Zararın neresinden dönülse kar...boyun fıtığına nasıl tanı konur?

Zararın neresinden dönülse kar...boyun fıtığına nasıl tanı konur?

Hangi hastalık olursa olsun şikayetlerinizin dikkatle dinlenmesi doğru bir tanı için ilk şarttır. Tabii bunun ardından yapılacak detaylı bir muayene de işin aslını oluşturur. Daha sonra istenecek olan tetkikler ise bu işlemi tamamlayacaktır. Tabii ki böyle bir değerlendirmenin süresinin 30, bilemediniz 20 dakika altında yapılması mümkün değildir. Eğer doktorunuz size üç-beş dakika ayırıyor ve hatta size elini bile sürmeden doğrudan tetkiklerinizi istiyorsa, şikayetlerinize sağlıklı bir tanı koyma şansı yoktur. Daha da kötüsü, size yanlış bir tanı koyarsa, uygulayacağı tedavi de yanlış olacaktır. İşte tüm felaketler bu şekilde başlar.

Aslında mesleğiniz, uğraştığınız sporlar, eskiden geçirmiş olabileceğiniz kazalar, teşhis konmuş hastalıklarınız, içtiğiniz ilaçlar, sigara alışkanlığınız olup olmadığı, geçirdiğiniz ameliyatlar; bunların tümü iyi bir tanı için bilinmesi çok önemli konular. Muayeneye gelince, kilonuzun ve boyunuzun ölçülmesiyle başlayıp; soyunmanız ardından tüm boyun-sırt-ve hatta belinizin arkadan incelenmesi ve bu incelemenin siz başınızı eğip doğrulturken tekrarlanmasıyla biten esaslı bir muayeneyi kastediyorum.

Tanıya yardımcı olacak tetkikler derken de MR ilk sırada gelebilir, ama tabii ki açık MR değil ve iyi bir makinede çekilmesi en az 15 dakika süren bir MR incelemesi. MR ile birlikte hemen daima kan tetkikleriniz istenir ki önemli bir takım hastalıklar gözden kaçmasın. Bu görüldükten sonra yine hemen daima röntgen filmleriniz, özellikle de ayakta başınızı eğip doğrulturken çekilen filmleriniz gerekir. Kimi zaman bilgisayarlı tomografi ile EMG,MEP,SEP gibi sinir ölçümleri de sıklıkla istenir.

Bu makale 11 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Prof. Dr. Semih Keskil

Prof. Dr. Semih KESKİL, 1960 yılında Ankara’da doğmuştur. Ankara Atatürk Anadolu Lisesi ve Ankara Fen Lisesi’nde lisans öncesi eğitimlerini bitirdikten sonra Türkiye altıncısı olarak Hacettepe Üniveristesi Tıp Fakültesi'nde başladığı tıp eğitimini 1984 yılında tamamlayarak tıp doktoru unvanı almıştır. İhtisasını ise Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde yapmış ve 1991 yılında Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı olmuştur. Uzmanlık eğitimi sonrasında Mardin ve İzmit Devlet Hastaneleri'nde ve Mevki Askeri Hastanesi'nde görev yapmış olan Prof. Dr. Semih KESKİL, Ankara Trafik Hastanesi Beyin Cerrahi Kliniği'nde çalışırken Anatomi dalında doktora eğitimini tamamlamıştır. Kendisi son yıllarda Türkiye’de en genç yaşta doçent olan beyin cerrahı unvanına sahiptir. Ayrıca, Fatih Üniversitesi Tıp Fakültesi’nin ve ardından Kırıkkale Üniversitesi Tıp Fakü ...

Etiketler
Boyun fıtığı ameliyatı
Prof. Dr. Semih Keskil
Prof. Dr. Semih Keskil
Ankara - Beyin ve Sinir Cerrahisi
Facebook Twitter Instagram Youtube