Fibromiyalji, yaygın ağrı durumu ve beraberinde getirdiği kronik yorgunluk, depresyon, uyku bozuklukları, bilişsel disfonksiyon gibi pek çok semptomla birlikte görülen ve hastaların yaşam kalitesini önemli düzeyde etkileyen bir hastalıktır. Fibromiyalji hastalığının beyin prosesinde ağrı sinyallerinde oluşan hasarlardan kaynaklandığı düşünülmektedir.
Bilimsel literatürü taradığımızda bazı besin öğelerinin, besin katkı maddelerinin, antioksidan yetersizliklerinin ve D vitamini eksikliklerinin fibromiyalji hastalığında semptomları ağırlaştırdığı görülmüştür. Aynı şekilde, bu faktörlerin elimine edilmesinin fibromiyalji semptomlarını hafiflettiği görülmüştür.
Fibromiyalji için risk faktörleri nelerdir?
• Cinsiyet: Erkeklere göre kadınlarda daha fazla oranda görülür.
• Yaş: En sık erken ve orta yetişkin dönemde görülür. Ancak çocuklarda ve daha yaşlılarda da görülebilir.
• Uyku düzeninin bozulması: Fibromiyalji sendromunu nasıl etkilediği tam olarak bilinmemektedir. Kas spazmı ve huzursuz bacak sendromu (Bacaklarda ortaya çıkan, tam olarak tarif edilemeyen ve uykuya dalmaya engel olan garip duyu hissi) veya uyku apne sendromu (uykudayken solunumun kısa süreli durması) ile birlikte olabilir.
• Aile öyküsü: Bu hastalık, aile öyküsü olanlarda daha fazla görülmektedir.
• Romatizmal hastalıklar: Romatoid artrit, lupus veya ankilozan spondilit gibi romatizmal hastalıkların varlığı fibromiyaljiye yatkınlık oluşturabilir.
Oksidatif Stres Ve Fibromiyalji Hastalığında Antioksidanların Önemi
Oksidatif strese sebep olan inflamatuar sitokin oluşumu fibromiyalji hastalığının sebeplerinden birisi olarak görülmektedir. Sitokin düzeyinin fibromiyalji hastalarında daha yüksek olduğunu gösteren çok sayıda çalışmalar vardır. Sitokinlerin yorgunluk, ateş, uyku, ağrı ve stres etkeni olduğu bilinmektedir.
Oksidatif stres ve inflamasyonun fibromiyalji hastalığıyla ilişkili olduğu bilinmektedir ve antioksidanlardan zengin beslenmenin faydalı olduğu görülmüştür.
Gluten Ve İnflamasyon
Gluten buğday ürünlerinin aracılığı ile tüketilir ve çavdar, bulgur, arpa gibi tahıllarda da gluten bulunur. Gluten tek bir molekül olmayıp iki ana protein grubundan oluşur: glüteninler ve gliadinler. Bu maddelerde vücutta inflamasyona sebep olur, dolayısı ile de hastalıkların oluşmasına yol açar.
Glutensiz bir beslenme programının fibromiyalji hastalığında da yararlı olduğunu gösteren çok sayıda çalışma mevcuttur.
Besin Katkı Maddeleri Ve Fibromiyalji Semptomları
Besin katkı maddesi olarak da bilinen ve eksitotoksin olarak adlandırılan maddelerin fibromiyalji hastalığının semptomlarını arttırdığı bilinmektedir. Eksitotoksinler arasında glutamat, aspartat ve L-sistein vardır. Bu maddeler marketlerdeki hazır besinlerin çoğunun içinde yer almaktadır.
Yapılan bir çalışmada hiçbir tedaviye cevap vermeyen fibromiyalji hastalarının beslenme programından katkı maddeleri tamamen elimine edilmiştir ve semptomların azaldığı görülmüştür.
Mono sodyum glutamat (MSG) ve aspartamın yüksek dozlarda tüketiminin nörotoksik etkilere sebep olduğu da unutulmamalıdır.
D Vitamini Ve Fibromiyalji Hastalığı
Fibromiyalji hastalarında sıklıkla D vitamini ek¬sikliği görülmektedir ve D vitamini eksikliğinin giderilmesi ile hastaların semptomlarında gerileme olmaktadır. D vitaminin fibromiyalji etyolojisinde önemli rol oynadığını gösteren çalışmalar yapılmış.
Fibromiyalji Hastalığı Ve Psikoloji
Duygu durum bozukluğu, anksiyete ve yeme davranış bozuklukları fibromiyalji hastalarında sıklıkla görülmektedir. Bu yüzden psikolojik destek almak da faydalı olacaktır.
Fibromiyalji tanısı almış hastaların yaşam kalitesinin önemli düzeyde azaldığını görmekteyiz. Bu yüzden tedavide amaç yaşam kalitesini arttırmaya yöneliktir. Kişinin mevcut sağlık durumu göz önüne alınarak anti-inflamatuar bir beslenme programına uyulmalıdır.