Doktorsitesi.com

Bahar Ayları ve Lohusa Depresyonu Arasındaki İlişki

Op. Dr. Seval Taşdemir
Op. Dr. Seval Taşdemir
6 Aralık 201858 görüntülenme
Randevu Al
Bahar Ayları ve Lohusa Depresyonu Arasındaki İlişki

Yeni doğum yapmış anneler, “lohusalık depresyonu” ile doğum sonrasında hormonları ve vücutlarında fark edilen değişimler, bir de denk gelen bahar aylarıyla oldukça duygusal bir ruh haline bürünebiliyorlar.

Çevrenin Etkisi

Lohusa depresyonu her 100 kadından 20’sinde görülen bir sorun haline geldi. Hem hamilelik hem de doğum süreci kadınlar için oldukça yıpratıcı olabiliyor. Doğum ile birlikte hayatlarının büyük bir kısmında değişim meydana gelen kadınlar, bu durumu kabullenemeyerek kayboldukları hissine kapılabiliyorlar.

Tüm bu duygu-durum değişikliklerine ek olarak anne adaylarının çevresinde bulunan aile fertlerinin, akrabaların ve arkadaşların tavırları da çok önemli.

Bahar Aylarının Lohusa Depresyonuna Etkisi

Bahar aylarının başlamasıyla birlikte artan depresif duygular, lohusa dönemi ile birleştiği zaman yorucu bir hal alabiliyor. Yeni doğum yapan kadınlar hem çok ciddi bir değişim geçirdikleri hem de çevrelerinden duyduklarıyla psikolojik açıdan da yıpranıyorlar.

Evde sürekli ilgi isteyen bir bebeğin olması, herkesin anne adayına ne yapması ya da yapmaması gerektiğini söylemesi ve bir anda kadının omzuna yüklenen sorumluluk duygusu yeterince zorlu bir süreci beraberinde getiriyor.

Lohusa Depresyonuna Karşı Alınabilecek Önlemler

Bu dönemlerde anne adaylarının kendine zaman ayırması çok önemli. Yeni anne olan kişinin çevresindeki insanların destekleyici ve anlayışlı tutumları depresyon sürecini kolay atlatmalarına yardımcı olur. Yeni anneler lohusa depresyonuna girdikleri zaman bebekleri ile ilgilenmeyi reddederek kendilerini yatağa hapsedebilirler.

Bu tür durumlarda baskı kurmamak, eleştirmemek ve yol göstermemek en doğru davranış şekli. Anneyi kendi haline bırakmak, dinlenmesi için zaman vermek ve sürece alışmasını beklemek en doğru çözümdür.

Anne olan kişiler bebekleri ile ilgilendikleri, her şeye yetişmeye çalıştıkları zamanlarda da lohusa depresyonunda olabilirler. Eve bir bebeğin gelmesi herkes için yorucu olsa da anneler için daha zorlu bir süreç. Bu süreçte sütü gelmeyen ya da az gelen anneler çok daha büyük bir stres yaşamanın yanı sıra yetersizlik hissi ile de mücadele ederler.

Yeni doğum yapan kadınların morale, anlaşılmaya ve paylaşmaya çok ihtiyacı olsa da herkesin nasıl anne olunacağını öğretmeye yönelik tavırları, aile büyüklerinin bebeğinin bakımından ev düzenine kadar farklı alanlarda anneye karışması sürecin çok daha sancılı geçmesine neden olur.

Bu süreçte yapılması gereken anneye destek olmak, annenin çizdiği sınırları aşmadan ona yardım etmektir. Annenin kendine zaman ayırabilmesi, uykusunu alabilmesi ve dinlenebilmesi için konfor alanları yaratmak da sürecin rahat ilerlemesi açısından oldukça önemli.

Etiketler

Lohusabahar ayları ve lohusa depresyonulohusa depresyonuloğusa depresyonuloğusa dönemi

Yazar Hakkında

Op. Dr. Seval Taşdemir

Op. Dr. Seval Taşdemir

Op. Dr. Seval TAŞDEMİR, 1962 yılında Manisa'da doğmuştur. ilk orta ve lise öğrenimini Ankara’da tamamlamış olup 1987 yılında Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden mezun olmuştur. Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde başladığı tıp eğitimini başarıyla tamamlayarak tıp doktoru unvanı almıştır. İhtisasını ise Zeynep Kamil Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi'nde yapmış ve Kadın Doğum Uzmanlığı eğitimini tamamlamıştır.. 

Önemli Bilgilendirme

Site içerisinde bulunan bilgiler bilgilendirme amaçlıdır. Bu bilgilendirme kesinlikle hekimin hastasını tıbbi amaçla muayene etmesi veya tanı koyması yerine geçmez.