Depremden etkilenen çocuklar için oyunun iyileştirici gücü

DEPREMDEN ETKİLENEN ÇOCUKLAR İÇİN OYUNUN İYİLEŞTİRİCİ GÜCÜ 1.Deprem bölgesinde yaşayan çocuklara oyuncak gönderelim mi? 2.Hangi oyuncaklar çocuklar için uygun olur? 3.Legolar, ambulanslar olmalı mı? Çocukları kötü etkilemez mi? 4.Deprem bölgesinde olmayan ancak depremi hisseden, deprem haberlerini dinleyen ya da yakınlarını kaybedenler için oyun, oyuncaklar farklılık gösterir mi? 5.Özellikle olması geren oyuncaklar 6.Nasıl oyun oynamalıyız?

Depremden etkilenen çocuklar için oyunun iyileştirici gücü

DEPREMDEN ETKİLENEN ÇOCUKLAR İÇİN OYUNUN İYİLEŞTİRİCİ GÜCÜ

1.Deprem bölgesinde yaşayan çocuklara oyuncak gönderelim mi?
Kesinlikle gönderelim. Oyunun doğal iyileştirici
gücü vardır. Ve her çocuk bu güçten
faydalanmalıdır.


2.Hangi oyuncaklar çocuklar için uygun olur?
Gerçek hayatı temsil eden her oyuncak
uygundur.

3.Legolar, ambulanslar olmalı mı? Çocukları kötü etkilemez mi?
Hayır, etkilemez çocukların esneme kapasiteleri
vardır. Taşları da üst üste koyup evlerini inşa
edebilirler. Aksine duygularını ifade edebilmesi
için alan açmış olursunuz.

4.Deprem bölgesinde olmayan ancak depremi
hisseden, deprem haberlerini dinleyen ya da
yakınlarını kaybedenler için oyun, oyuncaklar
farklılık gösterir mi?

Hayır, tüm çocuklar için aynı oyuncaklar ve
kurallar geçerlidir.

5.Özellikle olması geren oyuncaklar

Ahşap bloklar,
Legolar,
Evcil ve vahşi hayvanlar,
Müzik aletleri,
Doktor seti
(içinde yara bandı olmalı),

Pelüş oyuncaklar.
Tamir aletleri,
Polis,
Asker,
Beslenme Malzemeleri,
Aileyi oluşturan
minyatürler,
Hamurlar,
Battaniye,

6.Nasıl oyun oynamalıyız?
Çocuklara serbest oyun oynamaları için fırsat verelim.
Böylece yaşadıkları travmatik yaşantıları minyatürler
üzerinden canlandırabilir, duygularını ifade edebilir.
Belli bir oyunu oynaması için ya da deprem anını
ifade etmesi istenmemelidir. Unutmayalım ki, çocuklar
kendilerini hazır hissettiklerinde travmatik yaşantıları
oynar ya da konuşurlar.
Grup oyunları çocukların travmatik yaşantı üzerinden
duygularını, yaşantılarını söze dökmekten ziyade,
rahatlatıcı, sosyalleşmeyi sağlamaya yönelik olmalıdır.
(Bazı çalışmlar da grup için de konuşulan travmatik
yaşantıların bireylerin stresini arttırdığını göstermektedir.)

Bu makale 20 Şubat 2023 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Klinik Psikolog Dr. Birgül Emiroğlu Bakay

Birgül Emiroğlu Bakay 1983 yılında İstanbul'da doğdu. İlköğretim ve Lise Eğitimini İstanbul’da tamamladı. 2006 yılında Haliç Üniversitesi Psikoloji bölümünden mezun olduktan sonra 2007 yılında Maltepe Üniversitesi Klinik Psikoloji Yüksek Lisans Programına kabul edildi. Şizofreni Hastalarında İşlevsel İyileşme Ölçeği ’nin Geçerlilik ve Güvenilirlik Çalışmasını İstanbul Üniversitesi, İstanbul Tıp Fakültesi Psikiyatri Kliniğinde tamamladı. 2018 yıllında İstanbul Arel Üniversitesi Klinik Psikoloji Doktora programına kabul edildi ve “İnfertil Hastalarda İnfertilite Stresinin Yordanmasında Toplumsal Cinsiyet Algısı, Cinsel Mitler Ve Psikiyatrik Belirtilerin Rolü” konulu tezini tamamlayarak Psikoloji Doktoru ünvanını almaya hak kazanmıştır. Türk Psikologlar Derneği'nden Bilişsel Davranışçı Terapi Eğitimi, Travma Odaklı Bilişsel Davranışçı Terapi ...

Yazarı sosyal medya'da takip edin
instagram
Klinik Psikolog Dr. Birgül Emiroğlu Bakay
Klinik Psikolog Dr. Birgül Emiroğlu Bakay
Samsun - Psikoloji
Facebook Twitter Instagram Youtube