Yeme davranışı bozukluğu

Yeme davranışı bozukluğu

Yeme Davranışı Bozuklukları

Zayıflık

Bireyin boy uzunluğuna ve yaşına göre vücut ağırlığının olması gereken aralığın altında kalmasıdır. Zayıf kişilerin vücut yağ oranı çok düşüktür, kas gücünde ciddi azalma söz konusudur.

Zayıflığa Sebep Olan Etmenler:

*      İştahın azalması,

*      Enerji harcamasının artması,

*      Besin öğelerinin emiliminde bozukluk (malabsorbsiyon),

*      Metabolizmada bozukluklar

Zayıf bireylerde metabolik hız ve enerji ihtiyacı artarken iştah ve besin alımı azalır, dolayısıyla vücut dokuları kullanılır ve bağışıklık sistemi zayıflar. Kas tonusunun azalmasına bağlı olarak baş dönmesi, halsizlik, çarpıntı, nefes darlığı görülür. Sindirim sisteminde bozukluk varsa besin alımı daha da zorlaşır, ayrıca zayıf bireylerde mide ve barsaklarda peptik ülser daha kolay gelişir.

Zayıflıkta Tedavi Yaklaşımı:

*    Zayıflığın nedenleri saptanmalı, herhangi bir hastalıktan kaynaklanıyorsa öncelikle onun tedavisi yapılmalı,

*    Bireyin beslenme alışkanlıkları ve besin tüketimi öğrenilmeli,

*    Olması gereken ağırlık saptanarak alınması gereken enerji hesaplanmalı,

*    Hacmi az ancak enerjisi ve besin değeri yüksek yiyecekler diyete eklenmeli,

*    Davranış değişikliğine gidilmeli,

*    Birey acıkmamış olsa dahi öğün atlamamalı, öğün saatleri düzenli olmalı,

*    Fiziksel aktivite mümkünse azaltılmalı,

*    Fiziksel aktivite düzeyleri çok yüksek olanlara ana ve ara öğünlerde ek besinler önerilmeli,

*    Özellikle B1 vitamini (tiamin) iştahı artırıcı ve sindirime yardımcı olduğu için diyete takviye olarak (malt özü) verilebilir.

Anoreksia Nervoza

Yemeği tiksinerek reddetme sonucu bireyin aşırı zayıflama durumudur. Orta ve yüksek sosyo-ekonomik gruplarda daha sık görülür. Atletlerde, sporcularda ve mankenlerde görülme oranı diğer insanlara göre daha yüksektir. Ayrıca erkeklere göre kadınlarda daha sık rastlanan bir hastalıktır.

Anoreksiaya Sebep Olan Etmenler:

*      Ergenin psikoseksüel bozuklukları

*      Kadın cinselliğinin reddi

*      Anne – baba kaybı                       

*      Kişilik bozukluğu, cinsel çekiciliği kabul etmeme, cinsellikten uzaklaşma gibi bireysel problemler

*      Ailede yeme davranışı bozukluğu, alkolizm veya ruhsal bozukluk, şişmanlık hikayesi gibi ailesel veya kalıtımsal problemler

Anoreksia Nervoza Tanı Kriterleri:

*      Kişi yaş ve boya göre normal ağırlığını sürdürmeyi reddediyorsa

*      Yaş ve boya göre beklenen ağırlığın %85 veya daha azına sahipse

*      Düşük vücut ağırlığının tehlikelerini inkâr ediyorsa

*      Şişmanlık düşüncesi onu ürkütüyorsa

*      Normalin altında bir ağırlığa sahip olduğu halde kilo alma veya şişmanlama ile ilgili yoğun korku duyuyorsa bu kişiye Anoreksia Nervoza tanısı konabilir

*      Mutlaka klinik bulgular değerlendirilmelidir (psikolojik, fiziksel ve biyokimyasal veriler)

Beslenme Öyküleri:

*      Karbonhidrat içerikli besinleri terk ederler,

*      Düşük enerjili – su oranı yüksek yiyecekler tercih ederler,

*      Laksatif ve diüretikleri kullanırlar,

*      Açlık ağrılarından zevk alırlar, çünkü bu durum onların besinlere karşı koyabilme ve vücudunu kontrol edebilme göstergeleridir,

*      Başlangıçta açlık duygusu vardır ancak, giderek azalır ve kaybolur,

*      Başlangıçta aç kalmayan Anoreksik bireyler yemek yer ve pişman olurlar, isteyerek kusmaya başlar veya laksatif kullanırlar,

*      Anoreksik bireyler yemeklerle ve yemek pişirme ile çok ilgilidirler, başkaları için güzel yemekler yapar ve kendileri yemezler.

Anoreksia Nervozada Tedavi Yaklaşımı:

Psikolojik, medikal ve beslenme tedavisi birlikte uygulanmalıdır.

*      Yatak istirahati

*      Psikoterapi

*      İlaç tedavisi

*      Davranış değişikliği tedavisi

*      Yeterli ve dengeli beslenme tedavisi

*      Davranış değişikliğine yönelik bireye ve aileye uzun süreli beslenme eğitimi verilmelidir.

Bulimia Nervoza

Genellikle normal ağırlıktaki genç kadınlarda görülen yeme nöbetleri şeklinde tekrarlayan bir hastalıktır. Bulimialı hastalar normal ağırlıkta, şişman veya aşırı zayıf olabilirler. Bulimia Nervozaya, Kronik Anoreksia Nervoza da denilebilir.

Bulimiaya Sebep Olan Etmenler:

*      Psikolojik faktörler; anne-çocuk ilişkisi, cinsellik

*      Sosyo-kültürel faktörler; yemek yeme anormallikleri, güzellik anlayışı

*      Biyolojik faktörler; seratonin yapımında bozukluk

Bulimia Nervoza Tanı Kriterleri:

*      Yineleyen aşırı yeme nöbetleri,

*      Nöbet sırasında yediklerini kontrol edememe duygusu,

*      Nöbet sırasında aşırı besin alımı ve çok hızlı tüketme durumu,

*      Ağırlık artışını önlemek için kusma, müshil, laksatif veya diüretik kullanımı, hiç yemek yememe ya da aşırı egzersiz yapma gibi nöbetleri telafi edecek davranışlar,

*      Kendini değerlendirmede beden biçimi ve ağırlığının anlamsız ölçüde önem taşıması bulimia nervozanın belirgin tanı ölçütleridir

*      Mutlaka klinik bulgular değerlendirilmelidir (psikolojik, fiziksel ve biyokimyasal veriler)

Bulimia Nervozada Tedavi Yaklaşımı:

Psikolojik, medikal ve beslenme tedavileri birlikte uygulanmalıdır.

*      Bireye uygun ağırlığın düşündüğü değil olması gereken ağırlık olduğu anlatılmalı,

*      Bireyin güveni ve beden ağırlığı uyumu sağlanmalı,

*      Yediklerini kusarak çıkarmanın uzun vadede akıllıca bir yöntem olmadığı ve doğuracağı sağlık sorunları vurgulanmalı

*      Sağlıklı beslenme alışkanlığı kazandırılmalı,

*      Karbonhidratlı besinler azaltılmalı,

*      Laksatif ve diüretik kullanma alışkanlığı bıraktırılmalıdır

Tıkanırcasına Yeme Hastalığı (Binge Eating Disorders)

Bireyin her zaman aşırı ve düzensiz yemek yemesi bir hastalıktır. Çoğu insan bu problemle birlikte obezite ile de karşı karşıyadır. Bu hastalık sadece şişmanlarda değil normal ağırlıktaki kişilerde de görülebilir. Tıkanırcasına yeme hastalığı tekrarlayan ataklar şeklinde görülmektedir.  Atak sırasında kişi yemeyi durduramaz ve ne kadar yediğini kontrol edemez. Alınan besin miktarı birçok kişinin benzer koşullarda aldığı besin miktarından belirgin bir şekilde fazladır.

Tıkanırcasına yeme hastalığı kadınlarda erkeklerden daha fazla görülür. Hastalık beyaz ırkta siyah ırka göre daha yaygındır.

Hastalığın nedenlerinin geçmişte yaşanmış üzüntüler olduğu düşünülmektedir. Ayrıca; kişi üzüntü, sıkıntı ve güvensizliklerini örtmek için fazla yemeye meyilli olabilir.

Atak Esnasındaki Kontrol Kaybının Göstergeleri;

*      Normalden daha hızlı yeme

*      Rahatsızlık hissedene kadar yeme

*      Açlık hissedilmemesine rağmen aşırı yeme

*      Aşırı miktarda yediği için yalnız yemeyi tercih etme

*      Aşırı yemek yedikten sonra depresyon, kendinden nefret etme veya suçluluk hissi

*      Ataklar ardından belirgin bir şekilde üzüntü duyma

Tıkanırcasına Yeme Hastalığında Tedavi Yaklaşımı:

*      Düşünce – kavrama terapileri; bireyle konuşarak veya onu gözlemleyerek ne yediği öğrenilir ve sağlıksız beslenme alışkanlıkları düzeltilir

*      Kişisel psikoterapi; aile ve arkadaş ilişkilerine ve bu alandaki sorunlarına bakılarak tedaviye çalışılır

*      Beslenme tedavisi; profesyonel diyetin güçlü bir destek sağladığı görülmüştür

*      Diğer insanlara göre daha az ağırlık kaybederler ve daha hızlı geri alırlar

*      Tıkanırcasına yeme hastalığı olanlar doğru besin öğelerini alamadıkları için diyabet, hipertansiyon, kolesistit gibi başka sağlık problemleri de yaşayabilirler.

Strese Bağlı Gece Yeme Hastalığı

Gün boyu süren iştahsızlığı takiben uykusuzluk ve iştahın gece artması ile karakterize olan Gece Yeme Hastalığı aşırı strese karşı vücudun verdiği bir yanıttır. Bu kişilerdeki stres hormonu salınımı normal kişilerden daha fazladır. Gün boyu çok yoğun bir şekilde stres altındaki kişinin, stres unsuru ortadan kalkınca vücut buna farklı tepkiler vermeye başlar. Bu olay kortizolün salındığı böbrek üstü bezleri ile açlık-tokluk merkezi olan hipotalamus arasındaki ilişkinin kontrolden çıkması ile oluşur.

*      Gün boyu yediklerinin yarısından fazlasını akşam saat 8’den sonra yer ve gece en az 1 kez yemek için uyanırlar,

*      Gece yeme riskini en aza indirmek için bu kişilere yatmadan yarım saat önce protein ve karbonhidrattan zengin olan süt ve süt ürünleri tüketmeleri önerilir,

*      Bu hastalarda uyku düzenleyici, antidepresan veya melatonin içeren ilaçlar kullanılabilir.

Uzm. Dyt. Özge KARAARSLAN

Bu makale 12 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Uzm. Dyt. Özge Karaarslan

Uzm. Dyt. Özge KARAARSLAN, 1984 yılında Mersin’de doğmuştur. Lisans öncesi eğitimini 2002 yılında İçel Anadolu Lisesi’nde tamamlamıştır. Hemen ardından 2002 yılında Erciyes Üniversitesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü’nde lisans eğitimine başlamıştır. 2006 yılında bölüm ikincisi olarak mezun olmuş ve Diyetisyen unvanı almıştır. 2007 – 2009 yılları arasında Ankara Üniversitesi Beslenme Bilimleri Ev Ekonomisi yüksek lisans eğitimini tamamlamıştır. 2005 -2006 yılları arasında Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi, Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastane ve Personel Yemekhaneleri, Kayseri Göğüs Hastalıkları Hastanesi, Kayseri Asker Hastanesi, Kayseri Büyükşehir Belediyesi Huzurevi ve Kayseri / Bünyan Bölgesi Saha Çalışması (Yaz Uygulaması) gibi pek çok kurumda staj eğitimlerini tamamlamıştır.    2006 – 2007 yılları arasında Özel ...

Etiketler
Anoreksiya nervoza
Uzm. Dyt. Özge Karaarslan
Uzm. Dyt. Özge Karaarslan
Mersin - Diyetisyen
Facebook Twitter Instagram Youtube