Tüp bebek ne demektir ?

Tüp bebek ne demektir ?

Tüp Bebek (IVF, ICSI,Mikroenjeksiyon) Kadından alınan yumurta hücresi ile erkekten alınan spermin laboratuar ortamında bir araya getirilip yumurtanın döllenmesinin sağlandıktan sonra oluşan embriyonun rahim içerisine yerleştirilmesi işlemine tüp bebek denir.. İşlem laboratuarda bir kap veya tüp içerisinde gerçekleştiğinden, bu yönteme tüp bebek yöntemi denilmiştir.

Mikroenjeksiyon bu işlem sırasında kullanılan bir tekniktir. Tek bir sperm hücresi özel çubuklarla tutulur ve yumurtanın içerisine mikroskop altında izlenerek yerleştirilir. Halkımız bazen mikroenjeksiyon ve aşılama işlemini karıştırmaktadır. Mikroenjeksiyon tüp bebekte kullanılan bir yöntemken aşılama ise erkekten alınan spermlerin laboratuarda en hareketlilerinin ayrıştırılıp ince plastik bir kanül ile kadının rahmi içerisine yumurtlama gününde bırakılmasıdır.. Aşılama uygulanabilmesi için kadının yumurtalıklarından yumurtanın gelişiyor olması, erkekte sperm sayısının en az mililitrede 10 milyonun üzerinde olması ve kadının tüplerinin açık olması gereklidir.

Tüp bebek uygulanacak hastaların seçimi önemlidir.. Kadının her iki tüpü tıkalıysa sperm hücresi tüplerden geçemeyip yumurtaya ulaşamayacağından dolayı bu tür hastalara tüp bebek uygulanmalıdır.. Spermde sayı,hareketlilik ve morfoloji (görünüm) bozuklukları varsa ve bu belli limitlerin altındaysa hastaya tüp bebek önerilir.. Sperm sayımı 10 milyonun altındaysa, aşılama başarısı çok düşeceğinden hastaya tüp bebek önerilir.. Eğer hasta en az 3 aşılama denemiş olmasına rağmen gebelik elde edilemediyse tüp bebek yöntemine geçilebilir.. Şiddetli endometriozis vakalarında da tüp bebek önermekteyiz..

Tüp bebek uygulaması kısaca 5 bölüme ayrılabilir:

1. Yumurtalıkların ilaçlarla uyarılması : Yumurtalığı uyarıcı ilaçlar kullanılarak çok sayıda yumurta elde etmeye çalışılır. Böylece fazla sayıda döllenen yumurta ve embriyo geliştirilmesi sağlanarak hastanın gebelik şansı arttırılır. Bu dönemde yumurtalıklarda gelişen yumurtalar ultrason ve hormon tahlilleri ile takip edilerek yumurtaların çatlamadan alınması sağlanır. İlaçların uygulamalarının doğru zamanda ve hatasız yapılması tüp bebek tedavisinin en önemli noktalarından biridir. İlaçların uygulama zamanları adet gününe göre hesaplanır. Hastanın ilaçlarını nasıl uygulayacağı tüp bebek merkezindeki özel eğitimli tüp bebek hemşireleri tarafından uygulamalı olarak hastaya gösterilmeli ve detaylı bir şekilde anlatılmalıdır. Bu tedavide kullanılan ilaçlar sıklıkla göbekten veya kalçadan enjeksiyon şeklinde olmaktadır.

2. Yumurtaların alınması (yumurta toplama :OPU): Yumurtalar hafif bir anestezi altında vajinal yoldan ultrason eşliğinde özel bir iğne yardımı ile alınır. Yaklaşık 5-10 dakika kadar süren bir işlemdir. Yumurta toplama sonrası hafif kasık ağrısı ve hafif kanama olması normaldir. Alınan yumurtalar laboratuar ortamında özel aletler içine konur. Aynı gün kadının eşinden alınan spermler özel yöntemler ile yumurtaları döllemek için hazırlanır.

3. Yumurtaların döllenmesi ve embriyo geliştirilmesi : Laboratuara alınan yumurta ve spermler mikroenjeksiyon yöntemi ile döllenir. Daha sonra embriyo gelişimi için belirli bir süre (yaklaşık 3-4 gün) beklenir. Embriyolar inkübatör denen ve 37 derecede sabit sıcaklık sağlayan cihazlar içerisinde 3 gün kadar bekleyerek büyürler. Gelişen embriyolar içinden en kaliteli olanları anne adayının rahmine yerleştirilmek üzere seçilir.

4. Embriyonun anne rahmine yerleştirilmesi (embryo transferi) : Seçilen embriyolar özel bir kateter yardımı ile anne rahmine yerleştirilir. Bu işlem anestezi gerektirmeyen ve ağrılı olmayan bir işlemdir. Jinekolojik muayene pozisyonunda ve ultrason eşliğinde yapılır. İnce bir plastik katater ile rahim kanalından rahim içine doğru geçilir ve embriyolar rahim içine yavaşça bırakılır. Bu işlemden sonra embriyoların rahme tutunup, gebelik oluşması için beklenir.

5. Luteal takip : Embriyo transferinden sonra hastaya gebeliğin oluşmasını desteklemek amacı ile progesteron içeren ilaçlar verilerek haftada bir kez ultrason muayenesi ve hormon tahlilleri yapılır. Embriyo transferinden sonraki 12. günde gebelik kanda beta-HCG hormonuna bakılarak (kanda gebelik testi) belirlenir.

TEDAVİNİN BAŞARISI

Tüp bebek ve mikroenjeksiyon tedavisinin başarısı, bu yöntemlerle bebek sahibi olan çiftlerin bu yöntemlerle tedavisine başlanan çiftlere sayısal olarak bölünmesi ile elde edilir. Tüm dünyada yapılan çalışmalarda bu oran % 30 civarındadır. Bu oran her yaş grubundan hastanın ortalama değeridir. Ancak hasta grupları ayrılırsa, genç hastalarda yani yaş ortalaması 20 – 30 arasında başarı oranı % 60 – 70'lere çıkmakta, 35 yaş sonrasında yarı yarıya düşmekte ve 40 yaş sonrasında % 10 ‘a inmektedir. Bunun da en önemli nedeni yaşın ilerlemesi ile birlikte yumurta kalitesinin bozulması ve yumurtalık rezervinin azalmasıdır. Ancak genelde tedaviye başlandığında hastaların hepsinin infertilite nedeni ve yaşı aynı olmadığından, her hastanın kendini bu oranlarla değerlendirmesi çok doğru değildir. İlk tüp bebek denemesinde başarı elde edilememiş olması ondan sonra yapılan denemelerinde başarılı olmayacağı anlamına gelmez. Bazen üçüncü veya beşinci denemesinde gebelik elde etmiş hastalar vardır.

TÜP BEBEK: Ruhsal durum İnfertilite tanısı konan çift çok büyük ve beklenmedik bir yaşam krizi ile yüz yüze gelir. Gebe kalamamak (veya gebe bırakamamak) belirgin psikolojik kayıp duygusuna yol açar. Birçok kadın tarafından infertilite bugüne kadar yaşanan en büyük yaşam krizi olarak tanımlanır. Çiftin tüm toplumca özel ve mahrem kabul edilen cinsel yaşamı bir tedavi alanı haline dönüşür ve özelliğini kaybeder. Eşler birbirinden uzaklaşabilir, kendilerini kırgın, kızgın ve yalnız hissedebilirler..Bunun sonucunda evlilik ilişkisinde bir gerginlik meydana gelebilir. Depresyon infertil çiftlerde en sık görülen ruhsal problemdir.. İnfertilitenin yetersizlik değil bir sağlık sorunu olduğu unutulmamalıdır.. İnfertilite ve tüp bebek tedavisi toplumuzda psikolojik stres yaratan bir durumdur Tüp bebek programına alınacak hastalar aynı zamanda psikolojik yönleriyle de değerlendirmeyi gerektiren bir hasta grubunu oluşturmaktadır..

Op. Dr. Murat ERDEMİR 

Bu makale 14 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Op. Dr. Murat Erdemir

Op. Dr. Murat ERDEMİR, lise öğrenimini 1990 yılında Bursa Erkek Lisesi'nde bitirdikten sonra Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'nde başladığı tıp eğitimini 1996 yılında tamamlayarak tıp doktoru unvanı almıştır. İhtisasını ise 1997-2001 yılları arasında İstanbul Şişli Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde yapmış ve Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı olmuştur.

Mecburi hizmetini 2003-2004 yılları arasında Sinop'ta Başhekim olarak yerine getirmiş olan Op. Dr. Murat ERDEMİR, 2004 yılından beri Jinemed ekibinde çalışan görev yapmakla beraber 2006 yılından beri Bursa Jinemed Tüp Bebek Merkezi'nde Medical Direktör olarak hastalarına hizmet vermeye devam etmektedir. 

Yazarı sosyal medya'da takip edin
youtube
instagram
Etiketler
Tüb bebek
Op. Dr. Murat Erdemir
Op. Dr. Murat Erdemir
Bursa - Kadın Hastalıkları ve Doğum
Facebook Twitter Instagram Youtube