Verilen kiloların korunması..

Verilen kiloların korunması..

Sişmanlıktan Zayıflama Yolunda Adım Adım ** 7

Tekrar kilo alma kaygısı, bu kaygı sebebi ile başlayan mutsuzluk halleri..

Evet her şey tamam istediğiniz kiloya sonunda ulaştınız.. (cerrahi yöntem, diyet, spor)

Artık girdiğiniz her mağazadan alışveriş yapabilir durumdasınız..

Ne giyseniz yakışıyor..

Gören herkes hemen anlıyor ve şaşkınlıkla dile getiriyor verdiğiniz kiloları..

‘Ne kadar büyük bir başarı’ diye her defasında vurguluyorlar verilen kiloları..

Sizdeyse bu övgüler üzerine mutluluk hissi oluşması gerekirken iç sıkıntısı cereyan ediyor…

Neden diyorsunuz kendi kendinize..

Verdim işte o kadar kiloyu neden bu iç sıkıntısı..

Neden övgü aldığım her an bir bunalma duygusu söz konusu oluyor..

Bir çok hastam bu yaşanan durumu şu şekilde betimler; sabah kalkıyorum, kendimi o kadar mutlu ve rahat hissediyorum ki Merve Hanım size anlatamam. Giyiniyorum özen ile. Biliyorsunuz artık giyinmem eskisine nazaran daha uzun sürüyor. ( gülüşmeler..)

Dışarıya ÇIKIYORUM VE ANSIZIN ÇOK UZUN ZAMANDIR GÖRÜŞMEDİĞİM BİRİ KARŞIMA ÇIKIYOR….. OF DİYORUM İÇİMDEN YİNE BAŞLIYORUZ…

‘Neye başladığınızı anlayamadım’ diyorum, durumu biraz daha açabilir miyiz?

Bilmiyorum…

‘Doğru mu anladım bir göz atalım’ diyorum. Mutlu uyanıyorsunuz, özenle hazırlanıyor ve dışarı çıkıyorsunuz fakat sizi eskiden tanıyan biri ile karşılaşınca mutsuz oluyor ve tanımlayamadığınız bir düşüncenin beyninizde dolaşmaya başladığını söylüyorsunuz.. Peki sizce bunun sebebi geçmişteki bedeninizi bilen biri ile karşı karşıya kalmak olabilir mi?

‘Evet olabilir’diyor hastam, sonra yine tekrarlıyor ama neden olduğuna emin olamıyorum. Bilemiyorum..

Bir şeye başlıyoruz o anda fakat neye olduğunu bilemiyorum..

Hemen koşarak uzaklaşmak geliyor içimden..

Görmemezlikten gelmek istiyorum o insanı, fakat çok geç oluyor ben hareket edene kadar..

Bir bakıyorum yine okların bana döndüğü bir konuşma içerisine girmişiz bile…

Aaaaaaaaaaaaaa aaaaaaaaaaaaaaaaaaa ne kadaaaaaaaaaaaaaaar zayıflamışsıııııınnnnnn!!!!!!!

Nasıl becerdiiiiiiiiiinnnnnnnnn?????????

Senin kemiklerin iri değil miydi????

Nasıl verirsin bu kadar kiloyu anlayamadııııııım !!!!!!!!!!!!!

‘Ameliyat oldum ve verdim, gidiyor yavaş yavaş ama rahatım’ diye de ekliyor..

Yine bir tepki karşı taraftan ne ameeliyatıııııı, aaaay iradene sahip çıkamadın da ameliyat mıı olduuun yaniiii??????? Diyor çok sevgili uzun süredir görülmeyen tanıdık..

İşte olay örgüsü böyle gelişiyor efendim sonra hastamda bir anda kaygı hat safhaya ulaşıyor, göz teması olmadan bir itiraf geliyor.. ( En can alıcı noktadır burası 6-8 ayını doldurmuş cerrahi hastalarımız için.)

BEN TEKRAR KİLO ALMAKTAN ÇOK KORKUYORUM YA VERDİĞİM KİLOLARI TEKRAR GERİ ALIRSAM O ZAMAN BEN NE YAPARIM…

İNSANLAR NE DÜŞÜNÜR HAKKIMDA

O KADAR AMELİYAT MASASINA YATTI HALA BOĞAZINI TUTAMIYOR DİYECEKLER KESİN BENİM İÇİN….(bu cümle hastalarımda en çok rastladığım bilişsel işleme süreci bozukluğudur)

Kilo mu nasıl korurum diyenlerden misiniz?

Zorlu bir süreç sonunda istenilen kilolar verildiği noktada bile kişinin destek olarak işin uzmanından yardım alması gerekmektedir. Bu dönemde kişi ile verilen kiloların nasıl korunacağı hakkında konuşma yapılmalıdır. Bu durumlarla baş edebilmek için kişide davranışsal aktivasyonlar yapılmalıdır. Kişinin davranışlarını olumluya çevirmeli ve bu şekilde devam edebilmesi için motive edilmelidir.

Koruma dönemindeki kişiler için psikolojik destek özellikle daha önce çok kez kilo alıp veren kişiler için çok önemlidir. Eğer ki bu destek sağlanmaz ise küçük kaygılar büyük kaygılara ve yeme bozukluklarına sebep olabilmektedir.

Kilo vermeye karar vermek uzun ve zorlu bir yola çıkmak için atılan ilk adımdır. Bu yolda kimi zaman hızlı ilerlenir, kimi zaman duraklanır, kimi zamansa geri adım atılan durumlar gelişebilir. Tüm bunlar, bu sürecin normal sayılabilecek aşamalarıdır. Kişiler, bu süreç içerisinde takıldıkları yerde savaşıp ilerleme kaydedeceği gibi ilk takıldıkları anda vazgeçebilirler de.

Kişinin duygusal ihtiyaçlarının karşılanması kilo verme maratonunda kişiye direnç ve istikrar kazandıracaktır. Kişinin sadece yeme alışkanlıklarını değiştirmekten çok yaşam biçiminin değiştirilmesi amaçlanmalı ve ona göre bir yaklaşımda bulunulması gerekir.

Çare tabii ki her zamanki gibi sizsiniz..

 

Uzm. Klinik Psikolog-Bariatrik Psikolog

Merve PEHLİVAN

Bu makale 11 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Op. Dr. Erol Vural

Op. Dr. Erol Vural, 1974 yılında Kırşehir'de dünyaya geldi. İlkokul ve ortaokul eğitimini Kırşehir Cacabey İlköğretim Okulu'nda tamamlayan Dr. Vural lise eğitimini ise Ankara Aydınlıkevler İnönü Anadolu Lisesi' nde aldı. Tıp eğitimine 1992 yılında  Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde başlayan Dr. Vural, 1998 yılında mezun olarak tıp doktoru unvanını aldı. İhtisasını Göztepe Eğitim ve Araştırma Hastanesi Genel Cerrahi bölümünde sürdüren Dr. Vural, uzman doktor unvanını almasının ardından mecburi hizmetini 2004 yılında 2 yıl süreyle Erzurum Palandöken Hastanesi'nde gerçekleştirdi. Ardından İsveç Karolinska Üniversitesi'nde klinik fellowship olarak Obezite ve Metabolik Cerrahi alanında çalıştı. Sonraki mesleki yaşantısında İstanbul Bağcılar Eğitim ve Araştırma Hastanesi' nde ve Esenyurt Devlet Hastanesi' nde görev yapan Dr. Vural, 2 ...

Etiketler
Obezitenin penise etkisi
Op. Dr. Erol Vural
Op. Dr. Erol Vural
İstanbul - Genel Cerrahi
Facebook Twitter Instagram Youtube