Bademcik ameliyatı görüldüğü her yaşta yapılabilir ama doktorlar olabildiğince 3 yaş, 4 yaş gibi çocukla iletişim halinde olabilecekleri yaşları tercih ederler. Ama gerçekte her şey böyle olmayabilir. Eğer çocuk çok sık enfeksiyon geçiriyor, papa sendromu dediğimiz bir enfeksiyondan diğer enfeksiyona taşınıyorsa 2 yaşındaki çocuğun bile bademcik ameliyatına alınması gerekebilir. Çünkü sürekli antibiyotik kullanımı hem çocuğu, hem aileyi hem de hekimi yorar ve bu durumda da tonsillektomi yapılır. Bu ameliyat yapılırken, ameliyatın riskleri ve bazen bebeğin 3-5 gün hastanede kalması gerektiği durumlar aileye anlatılmalıdır. Genel olarak 3-4 yaş ameliyatları daha güvenli bir şekilde yapılır.
Teknolojinin gelişimine bağlı olarak yapılan ameliyatlarda da gerek ağrı, gerek ameliyat süresi, gerek kanamalarla ilgili olarak birtakım gelişmeler meydana geldi. Bademcik ameliyatları eskiden beri “cold knife” denilen teknikle yani diseksiyon tekniğiyle yapılırdı. Bunlarda herhangi bir ısı yayılımı olmazdı ancak ameliyat esnasında bademciğin yatağına verilen zararlardan dolayı ameliyat sonrasındaki 5 ile 10 gün arasındaki periyotta kişinin ağrı eşiğine bağlı olarak değişen şiddetlerde ağrılar meydana gelirdi. Bu cihazların gelişmesiyle birlikte önce “monopolar koter”ler kullanılmaya başlandı, onun ardından da devreye lazer girdi ve hemen sonrasında ise şimdilerde kullanılan radyofrekans cerrahi aletleri hayatımıza girdi. Bunların arasında “coblator”, “thermal welding” gibi değişik isimlerde olan ama sonuçta aynı işi yapan cihazlar var. Hekimler ellerinin altında hangisi varsa veya elleri hangisine yatkınsa onu kullanmaya başladı. Op. Dr. Erkan Aktan ise ağırlıklı olarak “thermal welding” kullanıyor. Bu yöntemle ameliyat süresi çok kısalıyor ve vakaların bazılarında ameliyat esnasında nerdeyse bir damla bile kanama olmaksızın ameliyat sonlanıyor. Daha da önemlisi kullanılan bu cihazlarla ameliyattan sonraki periyotta hastaların ağrı duymaları diğer yöntemlere göre çok az oluyor.
