Sağlık bakanlığı verilerine göre meme kanseri görülme sıklığı yüzbinde 40,6’dır. Meme kanseri memenin duktus (süt kanalı) ve lobüller hücrelerinin anormal ve kontrolsüz çoğalması sonucunda gelişen bir kanserdir. Bu kontrolsüz çoğalma gösteren hücreler vucüdun diğer bölgelerine yayılma potansiyeline sahiptir. Bu nedenle kanser tanısı ne kadar gecikirse bu hücrelerinde vucuda yayılma (metaztaz) ihtimali artmaktadır. Meme kanserinin bazı semptomları vardır.
Bu semptomlar;
Meme ve axillada (koltuk altı) renk değişikliği ve deride kalınlaşma
Meme boyutunda ve şeklinde değişiklik
Meme derisinde gamzeleşme
Meme başında çöküntü
Meme başından olan akıntı (özellikle kanlı)
Kızarıklık, şişlik, pullanma gösteren meme başı ve meme
Portakal kabuğu gibi gamzeleşme gösteren meme derisi (bu görüntüye peaud'orange denir) olarak sıralana bilir.
Tedavinin başarısı ve sağ kalımın artırılması içim meme kanserind erken teşhis çok önemlidir. Bu nenedele WHO (dünya Sağlık Örgütü) önerileri kapsamında ülkemizde de meme kanseri kanser tarama proğramı kapsamındadır. Bu doğrultuda meme kanseri farkındalık çalışmaları yapılmakta 40 yaş üstü her kadının muayene ve mamografik taraması planlanmaktadır.
Modern kadının talepleri ve gelişen cerrahi teknikler meme kanserinin tedavisinde önemli değişimlere yol açtı. Meme kanserinin tedavisi 50 yıl gibi kısa bir sürede meme dokusu ile birlikte gögüs kaslarının kaburgalara kadar alındığı radikal ameliyatlardan yeni uygulanan estetik meme ameliyatı ile birlikte kanserin tedavisine (onkoplastik cerrahi) evrilmiş durumdadır. Meme kanseri artık meme tamamen alınmadan da tedavi edilebilmekte. Meme kanserinin cerrahi tedavisinde kullanılan onkoplastik cerrahi yöntemlerle kanserli doku uzaklaştırıldığı gibi memenin dikleştirilmesi ile meme estetiği sağlanmaktadır. Bu sayede sarkmış,büyümüş ve deforme olmuş meme dokusu eskisinden daha iyi görünür hale gelmektedir.
Onkoplastik cerrahi teknikler sayesinde kanserli doku geniş olarak çıkarıla bilmekte ve kalan meme dokusundan estetik ve dikleşmiş bir meme yapılmaktadır. Çoğu zaman hastalar kanser olmayan diğer sağlıklı memesine de aynı işlemi uygulatmaktadırlar. Bu teknikler sayesinde kanser kaygısı bir nebzede olsa yerini estetik ameliyatın verdiği yenilenme duygunsa bırakmaktadır. İsteğe bağlı her iki memeye uygulanan bu onkoplastik teknikler sayesinde her iki meme eskisinden daha estetik, dik ve simetrik olmaktadır.
