Varis tedavisinde yeni bir yöntem: buhar tedavisi

Varis tedavisinde yeni bir yöntem: buhar tedavisi

Su, Gelecekteki Tedavinin Temeli mi Oluyor?

Son yıllarda, varis tedavisinde kullanılan minimal invaziv, endovenöz ablasyon tekniklerine bir yenisi daha ekleniyor. Şu an, insanlarda deneysel olarak kullanılan buhar yöntemi, uygulama kolaylığı ve güvenirliliği ile yakın bir gelecekte tedavi seçenekleri içerisinde yerini alacağa benzemektedir. Dünyada özellikle minimal invaziv denilen hastaya daha az zarar veren ve konforunu sağlıyan yöntemlere olan ilginin son yıllarda çok hızlı artması nedeniyle, bu tedavi yönteminin ülkemizde de çok yakın bir zamanda kullanımına başlanacağını belirtmek isterim. Kim bilir, yazının başlığında da dediğim gibi; su, gelecekteki tedavinin temelini mi oluşturacak?

Şimdi, bu yeni tedavi yöntemi ile ilgili bilgilere sırasıyla bir göz atalım.

Buhar Tedavisi Nedir?

Endovenöz lazer veya radyofrekans ablasyonu yöntemlerinde, venöz yapıların ısıtılması ile damar içerisinde buhar kabarcıkları oluşmaktadır. Endovenöz lazer ablasyonunda, ortaya çıkan ısı derecesi oldukça yüksektir, ve hastaların bir çoğunda ortaya çıkan yakınmaların temel nedenlerinden birisi olarak kabul edilmektedir.

Yeni kullanılmaya başlanan buhar yöntemi ile güvenli, hızlı ve istenmeyen yan etkilerin az olduğu bir ablasyon sağlanmaktadır. Şu an, buhar yöntemi ile ablasyon hakkında yöntemin çok yeni olması nedeniyle fazla çalışma yoktur. Ancak, diğer yöntemlerde olduğu gibi oldukça hızlı bir şekilde tedavi seçenekleri arasına gireceğine kesin gözüyle bakılmaktadır.  

Buhar tedavisi kimlere uygulanabilir?

Buhar tedavisi, varis hastalığı nedeniyle ameliyat edilmesi planlanan hastalara kolaylıkla uygulanabilmektedir. İşlem, steril ortamda gerçekleştirilmelidir. Günübirlik yatış ile pek çok merkezde yapılabilir. Diğer endovenöz işlemlerin yapılmasının güç olduğu (damar çapının ince olması, damarın eğri-büğrü olması durumları) durumlarda buharla tedavi kateterinin özellikle daha ince olması ve su buharının bu ortamda ilerleyebilmesi de büyük bir avantaj olmaktadır. Benzer şekilde, daha seyrek görülen perforan venlerin yetersizliğine bağlı olarak gelişen varis tedavisinde de buhar kateteri ile tedavi belirgin avantaj sağlamaktadır.

Buhar tedavisi nasıl yapılmaktadır?

Buhar ile varislerin tedavisi, yaklaşık 10 senedir başarı ile kullanılan diğer endovenöz ablasyon yöntemleri ile oldukça benzerlik göstermektedir. İşlem, lokal anestezi altında, poliklinik veya ameliyathane koşulları altında yapılmaktadır. Toplardamar, diğer yöntemlerde olduğu gibi ufak bir iğne yardımı ile diz bölgesi civarında delinmekte, daha sonra 1.2 mm kalınlıkta özel olarak tasarlanmış mikro buhar kateteri (çok ince borucuk) damar içerisinde ilerletilerek, kaçak olan bölgeye yaklaşık 3 cm . mesafeye yerleştirilir. Lokal anestezik konularak hazırlanmış olan tümesan anestezik madde’nin verilmesinden sonra buhar verecek olan buhar jeneratörünün çalıştırılması ile belli aralıklarda, belli miktarda 120 - 150 santigrad derecede buhar oluşturularak damar içerisine hızla  verilir. Damar içine verilen buhar, daha soğuk bir ortam ile karşılaştığından, yoğunlaşmakta ve sağladığı ısıyı toplardamar duvarına iletmektedir. Her bir atım buhar, yaklaşık 65 joule civarında enerji sağlamaktadır. Bu esnada, diğer endovenöz yöntemlerde olduğu gibi, damar üzerine bastırılarak, buhar kateteri geri çekilir. Genellikle, 1 cm. lik mesafeye, 2 atımlık buhar verilmektedir. Verilecek buhar hacmi, ısı ve basınca bağlıdır. Buhar oluşumu, jeneratör tarafından bilgisayar kontrolünde ayarlanan dinamik bir süreçtir.

Buhar tedavisi yan etkileri nelerdir?

Buhar ile varis tedavisinin yan etkileri, diğer termal endovenöz ablasyon yöntemlerine oranla oldukça azdır. Daha çok uygulama bölgesinde 2 - 3 gün kadar süren hassasiyet oluşmaktadır. Diğer yöntemlerde gözlenen morarma bu yöntemde nerede ise hiç gözlenmemektedir. Henüz günümüzde yapılan diğer yöntemler ile karşılaştırılmalı bilimsel çalışma mevcut değildir. Ancak bu veriler, tedavinin uygulandığı küçük hasta gruplarından elde edilmiştir.

Buhar tedavisinin avantajları nelerdir?

Buhar tedavisinde kullanılan kateter veya borucuğun oldukça ince yapıda olması bir avantajdır. Kateter yapısındaki farklı bu durum, buhar tedavisinin gelecekte perforan veya eğri damarlarda oldukça başarılı bir şekilde kullanılacağı ön görülmektedir. Diğer işlemlerin bu şekilde etkin olarak kullanılabilmeleri, tasarımda ortaya çıkan farklılıklar nedeniyle oldukça güçtür. Buhar tedavisinde, buhar jeneratörü, oluşturduğu buharı basınç ile vermekte ve uygulama bölgesinden yaklaşık 2 cm. mesafede işlem başarılı olmaktadır. Ayrıca, kateterin bu denli ufak, ince ve fleksibl yapıda olması nedeniyle katetere bağlı olan sorunlar daha seyrek oranda gözlenmektedir.

Buhar tedavisi sonrası ne yapmalıyım?

Buhar tedavisi sonrası hasta tarafından öncelikli olarak yapılması gerekenler, orta basınçlı varis çorabının yaklaşık 1 ay süre ile giyilmesi, ve olabilecek en erken sürede mobilize olmaktır.

Sonuç olarak, endovenöz termal ablasyon yöntemlerinin etkili olması nedeniyle, daha güvenli, ucuz ve uygulanan hastalar tarafından kabul edilen yöntemlerin gerekli olduğu aşikardır. Bu yöntemlerden birisi buhar ile tedavi yöntemi olup, yöntemin üstünlüğünün ortaya çıkarılması için insanlarca yöntemin daha uzun süre kullanımına gereksinim vardır.   

 

 

Bu makale 13 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Prof. Dr. Mehmet Ümit Ergenoğlu

Prof. Dr. Mehmet Ümit ERGENOĞLU, 1966 yılında ABD’de doğmuştur. İhtisası sonrasında ABD’de Baylor College of Medicine, Methodist Hastanesi'nde ve Cleveland Clinic Foundation’da 6 yıl görev yapmıştır. Prof. Dr. Mehmet Ümit ERGENOĞLU, Türkiye’ye döndükten sonra, Florence Nightingale Çağlayan Hastanesi'nde 2,5 yıl görev yaparken 6 ay kadar Belçika - O.L.V. Clinic Aalst' ta çalışmalarda bulunmuştur. 2007-2013 yılları arasında ise Yeditepe Üniversitesi Hastanesi'nde Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı ve Başhekim Yardımcısı olarak hizmet vermiş, 2013 yılında ise Bahçeşehir Üniversitesi Tıp Fakültesi, Medical Park Göztepe Hastanesi, Beylikdüzü ve Şişli International Kolan Hastaneleri'nde de çalışmalarda bulunmuştur. Aort ve periferik damar cerrahisi, minimal invaziv ve endovasküler girişimler, varis'in tedavi seçenekleri içerisinde yer alan mi ...

Etiketler
Minimal invaziv
Prof. Dr. Mehmet Ümit Ergenoğlu
Prof. Dr. Mehmet Ümit Ergenoğlu
İstanbul - Kalp Damar Cerrahisi
Facebook Twitter Instagram Youtube