrar dış gebelik geçirme olasılığı 5-10 kat artmıştır.