Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu olan çocuğa nasıl davranılmalı?

Geçtiğimiz haftalarda Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB) nedir ve semptomları üzerine konuşmuştuk. Bu yazımda DEHB’li çocukların ebeveynleri neler yapmalı, yapmamalı ve ebeveynlerin alışkanlıkları neler olmalı bunları konuşacağız. Dikkat eksikliği ve Hiperaktivite bozukluğu (DEHB) olan çocukların ebeveynleri için çocuklarına nasıl davranmaları gerektiği konusu oldukça önemlidir çünkü DEHB’li çocuklar okulda, evde ve sosyal ortamlarda birçok zorluklarla karşılaşmaktadırlar. Bu nedenle ebeveynlerin desteği ve anlayışı büyük önem taşır.

Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu olan çocuğa nasıl davranılmalı?

 

Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu Olan Çocuğa Nasıl Davranılmalı?

Geçtiğimiz haftalarda Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB) nedir ve semptomları üzerine konuşmuştuk. Bu yazımda DEHB’li çocukların ebeveynleri neler yapmalı, yapmamalı ve ebeveynlerin alışkanlıkları neler olmalı bunları konuşacağız. Dikkat eksikliği ve Hiperaktivite bozukluğu (DEHB) olan çocukların ebeveynleri için çocuklarına nasıl davranmaları gerektiği konusu oldukça önemlidir çünkü DEHB’li çocuklar okulda, evde ve sosyal ortamlarda birçok zorluklarla karşılaşmaktadırlar. Bu nedenle ebeveynlerin desteği ve anlayışı büyük önem taşır.

 

Programlı Olun ve Rutinler Oluşturun:

DEHB’li çocukların planlı bir yaşam biçimini benimseyebilmeleri için öncelikle ebeveynlerin kendi hayatlarında planlı ve programlı olması gerekmektedir. Ebeveynler, çocuklarının günlük yaşamlarını daha planlı ve programlı hale getirerek, çocukların odaklanmalarına, rutinler oluşturmalarına ve dikkatlerini sürdürmelerine yardımcı olabilirler. Bu program nasıl hazırlanmalı? Başlangıç olarak 7 günden oluşan boş tabloya çocuğun devamlı olarak gittiği kurslar, önceden planmış aktiviteler ve doktor randevular vb. yazılmalıdır. Sonrasında boş kalan kısımlara ders çalışma saatleri, oyun saatleri, teknoloji saatleri, aile okuma ve oyun saatler gibi aktiviteler ayrı ayrı eklenmelidir. Bunlara ek olarak, ikinci bir tablo hazırlanmalı ve çocuktan beklenen davranışlar yazılmalıdır. Dişini fırçalaması, yatağını ve odasını düzenli temiz tutması, okul çantasını hazırlaması, evde yardım edebileceği ev işlerine yardım etmesi, kardeşi ile iyi anlaşması, yüzünü yıkaması bu davranışlara örnek verilebilir. Bu davranışlar çocuğa günlük hayatta kazandırılmak istenen basit şeyler olmalıdır. Günlük olarak takip edilmeli ve haftalık olarak çocuğun durumuna göre ödüllendirilmelidir. Bunun düzenli ve kontrollü şekilde yapılması çok önemlidir. Başlangıçta çocuk ve ebeveyn için zorlayıcı olsa da birkaç hafta sonra bu düzen oturacaktır. Burada dikkat edilmesi gereken diğer bir nokta ise hazırlanacak olan program çocuğunuzla beraber onun istekleri gözetilerek hazırlanmalıdır. Unutulmamalıdır ki bu program çocuğunuza aittir ve onun uyamayacağı bir program hiçbir işe yaramayacaktır. Bu nedenle program hazırlanırken ebeveyn sadece yardımcı konumda bulunmalıdır. Ek olarak program çok sıkı olmamalıdır, çocuğu sıkmamalıdır. Programın içerisinde doldurulmamış boş saatlerin olması normaldir ve çocuğun hayatı ile doğru orantılı gerçekçi bir şekilde doldurulmalıdır. Planlı ve programlı olmak, bu çocukların kaygı düzeylerini de azalmasına da yardımcı olacaktır. Belirli bir rutin ve düzeni takip ederken, işlerini ve sorumluluklarını yerine getirmenin bir güven duygusu yaratabilir. Bu da çocukların stres ve kaygı düzeylerini azaltarak yaşam kalitelerini arttıracaktır.

 

Disiplinli ve Tutarlı Olun:

Her ebeveynin bildiği, uygulaması en zor ancak bir o kadar da önemli olan kurallardan biri çocuklara karşı tutarlı olunmasıdır. Nedir bu tutarlılık? Kısaca bir ebeveynin hayır dediğine diğer ebeveynin de hayır demesidir. Benzer şekilde ebeveynlerin normalde yasakladığı davranışları çocuğun arada bir sergilemesine izin vermemektir. Örneğin, çocuğun televizyon karşısında yemek yemesi yasaksa çocuk ne kadar ısrar ederse etsin ebeveyn duruşunu bozmamalıdır. Bu kurallar bir kere esnetildiğinde çocuk ebeveynlerinin koyduğu tüm kurallarda bu imtiyazları alabileceğini düşünür ve davranışlarının kontrol edilmesi çok zorlaşır. DEHB’li çocuklar sınırları test etme eğilimindedirler. Ebeveynler, çocuklarının davranışlarına sınır koymalı ve duruma uygun ödül yöntemlerini kullanmalıdırlar. Bazen disiplinli olma kavramı ebeveynler tarafından yanlış anlaşılabilmektedir. Bu çocuklara karşı sert davranmak yerine, açık ve net kurallar belirleyerek, sabırlı ve tutarlı bir şekilde davranmak daha doğru bir yaklaşımdır.

 

Cezalandırmayın, Ödüllendirin:

Çocukları cezalandırmak yerine ödüllendirmek, pozitif davranışları teşvik etmek için daha etkili bir yaklaşımdır. Cezalandırma, çocuğun suçlu hissetmesine, öfke veya isyan duygularına yol açabilir ve bu durumda çocuklar genellikle davranışlarını değiştirmek yerine kaçınma ya da düşmanlık gibi olumsuz davranışlar sergilerler. Ödüllendirme çocukların kendilerine güvenmelerini, motivasyonlarını artırmalarını ve olumlu davranışlar sergilemeye devam etmelerini sağlar. Çocuklar ödül için çabaladıklarında, kendilerine olan güvenleri artar ve sorumluluk duyguları gelişir. Ebeveynlerin çocukların başarılarını kutlamasına fırsat verir ve bu başarıları takdir etmelerine yardımcı olur. Böylece çocukların özsaygıları ve özgüvenleri artar. DEHB’li çocukların ebeveynleriyle sağlıklı iletişim kurabilmeleri çok önemlidir. Cezalandırma yöntemini sıklıkla kullanan ebeveynler çocuklarıyla olması gerektiği gibi sağlıklı iletişim kuramayabilirler. Bu nedenle kitap okuma veya program oluşturma maddesindeki rutinlere çocuk düzenli bir şekilde uyduğunda haftalık ufak ödüllendirmeler yapılabilir. Bu ödüller rutin olarak verileceği için ebeveyni zorlamayacak şekilde ve çocukların ilgi alanlarına yönelik olmasına özen gösterilmelidir

 

Sabırlı Olun:

DEHB’li çocuklar sık sık eşyalarını kaybedebilir, gözünün önünde duran nesneleri fark etmekte zorlanabilir, günün her saatinde hiperaktif davranışlar sergileyebilir ve akademik başarıları düşük olabilir. Ebeveyn beklentileri karşılanamadığında özellikle DEHB’li çocuklara karşı ebeveynlerinin sabırlı olmaları çok önemlidir. Bu çocuklar yaşıtları ile kıyaslanmamalı, özgüvenleri kırılmamalı sergilediği davranışlar karşısında azarlanmamalı, aşağılanmamalıdır. Mümkün olduğu kadar çocuklarınıza ödevlerinde ve ev işlerinde yardımcı olmak için zaman ayırın, onlara açık ve net talimatlar verin ve onların sorunlarını, düşüncelerini dinleyin görmezden gelmeyin.

 

Onları Cesaretlendirin:

DEHB’li çocukların karşılaştıkları zorluklar nedeniyle kendilerine olan güvenleri ve özsaygıları düşük olabilir. Ebeveynler, çocuklarının yapabilecekleri şeyleri fark ederek, onları cesaretlendirmelidirler. Herhangi bir durumda yaşadıkları başarısızlıkta onları eleştirmek yerine tüm zorlukların beraber aşılabileceği konusunda onları telkin etmelidir. Çocukların güçlü yönlerini keşfederek başarılarını kendilerinin de fark etmeleri sağlanmalıdır. Bunu uygularken dikkat edilmesi gereken tek nokta çocuğun gereksiz yere sürekli övülmesidir. Örneğin, gerçekleşmiş bir başarı yokken çocuğa sürekli ne kadar zeki olduğunun vurgulanması çocuğun kişilik gelişimi için iyi olmayacaktır. Bu nedenle DEHB’li çocuklar uygun durumlarda gerçekçi olacak şekilde cesaretlendirilmelidir.

 

Ailecek Okuma Alışkanlığı Edinin:

Her maddede yinelediğim bir konu var ki ebeveynler bu alışkanlıkları kendi hayatlarında uygulamadıkları sürece çocuklarından uygulamaları beklenemez. Eğer ebeveynler okuma alışkanlığına sahip değillerse, çocuklar da bu davranışı benimsemeyebilirler. Kitap okumak DEHB’li çocukların dikkati sürdürme ve odaklanma becerilenin gelişebilmesi için önemlidir. Özellikle sesli kitaplar ve sesli okumalar çocuğa bu konuda yardımcı olacaktır. Ailecek haftalık bir okuma saati ve günü belirlenmeli, kitabın belirlenen kısmı okunduktan veya dinlendikten sonra onun üzerine konuşulmalı, tartışılmalıdır. Bunu yapmanız çok önemlidir çünkü bu sayede çocuğunuzla olan ilişkiniz güçlenecek, çocuğunuzun etkili iletişim kurma becerileri artacak ve çocuğunuzun genel durumunu (okunan kısmın ne kadarını odaklanarak dinleyebilmiş ve anlamlandırabilmiş) haftalık olarak değerlendirebilmeniz için size bir fırsat verecek. Ebeveynler ayrıca, okunacak kitabı çocukları ile beraber onların ilgi alanlarını göz önünde bulundurarak seçmelidir böylece bu rutinin sürdürülebilmesi daha olası hale gelir.

 

Psikolog Elçin Kaya Karataş

 

 

Bu makale 2 Mayıs 2023 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Psk. Elçin Kaya Karataş

2018 yılında Orta Doğu Teknik Üniversitesi Psikoloji Bölümünden mezun oldum. Lisans eğitimime devam ederken TAPDİ Özel Buca Tıp Merkezinde stajyer psikolog olarak görev aldım. Mezun olduktan sonraki iki yıl boyunca İzmir Alsancakta bulunan özel bir klinikte psikolog olarak çalıştım. Bu süre zarfında çocuk, ergen ve yetişkinlerle çalışma fırsatı buldum, test uygulamaları yaparak raporlama sürecini yönettim. 2020 yılında Ege Üniversitesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalında yüksek lisans eğitimine başladım. Bu süre zarfında Konsültasyon ve Liyezyon psikiyatri biriminde görev aldım. Bu süreçte birçok projede yer aldım. Ayrıca, farklı kongrelere katılarak görev aldığım projelere dair sunumlar gerçekleştirdim. MMPI Kişilik Testi, Rorschach Mürekkep Testi, Tematik Algı Testi, Çocuk Algılama Testi, Uygulamalı Çizim Testleri ve Res ...

Yazarı sosyal medya'da takip edin
instagram
Psk. Elçin Kaya Karataş
Psk. Elçin Kaya Karataş
Bursa - Psikoloji
Facebook Twitter Instagram Youtube