Bilekten kalbe giden yol: radial anjiyografi

Bilekten kalbe giden yol: radial anjiyografi

Radial koroner anjiyografi  (el bileğinden kalp anjiyosu) nedir?

Radial koroner anjiyografi; el bileğinden nabız alınan radial arter damarından girilerek yapılan koroner anjiyografi uygulamasıdır. Doktora uygulama yönünden sağladığı kolaylık ve kasıktan yapılan kalp anjiyosunda görülen bazı komplikasyonların (kanama ve şişlik gibi) fazla olması nedeniyle radial koroner anjiyografi günümüzde daha sık ve yaygın olarak tercih edilmektedir. 

İşlemin yapıldığı radial arter; el bileğinde bulunan ve birbirine paralel olan iki atardamardan birisidir. 2-3 mm kadar ince ve yüzeysel bir yapıdadır. Yakın çevresinde sinir ya da toplardamar gibi yapılar bulunmamaktadır. Bu da komplikasyonları ve istenmeyen sonuçları mümkün olduğunca azaltır.

Femorale göre üstünlükleri ;
1.Ciddi aterosklerozda bile nadiren etkilenir. Bu nedenle çoğu hastada güçlü nabız alınır. Damar sertliğine bağlı ayak damarlarında tıkanma olsada kol damarı tıkanmaz.
2.Komşuluğunda ciddi ven yada sinir yoktur, bu nedenle anevrizma-fistül riski yoktur.
3.Yüzeyel seyri artere ulaşmayı ve kanama kontrolünü kolaylaştırır.
4.Normal Allen testi olanlarda tıkanması klinik sekel bırakmaz. Çünkü ulnar arter yeterli perfüzyonu sağlar.
5.Hasta işlem sonrası 1-2. saatte hemen ayağa kaldırılır ve taburcu edilir. Yatakta kum torbası ile 6 saat kalması gerekmez.
6. Anjiyo sırasında operatör femoral arter yaklaşımında kullandığı alanda (yani hastanın kasık bölgesi yanında) işlemi gerçekleştirir. Böylece femoral yaklaşıma göre operatör daha az radyasyon alır.

Sağ ve sol bileklerden her ikisinde de yapılabiliyor!

“Allen testi” ismi verilen basit ve ağrısız bir muayene ile 15 saniye içerisinde radial anjiyografiye uygun olup olmadığınızın değerlendirmesi yapılabilir. Çoğu zaman; hastaların %98-%99 kadar büyük bir kısmı radial anjiyografiye uygunluk gösterirler.

Genellikle sağ taraftan yapılan bu uygulama, sol taraftan yapıldığında da aynı başarıya ulaşılabilmektedir. Hastaların, %1-%2’sinde sağ el bileğinden kalbine ulaşan damarlarında farklılıkların olması nedeniyle anjiyografinin sol el bilek damarından yapılması zorunluluğu yaşanabilir. Sol el bileğinde ise böyle bir durumun yaşanması neredeyse mümkün değildir denebilecek kadar çok nadirdir.

Bu uygulama için uygun olmayan hastalar kimlerdir?

Radial anjiyografi uygulaması;

Radial arter damarı çok ince yapıda olan kişilerde

El bileğinde anatomik veya ortopedik rahatsızlıkları olan kişilerde

Kronik böbrek ve inme -onkolojik cerrahi sonrası kol damarları korunması gerekenler

uygulanamamaktadır.

Yalnızca el bileği uyuşturuluyor!

Bu uygulama; lokal anestezi altında, hasta uyutulmadan, yalnızca el bileğinin uyuşturulmasıyla yapılır. İlgili bölgeye yapılan uyuşturucu iğnenin hissettirdiği hafif yanma dışında hiçbir ağrı hissedilmez. Uygulamayı takiben; kullanılan bilek bandıyla kanama kontrol altına alınır. Bu durum, yalnızca; anjiyografi için değil balon ve stent uygulamalarında da geçerlidir.

Radial anjiyografinin avantajları nelerdir?

En önemli faktör; doktor tecrübesidir. Bu uygulama; güvenilir bir klinikte, deneyimli eller tarafından, kaliteli malzeme kullanılarak yapıldığı takdirde; başarı oranı çok yüksek olmakla birlikte hastaya çok büyük konfor sağlar.

Hasta işlem sonrasında hemen ayağa kalkabilmekte, 2-3 saat sonrasında ise işine ya da evine dönebilmektedir.

Kasıktan yapılan uygulama sonrasında olduğu gibi kum torbası kullanma zorunluluğu yoktur. Hasta; işlem sonrasında oturarak yemek yiyebilir, yürüyerek yatağına gidebilmektedir.

Bilek damarında; kanama, anevrizma (balon), hasar oluşma ihtimali çok azdır. Oluşabilecek kanamanın kontrol altına alınması ise daha kolaydır.

Anjiyografiye bağlı olarak bilek damarında tıkanma meydana gelse bile ilgili bölgede elin beslendiği 2 damar olduğu için bir problem oluşmaz; ama kasıktaki damar hasar görmüş olsa, bacak riske girebilmektedir.

Karın bölgesinden girişim yapılması uygun olmayan fazla kilolu hastalarda, bilekten anjiyografi yapılması hem kolaylık sağlar hem de çok daha sağlıklıdır.

Hastaya uzun süre yatış gerektirmediği için, özellikle; eklem ağrısı yaşayan ve bel fıtığı olan hastalarda büyük konfor sağlar.

Bu makale 21 Nisan 2020 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Yrd. Doç. Dr. Ali Özeren

Yard. Doç. Dr. Ali Özeren, 1972 yılında Burdur'da doğmuştur. Lisans öncesi öğrenimlerinin ardından Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde başladığı tıp eğitimini 1994 yılında başarıyla tamamlayarak Tıp Doktoru unvanı almıştır. İhtisasını ise, 1999 yılında Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde tamamlayarak Kardiyoloji Uzmanı unvanı almıştır. 2000 Yılından sonra Zonguldak Karaelmas Tıp Fakültesi (şimdi ismi Bülent Ecevit U ) Kardiyoloji ABD kurucu öğretim üyesi olarak  rol alıp Bölüm başkanlığı ve akademik kariyer yaparak ABD da 2000- 2003 yıllarında çalışarak Yardımcı Doçent unvanını almış, daha sonra Konya- Ankara- Bursa- Antalya’ da özel hastanelerde ve Sağlık Bakanlığı  Tavşanlı  Doç Dr Mustafa Kalemli Devlet hastanesinde de kardiyoloji uzmanı olarak görev yapmıştır. Yard. Doç. Dr. Ali Özeren öncelikle invaziv kardiyoloji (radial anj ...

Etiketler
Anjiyo
Yrd. Doç. Dr. Ali Özeren
Yrd. Doç. Dr. Ali Özeren
Bursa - Kardiyoloji
Facebook Twitter Instagram Youtube