Skolyoz omurganın sagital plandaki eğriliğin 10 derecenin üstüne çıkması şeklinde tanımlanmaktadır. Özellikle 10 yaş öncesi skolyoz hastalarında bir grup hastada skolyoz stabil seyrederken, diğer grup hastada ise hızlı ilerleyici olabilir. Bu durumda özellikle MR incelemesi ile nöromuskuler denilen , sinir sistemindeki problemlere bağlı skolyozların dışlanması gerekir. Çocukluk çağında skolyozda bir diğer önemli konu da korse kullanımıdır. Korse kullanırken , özellikle torakal bölgede uyumsuz korseler çocuklarda kaburgaların henüz erişkin düzeyinde sağlam olmaması nedeniyle tam tersi skolyozu ilerletebilir. Uygun planlanan korse kullanımı ve iyi planlanan egzersizler ile skolyoz eğriliği yüzde 75 oranında geriletebilirken, hiç müdahale edilmeyen hastalarda bu oran % 42 oranında kalmaktadır. Schroth egzersiz metodu ile derotasyon, defleksiyon ve elongasyon yönünde yapılan uygulamalar ve üç boyutlu nefes egzersizleri ile hem solunum fonksiyonlarında hem de Cobb açısında önemli iyileşmeler gözlenmektedir. Schroth metodu skolyoz tedavisinde binlerce hasta üzerinde yapılan çalışmalar sonucunda egzersiz tedavileri arasında en iyi tedavi metodu olarak öne çıkmaktadır. Ayrıca Schroth egzersiz metodu ile klinik Pilates egzersizlerini kombine eden Nisan 2020 tarihli bir çalışmada Pilates egzersizleri ile kombine Schroth metodunun sadece Schroth metoduna göre , akciğer kapasitesini daha fazla artırdığı ve Cobb açısını daha fazla azalttığı tespit edildi.
Tüm bu nedenlerle klasik Schroth egzersizlerinin modern yöntemler olan sanal gerçeklik, artırılmış gerçeklik ve modifiye egzersiz programlarından Pilates ve Yoga ile birleştirilmesi gelecekte tedavinin etkinliğini artıracaktır.
Çocukluk döneminde skolyoz
