Vajinismus tanısı alan ve almayan kadınların cinsel mitleri cinsel öz yeterlilikleri ve ilişki doyumlarının karşılaştırılması

Bu çalışmanın temel amacı vajinismus tanısı alan ve almayan kadınların cinsel mitleri cinsel öz yeterlilikleri ve ilişki doyumlarının karşılaştırılmasıdır. Araştırmada nedensel karşılaştırma yöntemi kullanılmıştır. Bu çalışmanın evrenini 18 yaş üzeri vajinismus tanısı alan ve almayan kadınlar oluşturmaktadır. Çalışma örneklemi ise amaçsal örnekleme yöntemi ile seçilen 18 yaş ve üzeri 153 vajinismus tanısı alan kadın katılımcılardan oluşmaktadır. Tanısı olmayan grup sayısı için de yine 149 vajinismus tanısı olmayan kadın katılımcıdan oluşmaktadır. Araştırma verilerini toplamak için Sosyodemografik Bilgi Formu, Cinsel Mitler Formu, İlişki Doyum İndeksi ve Cinsel Öz Yeterlik Ölçeği kullanılmıştır. Araştırma bulgusunda, vajinismus tanısı alan katılımcıların cinsel yönelim, yaş ve cinsellik, cinsel davranış ve mastürbasyon düzeylerinin vajinismus tanısı almayan katılımcıların cinsel yönelim, yaş ve cinsellik, cinsel davranış ve mastürbasyon düzeylerinden daha yüksek olduğu gözlenmiştir. Vajinismus tanısı almayan katılımcıların cinsel öz yeterlilik düzeylerinin vajinismus tanısı alan katılımcıların cinsel öz yeterlilik düzeylerinden daha yüksek olduğu gözlenmiştir. Vajinismus tanısı almayan katılımcıların ilişki doyumu düzeylerinin vajinismus tanısı alan katılımcıların ilişki doyumu düzeylerinden daha yüksek olduğu gözlenmiştir. Bu bağlamda klinisyenler vajinismus tedavisi sırasında kadınların cinsel öz yeterlilik düzeylerine odaklanmalı ve tedavi sürecinde cinsel öz yeterliliklerini arttırmaya yardımcı olacak yöntemleri kullanmalıdırlar. Bu yaklaşımın, vajinismus tanısı alan kadınların ilişki doyumlarını arttırmaya yardımcı olabileceği düşünülmektedir.

Vajinismus tanısı alan ve almayan kadınların cinsel mitleri cinsel öz yeterlilikleri ve ilişki doyumlarının karşılaştırılması

Journal of Pure Social Sciences
Pak Sosyal Bilimler Dergisi
e-ISSN: 2757-914X
International e-Journal (http://paksos.com)

Year/Yıl:2023, 4(7), 25-34
Case Study Paper (Received: 16.09.2023/Accepted: 16.10.2023)
Vaka Çalışması Makalesi (Geliş: 16.09.2023/Kabul: 16.10.2023)
Index: ISI (International Scientific Indexing), ASI (Advenced Sciences Index), ICI, ESJIndex etc.

25

VAJİNİSMUS TANISI ALAN VE ALMAYAN KADINLARIN CİNSEL MİTLERİ CİNSEL
ÖZ YETERLİLİKLERİ VE İLİŞKİ DOYUMLARININ KARŞILAŞTIRILMASI

***

A COMPARISON OF SEXUAL MYTHS, SEXUAL SELF-EFFICACY AND
RELATIONSHIP SATISFACTION OF WOMEN WITH AND WITHOUT

VAGINISMUS DIAGNOSIS

Citation: Güner, T., Harmancı S., B. (2023). Vajinismus tanısı alan ve almayan kadınların cinsel mitleri cinsel öz yeterlilikleri ve
ilişki doyumlarının karşılaştırılması. Journal of Pure Social Sciences, 4(7), 25-34.
DOI: https://doi.org/10.5281/zenodo.10408865

Türkan GÜNER*
Bingül SUBAŞI HARMANCI**

Öz

Bu çalışmanın temel amacı vajinismus tanısı alan ve almayan kadınların cinsel mitleri cinsel öz yeterlilikleri
ve ilişki doyumlarının karşılaştırılmasıdır. Araştırmada nedensel karşılaştırma yöntemi kullanılmıştır. Bu
çalışmanın evrenini 18 yaş üzeri vajinismus tanısı alan ve almayan kadınlar oluşturmaktadır. Çalışma
örneklemi ise amaçsal örnekleme yöntemi ile seçilen 18 yaş ve üzeri 153 vajinismus tanısı alan kadın
katılımcılardan oluşmaktadır. Tanısı olmayan grup sayısı için de yine 149 vajinismus tanısı olmayan kadın
katılımcıdan oluşmaktadır. Araştırma verilerini toplamak için Sosyodemografik Bilgi Formu, Cinsel Mitler
Formu, İlişki Doyum İndeksi ve Cinsel Öz Yeterlik Ölçeği kullanılmıştır. Araştırma bulgusunda, vajinismus
tanısı alan katılımcıların cinsel yönelim, yaş ve cinsellik, cinsel davranış ve mastürbasyon düzeylerinin
vajinismus tanısı almayan katılımcıların cinsel yönelim, yaş ve cinsellik, cinsel davranış ve mastürbasyon
düzeylerinden daha yüksek olduğu gözlenmiştir. Vajinismus tanısı almayan katılımcıların cinsel öz yeterlilik
düzeylerinin vajinismus tanısı alan katılımcıların cinsel öz yeterlilik düzeylerinden daha yüksek olduğu
gözlenmiştir. Vajinismus tanısı almayan katılımcıların ilişki doyumu düzeylerinin vajinismus tanısı alan
katılımcıların ilişki doyumu düzeylerinden daha yüksek olduğu gözlenmiştir. Bu bağlamda klinisyenler
vajinismus tedavisi sırasında kadınların cinsel öz yeterlilik düzeylerine odaklanmalı ve tedavi sürecinde
cinsel öz yeterliliklerini arttırmaya yardımcı olacak yöntemleri kullanmalıdırlar. Bu yaklaşımın, vajinismus
tanısı alan kadınların ilişki doyumlarını arttırmaya yardımcı olabileceği düşünülmektedirlir.
Anahtar Kelimeler: Cinsel Mitler, Cinsellik, İlişki Doyumu, Öz yeterlilik, Vajinismus

Abstract

The main purpose of this study is to compare the sexual myths, sexual self-efficacy and relationship
satisfaction of women with and without vaginismus diagnosis. Causal comparison method was used in the
study. The population of this study consists of women over the age of 18 with and without vaginismus
diagnosis. The study sample consists of 153 female participants diagnosed with vaginismus aged 18 years
and over, selected by purposive sampling method. For the number of undiagnosed group, it also consists of
149 female participants without a diagnosis of vaginismus. Sociodemographic Information Form, Sexual
Myths Form, Relationship Satisfaction Index and Sexual Self-Efficacy Scale were used to collect the research
data. In the research findings, it was observed that the sexual orientation, age and sexuality, sexual behavior
and masturbation levels of the participants diagnosed with vaginismus were higher than the sexual
orientation, age and sexuality, sexual behavior and masturbation levels of the participants who were not
diagnosed with vaginismus. It was observed that the sexual self-efficacy levels of the participants who were
not diagnosed with vaginismus were higher than the sexual self-efficacy levels of the participants diagnosed
with vaginismus. It was observed that the relationship satisfaction levels of the participants who were not
diagnosed with vaginismus were higher than the relationship satisfaction levels of the participants diagnosed
* YL Öğrencisi, Yakın Doğu Üniversitesi, Eğitim Bilimleri Enstitüsü, Klinik Psikoloji Anabilim Dalı, Lefkoşa, KKTC,
https://orcid.org/0000-0002-6996-8963, gunerer.turkan@gmail.com
** Dr., Yakın Doğu Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fakültesi, Lefkoşa, KKTC, https://orcid.org/0000-0003-3633-622X,
bingul.subasi@neu.edu.tr

Journal of Pure Social Sciences
Pak Sosyal Bilimler Dergisi
e-ISSN: 2757-914X
International e-Journal (http://paksos.com)

Year/Yıl:2023, 4(7), 25-34
Case Study Paper (Received: 16.09.2023/Accepted: 16.10.2023)
Vaka Çalışması Makalesi (Geliş: 16.09.2023/Kabul: 16.10.2023)
Index: ISI (International Scientific Indexing), ASI (Advenced Sciences Index), ICI, ESJIndex etc.

26

with vaginismus. In this context, clinicians should focus on women's sexual self-efficacy levels during
vaginismus treatment and use methods to help increase their sexual self-efficacy during the treatment
process. It is thought that this approach may help to increase the relationship satisfaction of women
diagnosed with vaginismus.
Keywords: Sexual Myths, Sexuality, Relationship Satisfaction, Self-efficacy, Vaginismus

EXTENDED ABSTRACT

Background:
Sexuality is important for the quality of life and general health of individuals and couples; however, many
women may avoid sexual activity due to sexual health problems. This can negatively affect both the
individual's quality of life and the couple's relationship. On the other hand, sexual myths can negatively
affect sexual life based on incomplete or misleading information. These myths may lead to sexual
dysfunctions and may also hinder the treatment process. Stereotyped gender roles and value judgments of the
society may cause the continuation of these myths and negativity in the sexual life of individuals. Especially
due to some roles attributed to women, sexual life may be restricted and functionality may be negatively
affected.
Research purpose:
The main aim of this study was to compare the sexual myths, sexual self-efficacy and relationship
satisfaction of women with and without vaginismus.
Methodology:
Causal comparison method was used in the study. The population of this study consists of women over the
age of 18 with and without vaginismus diagnosis. The study sample consists of 153 female participants
diagnosed with vaginismus aged 18 years and over, selected by purposive sampling method. For the number
of undiagnosed group, it also consists of 149 female participants without a diagnosis of vaginismus.

Sociodemographic Information Form, Sexual Myths Form, Relationship Satisfaction Index and Sexual Self-
Efficacy Scale were used to collect the research data.

Findings:
As a result of the research, it was determined that the levels of sexual orientation, age and sexuality, sexual
behavior and masturbation, which are sub-dimensions of the sexual myths form, differed according to the
status of having a diagnosis of vaginismus. It was observed that the sexual orientation, age and sexuality,
sexual behavior and masturbation levels of participants diagnosed with vaginismus were higher than the
sexual orientation, age and sexuality, sexual behavior and masturbation levels of participants who were not
diagnosed with vaginismus. In another finding of the study, it was determined that sexual self-efficacy levels
differed according to having a diagnosis of vaginismus. It was observed that the sexual self-efficacy levels of
participants who were not diagnosed with vaginismus were higher than the sexual self-efficacy levels of
participants diagnosed with vaginismus. Another result of the study shows that relationship satisfaction
levels differ according to having a diagnosis of vaginismus. It was observed that the relationship satisfaction
levels of the participants who were not diagnosed with vaginismus were higher than the relationship
satisfaction levels of the participants diagnosed with vaginismus. In another finding of the study, it was

determined that there were no significant relationships between the levels of sexual myths and sexual self-
efficacy and relationship satisfaction levels of participants diagnosed with vaginismus.

Conclusion:
The findings of this study, in which sexual myths and sexual self-efficacy and relationship satisfaction of
women with and without vaginismus were compared, indicate that women with vaginismus have higher
levels of sexual orientation, age and sexuality, sexual behavior and masturbation than women without
vaginismus. This result suggests that having sexual myths and prejudices may increase the risk of
vaginismus. Researchers may be recommended to conduct a more comprehensive study to reduce sexual
myths and false beliefs and focus on sexual education programs for the prevention and treatment of
vaginismus.

Journal of Pure Social Sciences
Pak Sosyal Bilimler Dergisi
e-ISSN: 2757-914X
International e-Journal (http://paksos.com)

Year/Yıl:2023, 4(7), 25-34
Case Study Paper (Received: 16.09.2023/Accepted: 16.10.2023)
Vaka Çalışması Makalesi (Geliş: 16.09.2023/Kabul: 16.10.2023)
Index: ISI (International Scientific Indexing), ASI (Advenced Sciences Index), ICI, ESJIndex etc.

27

1.GİRİŞ
Cinsellik, insan yaşamının çok önemli bir yönüdür ve sağlığın korunması için önemli bir role
sahiptir (Dünya Sağlık Örgütü, 2006). Bir çiftin hayatının genel sağlığı, ruh sağlığı ve yaşam
kalitesi üzerinde önemli etkisi olan faktörlerden biri de cinsel sağlıktır (Hassan vd., 2015: 83;
Toorzani vd., 2010: 6). Birçok kadın cinsel sağlık sorunları nedeniyle cinsel aktiviteden kaçınmakta
ve yaşadıkları bu sorunlar yaşam kalitelerini de olumsuz etkilemektedir. Zamanla bireysel bir sorun
olmaktan çıkan bu kronik sorun çiftin evliliği üzerinde de olumsuz etkiler oluşturmaktadır
(Hamadiyan vd., 2016: 5).
Cinsel mitler, cinsel yaşamı olumsuz etkileyen unsurlardan biridir (Kılcı, 2018). Ulaşılamaz
standartlara ve katı beklentilere vurgu yapan ve güvenilmez kaynaklardan elde edilen, cinsellikle
ilgili eksik veya yanlış bilgi, inanç, çarpıtma ve yanlış algılamaların ifadesidir. Bu mitler suçluluk
duygusuna, gerçekçi olmayan beklentilere, yetersizlik duygularına, kaygıya ve başarısızlık
korkusuna yol açarak cinsel işlev bozukluklarına sebep olabilmektedir. Ayrıca bu bozuklukların
devam etmesine neden olarak tedavi sürecini olumsuz etkileyebilmektedir (Kayır, 2001: 34; Yaşan
ve Gürgen, 2004: 42-2). Bazı toplumlarda insanlar, içinde yaşadıkları topluma uygun kalıplaşmış
kadın ve erkek davranışları, düşünceleri ve yargılarını benimsemekte ve bu kalıp yargıları nesilden
nesile aynı şekilde aktarmaktadır. Değer yargılarının çifte standarda dayalı olduğu kültürlerde
yetişen insanların cinsel mitleri kabul etmesi ve bunlardan etkilenmesi beklenmektedir (Uyar,
2015). Kadın cinsel şemaları açısından "iyi kız" olmak, kişinin cinsel yaşamında boyun eğmeyi ve
partnerinin kendisini önceden uyarılmasını veya orgazmını gerçekleştirmesini beklemesini
gerektirmektedir. Bahsi geçen "iyi" fikri, cinselliği kısıtlamakta ve işlevselliğe zarar vermektedir.
Cinsel mitler, kişinin kendisi veya partneri için cinsel işlev sorunlara neden olabilmektedir (Kılcı,
2018).
Sürdürülen ilişkiler ve bu ilişkilerin kalitesi kişilerin mutluluk düzeyleri üzerinde önemli bir
etkiye sahiptir (Saphire-Bernstein ve Taylor, 2013: 821). Romantik ilişkiler yakın ilişkiler içerisinde
yer alan bir kategoridir (Reis vd., 2000: 126) ve çok sayıda araştırmada, ilişki doyumu ile romantik
ilişkilerdeki çeşitli faktörler arasındaki bağlantı incelenmiştir (Can, 2015: 5; Collins, 2003: 13-1;
Furman ve Shomaker, 2008: 31; Yiğit ve Çelik, 2016). Çalışmalardan elde edilen sonuçlar doyum
sağlanan bir ilişki içinde olmanın kişinin fiziksel ve zihinsel sağlığının iyileştirilmesi de dahil
olmak üzere birçok avantajı olduğunu göstermiştir (Shrout vd., 2020: 104). Literatür
incelendiğinde, cinsel bozukluklardan biri olan vajinismusun kadın doğum uzmanlarına en çok
başvurulan konu olduğu ve vajinismus şikayetinin tüm hastalıklar içerisindeki oranının %62,2 ile
%75,9 arasında değiştiği görülmektedir (Mutlu, 2009). Vajinismusun dünya çapındaki sıklık ve
prevalansını inceleyen Batı kökenli epidemiyolojik araştırmalara göre vajinismus dağılımı %0,4 ile
%1,7 arasında değişmektedir (Çakmak, 2011). Afrika ülkelerinde yapılan araştırmalara göre ise bu
prevalans %6’dır (Bhasvar ve Bhugra, 2013: 19-2). Cinsel Eğitim Tedavi ve Araştırma Derneği
(CETAD) tarafından 2006 yılında yapılan bir çalışmada, ülkemizde diğer ülkelere göre vajinismus
görülme oranının oldukça yüksek olduğu ve bu oranın %9,2 olduğu bildirilmiştir.
Yapılan araştırmalara göre kişinin cinsel mitlere olan inanç düzeyi cinsel doyumu etkileyen
önemli bir faktördür (Kıray-Vural ve Bayık-Temel, 2010: 13-1). Kişinin cinsel ilişkisinden duyduğu
memnuniyet düzeyi cinsel sağlığın en önemli göstergelerinden biri olan cinsel doyum olarak
tanımlanmaktadır. Bir ilişkinin hem cinsel hem de cinsel olmayan yönlerini kapsayan cinsel doyum,
kişinin yaşı, cinsiyeti, yaşam şartları, çevrenin kültürü, hayat boyu deneyimleri, kurduğu ilişkiler,
yaşadığı cinsel ilişkilerinin kalitesi gibi faktörlere bağlı olarak kişiden kişiye değişmektedir. Sağlıklı
bir cinsel ilişki, çiftin bağını güçlendirmekte, daha büyük bir yakınlık duygusu geliştirmelerini
sağlamakta ve çiftlerin birlikte streslerini azaltmalarına yardımcı olmaktadır. Öte yandan, sağlıksız
cinsel aktivitede bulunan çiftler bazı sorunlar yaşayabilmekte ve daha az doyum ve zevk
alabilmektedir (Karaoğlu, 2019: 14). Çiftlerin cinsel doyum yaşayabilmesi çok önemlidir. Çünkü

Journal of Pure Social Sciences
Pak Sosyal Bilimler Dergisi
e-ISSN: 2757-914X
International e-Journal (http://paksos.com)

Year/Yıl:2023, 4(7), 25-34
Case Study Paper (Received: 16.09.2023/Accepted: 16.10.2023)
Vaka Çalışması Makalesi (Geliş: 16.09.2023/Kabul: 16.10.2023)
Index: ISI (International Scientific Indexing), ASI (Advenced Sciences Index), ICI, ESJIndex etc.

28

cinsel doyum, ilişki doyumu ve benlik saygısı gibi diğer faktörlerle birlikte birçok insan için
mutluluğun temel bileşenlerinden biridir (Stephenson ve Meston, 2011: 20).
Bu çalışmanın temel amacı vajinismus tanısı alan ve almayan kadınların cinsel mitleri cinsel
öz yeterlilikleri ve ilişki doyumlarının karşılaştırılmasıdır. Ayrıca aşağıda yer alan alt amaçlar için
de cevap aranmıştır.
-Vajinismus tanısı alan ve almayan kadınların cinsel mitleri arasında farklılık var mıdır?
-Vajinismus tanısı alan ve almayan kadınların cinsel öz yeterlilikleri arasında farklılık var
mıdır?
-Vajinismus tanısı alan ve almayan kadınların ilişki doyumları arasında farklılık var mıdır?
2. YÖNTEM
2.1.Araştırmanın Modeli
Bu araştırmada vajinismus tanısı alan ve almayan kadınların cinsel mitleri cinsel öz yeterlilikleri ve
ilişki doyumlarının karşılaştırılması amacıyla nedensel-karşılaştırma yöntemi kullanılmıştır.
2.2.Evren ve Örneklem
Bu çalışmanın evreni, 18 yaş ve üzeri vajinismus tanısı almış veya almamış kadınlardan
oluşmaktadır. Vajinismus tanısı alan grup, cinsel terapistler tarafından tanı konulmuş ve terapi almış
kişilerden oluşmaktadır. Çalışmanın vajinismus tanısı alan örneklemi, 18 yaş ve üzeri 153 kadın
katılımcıdan oluşmaktadır ve bu örneklem, ölçüt örnekleme yöntemi kullanılarak seçilmiştir.
Bununla birlikte, vajinismus tanısı olmayan örneklem, uygun örnekleme yöntemi kullanılarak
seçilen 149 kadın katılımcıdan oluşmaktadır.
2.3.Veri Toplama Araçları
2.3.1.Cinsel Mitler Formu (CMDF)
Zilbergeld (1978) tarafından geliştirilen 56 maddelik CMDF ölçeği, cinsel mitlere inanç düzeyini
ölçmek amacıyla kullanılmaktadır ve iç tutarlılık katsayısı α=0,82 olarak hesaplanmıştır. Evcili ve
Gölbaşı (2017: 34) tarafından yapılan Türkçe uyarlaması çalışmasında, ölçeğin güvenirliliği ve
kapsam geçerliliğini bozan 10 madde çalışmadan çıkarılarak 39 ölçek ve 46 mit ifadesi ile
uyarlanmıştır. Ölçeğin iç tutarlılık düzeyi ise α=0,80 olarak tespit edilmiştir. Bu çalışma, Türkiye'de
en sık görülen cinsel mitlere göre dizayn edilmiştir.
2.3.2.İlişki Doyum İndeksi (İDİ)
Funk ve Rogge (2007) tarafından geliştirilen İlişki Doyum İndeksi, romantik ilişki doyumunu
ölçmek için kullanılan kısa bir ölçme aracıdır. Ölçek, 4 maddeden oluşur ve bir maddenin yanıtı 7'li
Likert derecelendirme ölçeği üzerinde, diğer üç maddenin yanıtları ise farklı 6'lı Likert
derecelendirme anahtarları üzerinde verilir. Puanlar 0 ile 21 arasında değişir ve yüksek puanlar
ilişki doyumunun yüksek olduğunu gösterir. Ölçeğin Cronbach alfa güvenirlik katsayısı .94 olarak
hesaplanmıştır ve test-tekrar test güvenirlik katsayısı .71'dir. Türkçe uyarlaması yapılan çalışmada
ise ölçeğin hedef evrende tek faktörlü bir yapı gösterdiği ve Cronbach alfa katsayısının .86 olduğu
belirtilmiştir (Curun, 2001).
2.3.3.Cinsel Öz-Yeterlik Ölçeği (CÖYÖ)
Humphreys ve Kennett (2010) tarafından geliştirilen ölçek, 5 maddeden oluşan ve 8‟li likert (1
Kesinlikle katılmıyorum- 8 Kesinlikle katılıyorum) tipi tek faktörlü bir ölçme aracıdır. Ölçek,
bireylerin cinsel öz-yeterlik düzeylerini değerlendirmek amacıyla kullanılan bir self report ölçme
aracıdır. Ölçeğin 3 ve 4. maddeleri ters kodlanmaktadır ve yüksek puanlar cinsel öz-yeterlik
düzeyinin yüksek olduğunu göstermektedir. Puan aralığı 5 ile 40 arasında değişen ölçeğin orijinal

Journal of Pure Social Sciences
Pak Sosyal Bilimler Dergisi
e-ISSN: 2757-914X
International e-Journal (http://paksos.com)

Year/Yıl:2023, 4(7), 25-34
Case Study Paper (Received: 16.09.2023/Accepted: 16.10.2023)
Vaka Çalışması Makalesi (Geliş: 16.09.2023/Kabul: 16.10.2023)
Index: ISI (International Scientific Indexing), ASI (Advenced Sciences Index), ICI, ESJIndex etc.

29

formunun Cronbach-alpha güvenirlik katsayısı .83 olarak belirlenmiştir. Türkçeye uyarlaması Çelik
(2012: 3) tarfından yapılan ölçeğin ise iç tutarlılık katsayısı α=0.71 olarak rapor edilmiştir.
3. BULGULAR
Tablo 1’de araştırmanın ‘Vajinismus tanısı alan ve almayan kadınların cinsel mitleri arasında
farklılık var mıdır?’ problemini ele almak ve katılımcıların Cinsel Mitler Formundan aldıkları
puanları vajinismus tanısına sahip olma durumuna göre karşılaştırmak amacıyla gerçekleştirilen
bağımsız gruplar t testi sonucunda elde edilen veriler gösterilmiştir.
Tablo 1. Katılımcıların Vajinismus Tanısına Sahip Olma Durumuna Göre Cinsel Mitler Formuna
Ait Puan Ortalamaları, Standart Sapmaları ve Bağımsız Gruplar t Testi Sonuçları
Şu anda
Vajinismus
tanınız var
mı? N Ort. Ss. t(302) p Cohen d
Cinsel Yönelim Evet 153 10,05 4,012 2,799 0,005* 0,32

Hayır 149 8,83 3,498

Toplumsal
Cinsiyet Evet 153 15,87 5,868 0,355 0,723 0,04

Hayır 149 15,64 5,47

Yaş ve Cinsellik Evet 153 10,39 4,185 2,768 0,006* 0,32

Hayır 149 9,17 3,363

Cinsel Davranış Evet 153 7,33 3,515 4,637 0,00* 0,54

Hayır 149 5,66 2,642

Mastürbasyon Evet 153 5,05 2,329 2,049 0,041* 0,24

Hayır 149 4,51 2,211

Cinsel Şiddet Evet 153 7,58 3,793 1,433 0,153 0,17

Hayır 149 7,02 2,953

Cinsel İlişki Evet 153 5,88 2,365 0,226 0,821 0,02

Hayır 149 5,82 2,52

Cinsel
Memnuniyet Evet 153 5,45 2,271 1,602 0,11 0,18

Hayır 149 5,06 1,949

Cinsel Mitler
Formu Evet 153 59,37 23,54 -0,652 0,515 0,08

Hayır 149 60,94 17,971

*
p<0,05
Tabloda yer alan veriler değerlendirildiğinde, katılımcıların Cinsel Mitler Formunun cinsel
yönelim (t(302)=2,799), yaş ve cinsellik (t(302)=2,768), cinsel davranış (t(302)=4,637) ve
mastürbasyon(t(302)=2,049) alt boyutlarına ait puan ortalamalarının vajinismus tanısı alma
durumuna göre istatiksel olarak anlamlı bir şekilde farklılaştığı görülmektedir (p<0,05).Vajinismus
tanısı alan katılımcıların cinsel yönelim (Ort=10,05; Ss=4,012), yaş ve cinsellik (Ort=10,39;
Ss=4,185), cinsel davranış (Ort=7,33; Ss=3,515) ve mastürbasyon (Ort=5,05; Ss=2,329) puan
ortalamaları vajinismus tanısı almayan katılımcıların cinsel yönelim (Ort=8,83; Ss=3,498), yaş ve
cinsellik (Ort=9,17; Ss=3,363), cinsel davranış (Ort=5,66; Ss=2,642) ve mastürbasyon (Ort=4,51;
Ss=2,211) puan ortalamalarından anlamlı şekilde daha yüksektir. Elde edilen bu sonuca göre,
vajinismus tanısına sahip olma durumunun Cinsel Mitler Formunun cinsel yönelim (Cohen d=
0,32), yaş ve cinsellik (Cohen d= 0,32), cinsel davranış (Cohen d= 0,54) ve mastürbasyon (Cohen
d= 0,24) puanları üzerinde orta düzeyde bir etkisi bulunmaktadır.

Journal of Pure Social Sciences
Pak Sosyal Bilimler Dergisi
e-ISSN: 2757-914X
International e-Journal (http://paksos.com)

Year/Yıl:2023, 4(7), 25-34
Case Study Paper (Received: 16.09.2023/Accepted: 16.10.2023)
Vaka Çalışması Makalesi (Geliş: 16.09.2023/Kabul: 16.10.2023)
Index: ISI (International Scientific Indexing), ASI (Advenced Sciences Index), ICI, ESJIndex etc.

30

Bununla birlikte, katılımcıların Cinsel Mitler Formunun toplumsal cinsiyet (t(302)=0,355),
cinsel şiddet (t(302)=1,433), cinsel ilişki (t(302)=0,226) ve cinsel memnuniyet (t(302)=1,602) alt
boyutları ile ölçek toplamına (t(302)=-0,652) ait puan ortalamalarının vaijinismus tanısına sahip
olma durumuna göre anlamlı bir şekilde farklılaşmadığı görülmektedir. Vajinismus tanısı alan ve
almayan katılımcıların toplumsal cinsiyet, cinsel şiddet, cinsel ilişki ve cinsel memnuniyet alt
boyutları ile toplam ölçek düzeyleri benzerdir. Bu sonuca göre, vaijinismus tanısına sahip olma
durumunun Cinsel Mitler Formunun toplumsal cinsiyet (Cohen d= 0,04), cinsel şiddet (Cohen d=
0,17), cinsel ilişki (Cohen d= 0,02), cinsel memnuniyet (Cohen d= 0,18) ve ölçek toplamı (Cohen
d= 0,08) puanları üzerinde önemli bir etkisi bulunmamaktadır.
Tablo 2. Katılımcıların Vajinismus Tanısına Sahip Olma Durumuna Göre Cinsel Öz Yeterlilik
Ölçeğine Ait Puan Ortalamaları, Standart Sapmaları ve Bağımsız Gruplar t Testi Sonuçları

Şu anda
Vajinismus
tanınız var
mı? N Ort. Ss. t p Cohen d

Cinsel Öz Yeterlilik
Ölçeği Evet 153 18,83 6,399 -3,285 0,001* 0,37

Hayır 149 21,19 6,1

*
p<0,05
Tablo 2’de araştırmanın ‘Vajinismus tanısı alan ve almayan kadınların cinsel öz yeterlilikleri
arasında farklılık var mıdır?’ problemini ele almak ve katılımcıların Cinsel Öz Yeterlilik
Ölçeğinden aldıkları puanları vajinismus tanısına sahip olma durumuna göre karşılaştırmak
amacıyla gerçekleştirilen bağımsız gruplar t testi sonucunda elde edilen veriler gösterilmiştir.
Tabloda yer alan veriler değerlendirildiğinde, katılımcıların cinsel öz yeterlilik (t(302)=-
3,285; p<0,05) puan ortalamalarının vajinismus tanısına sahip olma durumuna göre istatiksel olarak
anlamlı bir şekilde farklılaştığı görülmektedir. Vajinismus tanısı almayan katılımcıların cinsel öz
yeterlilik (Ort=21,19; Ss=6,1) puan ortalamaları vajinismus tanısı alan katılımcıların cinsel öz
yeterlilik (Ort=18,83; Ss=6,399) puan ortalamalarından anlamlı şekilde daha yüksektir. Elde edilen
bu sonuca göre, vajinismus tanısına sahip olma durumunun cinsel öz yeterlilik puanları üzerinde
orta düzeyde bir etkisi bulunmaktadır (Cohen d=0,37).
Tablo 3. Katılımcıların Vajinismus Tanısına Sahip Olma Durumuna Göre İlişki Doyumu İndeksine
Ait Puan Ortalamaları, Standart Sapmaları ve Bağımsız Gruplar t Testi Sonuçları

Şu anda
Vajinismus
tanınız var
mı? N Ort. Ss. t p Cohen d

İlişki Doyumu
İndeksi Evet 153 10,8 4,255 -4,844 0,00* 0,56

Hayır 149 13,42 5,09

*
p<0,05
Tablo 3’te araştırmanın ‘Vajinismus tanısı alan ve almayan kadınların ilişki doyumları
arasında farklılık var mıdır?’ problemini ele almak ve katılımcıların İlişki Doyumu İndeksinden
aldıkları puanları vajinismus tanısına sahip olma durumuna göre karşılaştırmak amacıyla
gerçekleştirilen bağımsız gruplar t testi sonucunda elde edilen veriler gösterilmiştir.

Journal of Pure Social Sciences
Pak Sosyal Bilimler Dergisi
e-ISSN: 2757-914X
International e-Journal (http://paksos.com)

Year/Yıl:2023, 4(7), 25-34
Case Study Paper (Received: 16.09.2023/Accepted: 16.10.2023)
Vaka Çalışması Makalesi (Geliş: 16.09.2023/Kabul: 16.10.2023)
Index: ISI (International Scientific Indexing), ASI (Advenced Sciences Index), ICI, ESJIndex etc.

31

Tabloda yer alan veriler değerlendirildiğinde, katılımcıların ilişki doyumu puan
ortalamalarının (t(302)=-4,844; p<0,05) vajinismus tanısına sahip olma durumuna göre istatiksel
olarak anlamlı bir şekilde farklılaştığı görülmektedir. Vajinismus tanısı almayan katılımcıların ilişki
doyumu (Ort=13,42; Ss=5,09) puan ortalamaları vajinismus tanısı alan katılımcıların ilişki doyumu
(Ort=10,8, Ss=4,255) puan ortalamalarından anlamlı şekilde daha yüksektir. Bu sonuca göre,
vajinismus tanısına sahip olma durumunu ilişki doyumu üzerinde orta düzeyde bir etkisi
bulunmaktadır (Cohen d=0,56).
4. TARTIŞMA
Vajinusmus tanısı alan ve almayan kadınların cinsel mitleri cinsel öz yeterlilikleri ve ilişki
doyumlarının karşılaştırılması amacıyla gerçekleştirilmiş olan bu çalışmanın bulgularından birinde
cinsel mitler formu alt boyutlarından olan cinsel yönelim, yaş ve cinsellik, cinsel davranış ve
mastürbasyon düzeylerinin vajinismus tanısına sahip olma durumuna göre farklılaştığı tespit
edilmiştir. Vajinismus tanısı alan katılımcıların cinsel yönelim, yaş ve cinsellik, cinsel davranış ve
mastürbasyon düzeylerinin vajinismus tanısı almayan katılımcıların cinsel yönelim, yaş ve cinsellik,
cinsel davranış ve mastürbasyon düzeylerinden daha yüksek olduğu gözlenmiştir. Bu bulgu,
vajinismus tanısı alan kişilerin cinsel konularda daha fazla sorun yaşayabileceğini ve bu sorunların
cinsel mitlerden kaynaklanabileceğini düşündürmektedir. Cinsel mitler, yanlış bilgilendirmeler veya
yanlış inançlar nedeniyle ortaya çıkan yanıltıcı cinsel düşüncelerdir. Bu mitler, cinsel sorunların
oluşmasına veya cinsel işlev bozukluklarına yol açabilir. Alan yazında yapılan çalışmalar bu
araştırma bulgularını desteklemektedir(Reissing, 2002; Reissing, Binik, Khalifé, Cohen ve Amsel,
2003: 29). Alan yazın incelendiğinde, Giami vd. (2003: 56) tarafından yapılan bir çalışmada, cinsel
yönelim ile yaş, cinsellik ve cinsel davranış arasında anlamlı bir ilişki tespit edilmiştir. Vajinismus
tanısı alan katılımcıların cinsel yönelim, yaş ve cinsellik, cinsel davranış ve mastürbasyon
düzeylerinin vajinismus tanısı almayan katılımcılardan daha yüksek olduğu gözlemlenmiştir. Bu
bulgu, vajinismusun cinsellikle ilgili bir sorun olduğunu ve vajinismuslu kadınların cinsel işlev
bozukluğu yaşayabileceğini düşünülebilir. Benzer şekilde, birçok araştırma, cinsel işlev
bozuklukları ile cinsel yönelim, yaş ve cinsellik arasındaki ilişkiyi incelemiş ve cinsel işlev
bozukluklarının, cinsel yönelim, yaş ve cinsellik gibi faktörlerden etkilenebileceği sonucuna
varmıştır (McCabe, 2005: 351; Hayes vd., 2010: 7). Sonuç olarak, bu araştırmanın bulgusu, alan
yazında yer alan araştırmalar tarafından da desteklenmektedir.
Araştırmanın bir diğer bulgusunda, cinsel öz yeterlilik düzeylerinin vajinismus tanısına
sahip olma durumuna göre farklılaştığı tespit edilmiştir. Vajinismus tanısı almayan katılımcıların
cinsel öz yeterlilik düzeylerinin vajinismus tanısı alan katılımcıların cinsel öz yeterlilik
düzeylerinden daha yüksek olduğu gözlenmiştir. Bu bulgu, vajinismusun, kadınların cinsel öz
yeterlilik düzeylerini olumsuz etkileyebileceğini göstermektedir. Kadınların cinsel öz yeterlilik
düzeyleri, cinsel işlev bozukluğu yaşama risklerini de etkileyebilir. Örneğin, yüksek cinsel öz
yeterlilik düzeyine sahip olan kadınların, cinsel işlev bozukluğu yaşama olasılığı daha düşük
olabileceği düşünülebilir. Alan yazın incelendiğinde, Yavuzer vd. (2013: 39) tarafından yapılan bir
çalışmada, vajinismus tanısı olan kadınların cinsel öz yeterlilik düzeylerinin, sağlıklı kadınlara göre
daha düşük olduğu tespit edilmiştir. Benzer şekilde, Rosen vd. (1993-19) tarafından yapılan bir
çalışmada, vajinismus tanısı olan kadınların cinsel öz yeterlilik düzeylerinin, sağlıklı kadınlara göre
daha düşük olduğu bulunmuştur. Başka bir çalışmada ise, cinsel öz yeterlilik düzeyinin, kadınlarda
cinsel işlev bozuklukları ile ilişkili olduğu ve düşük cinsel öz yeterlilik düzeyinin, cinsel işlev
bozukluğu riskini artırdığı belirtilmiştir (Bancroft vd., 2003: 32). Ayrıca, cinsel öz yeterlilik düzeyi,
kadınların cinsel tatmin düzeylerini de etkileyebilir. Örneğin, yüksek cinsel öz yeterlilik düzeyine
sahip olan kadınların, cinsel tatmin düzeylerinin daha yüksek olduğu tespit edilmiştir (Laan ve
Rellini, 2011: 40).

Journal of Pure Social Sciences
Pak Sosyal Bilimler Dergisi
e-ISSN: 2757-914X
International e-Journal (http://paksos.com)

Year/Yıl:2023, 4(7), 25-34
Case Study Paper (Received: 16.09.2023/Accepted: 16.10.2023)
Vaka Çalışması Makalesi (Geliş: 16.09.2023/Kabul: 16.10.2023)
Index: ISI (International Scientific Indexing), ASI (Advenced Sciences Index), ICI, ESJIndex etc.

32

Araştırmanın bir başka sonucu, ilişki doyumu düzeylerinin vajinismus tanısına sahip olma
durumuna göre farklılaştığı göstermektedir. Vajinismus tanısı almayan katılımcıların ilişki doyumu
düzeylerinin vajinismus tanısı alan katılımcıların ilişki doyumu düzeylerinden daha yüksek olduğu
gözlenmiştir. Bu bulgu, ilişki doyumunun vajinismus tanısına sahip olma durumudan etkilendiğini
göstermektedir. Bu durumun nedeni olarak, vajinismuslu kadınların, cinsel ilişkide yaşadıkları ağrı
ve diğer zorluklar nedeniyle ilişki doyumlarının daha düşük olması gösterilebilir. Alan yazın
incelendiğinde, Basson vd. (2003: 24) tarafından yapılan bir çalışmada, cinsel işlev bozukluğu olan
kadınların ilişki doyumu düzeylerinin, cinsel işlev bozukluğu olmayan kadınların ilişki doyumu
düzeylerinden daha düşük olduğu bulunmuştur. Benzer şekilde, araştırmalar cinsel işlev
bozukluklarının, çiftlerin ilişki doyumunu etkileyebileceğini göstermektedir (Spector vd., 1996: 22;
Leiblum vd., 2007: 14).
Araştırmanın bir diğer bulgusunda, vajinismus tanısı alan katılımcıların cinsel mitler
düzeyleri ile cinsel öz yeterlilik ve ilişki doyumu düzeyleri arasında anlamlı ilişkiler olmadığı tespit
edilmiştir. Alan yazında yapılan çalışmalar bu araştırma bulgusunu desteklemektedir (Özkan ve
Özkan, 2012: 14; Özcan ve Aslan, 2014: 40). Bu bulgu, cinsel mitlerin vajinismusun ortaya
çıkmasındaki bir faktör olmadığını veya vajinismuslu kadınların cinsel mitleri ile cinsel öz yeterlilik
ve ilişki doyumları arasında bir bağlantı olmadığını göstermektedir. Ancak, bu bulguya dayanarak
kesin sonuçlar çıkarmak mümkün olmadığı düşünülmektedir.
Vajinismus tanısı alan ve almayan kadınların cinsel mitleri ve cinsel öz yeterliliklerinin
ilişki doyumlarının karşılaştırıldığı bu çalışma sonucunda elde edilen bulgular, vajinismus tanısı
alan kadınların cinsel yönelim, yaş ve cinsellik,cinsel davranış ve mastürbasyon düzeylerinin
vajinismus tanısı almayan kadınlardan daha yüksek olduğuna işaret etmektedir. Bu sonuç, cinsel
mitlere ve önyargılara sahip olmanın vajinismus riskini artırabileceğini düşündürmektedir.
Araştırmacılara, vajinismusun önlenmesi ve tedavisine yönelik cinsel mitleri ve yanlış inançları
azaltacak ve cinsel eğitim programlarına odaklanacak daha geniş kapsamlı bir çalışma yapmaları
önerilebilir.
KAYNAKÇA
Bancroft, J., Loftus, J., & Long, J. S. (2003). Distress about sex: A national survey of women in
heterosexual relationships. Archives of sexual behavior, 32(3), 193-208.
Basson, R., Leiblum, S., Brotto, L., Derogatis, L., Fourcroy, J., Fugl-Meyer, K., Graziottin, A.,
Heiman, J., Laan, E., Meston, C., Schover, L., van Lankveld, J., & Schultz, W.W. (2003).
Definitions of women's sexual dysfunction reconsidered: advocating expansion and revision.
Journal of Psychosomatic Obstetrics and Gynaecology, 24(4), 221-229.
Bhasvar, V., & Bhugra, D. (2013). Cultural factors and sexual dysfunction in clinical practice.
Advences in Psychiatric Treatment, 19(2):144-152.
Can, F. (2015). Romantik ilişkilerde sosyal ağ etkileri. Nesne-Psikoloji Dergisi, 5, 43-65.
Collins, W. A. (2003). More than myth: The developmental significance of romantic relationships
during adolescence. Journal Of Research On Adolescence, 13 (1), 1- 24.
Curun, F. (2001). The effects of sexism and sex role orientation on relationship satisfaction (Yüksek
Lisans Tezi), Ortadoğu Teknik Üniversitesi, Ankara.
Çakmak, E. (2011). Vajinismusu olan kadınlarda bağlanmanın cinsel işlevler ve klinik bulgulara
etkisi (Tıpta Uzmanlık Tezi), Bakırköy Prof. Dr. Mazhar Osman Ruh Sağlığı Ve Sinir
Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi, İstanbul.
Çelik, E. (2013). Cinsel Öz-Yeterlik Ölçeğinin Türk kültürüne uyarlanması: Geçerlik ve güvenirlik
çalışması. Journal of European Education, 3(2), 1-10.
Çelik, E. (2013). Cinsel Öz-Yeterlik Ölçeğinin Türk kültürüne uyarlanması: Geçerlik ve güvenirlik
çalışması. Journal of European Education, 3(2), 1-10.

Journal of Pure Social Sciences
Pak Sosyal Bilimler Dergisi
e-ISSN: 2757-914X
International e-Journal (http://paksos.com)

Year/Yıl:2023, 4(7), 25-34
Case Study Paper (Received: 16.09.2023/Accepted: 16.10.2023)
Vaka Çalışması Makalesi (Geliş: 16.09.2023/Kabul: 16.10.2023)
Index: ISI (International Scientific Indexing), ASI (Advenced Sciences Index), ICI, ESJIndex etc.

33

Furman, W., & Shomaker, L. (2008). Patterns of interaction in adolescent romantic relationships:
Distinct features and links to other close relationships. Journal of Adolescence, 31(6), 771-
788.
Giami, A., Perrey, C., & Dunezat, X. (2003). Sexual orientations and sexual activities in France: an
HIV survey. Social science & medicine, 56(9), 1785-1794.
Golbası, Z., Evcılı, F., Eroglu, K., & Bırcan, H. (2016). Sexual myths scale (SMS): development,
validity and reliability in Turkey. Sexuality and Disability, 34(1), 75-87.
Golbası, Z., Evcılı, F., Eroglu, K., & Bırcan, H. (2016). Sexual myths scale (SMS): development,
validity and reliability in Turkey. Sexuality and Disability, 34(1), 75-87.
Hamadiyan, H., Oladi, M.A.G., Rahbar, P., & Azad, M. (2016). Prevalence of sexual dysfunction
among women using contraceptive methods. Int J Med Res Health Sci ;5:163–7.
Hassan, R.S., Eraky, E.M., Abou Khatwa, A.M., & Ghonemy, G.I. (2015). Study the effect of
hormonal contraceptive methods on female sexual function. Med J Cairo Univ ;83:115–20.
Hayes, R. D., Dennerstein, L., Bennett, C. M., Sidat, M., Gurrin, L. C., & Fairley, C. K. (2010).
What is the true prevalence of female sexual dysfunctions and does the way we assess these
conditions have an impact?. The journal of sexual medicine, 7(8), 2339-2348.
Humphreys, T. P. & Kennett, D. J. (2010). The reliability and validity of instruments supporting the
sexual self-control model. The Canadian Journal of Human Sexuality, 19(1-2), 1-13.
Karaoğlu, M.B. (2019). Evli bireylerde benlik saygısının çift uyumu ve cinsel doyum üzerindeki
etkisi, (Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi), Yakın Doğu Üniversitesi Sosyal Bilimler
Enstitüsü, Lefkoşa.
Kayır, A. (2001). Cinsellik kavramı ve cinsel mitler: Cinsel İşlev Bozuklukları Monograf Serisi.
İstanbul: Roche Müstehzarları Sanayi A.Ş., s: 34-39
Kılcı, Ş. (2018). Evlilik hazırlığı yapan çiftlerin cinsel mitlere inanma durumları ve etkileyen
faktörler, Aydın Adnan Menderes Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Doğum-Kadın
Sağlığı Ve Hastalıkları Hemşireliği Programı
Kıray-Vural, B., & Bayık-Temel, A. (2010). Cinsel doyumun yordanmasında bazı faktörlerin
incelenmesi. Anadolu Hemşirelik ve Sağlık Bilimleri Dergisi, 13: 1.
Laan, E., & Rellini, A. H. (2011). How do sexual dysfunctions affect women's satisfaction with their
sexual life? The role of sexual cognitions. Archives of sexual behavior, 40(4), 793-804.
Leiblum, S.R., Koochaki, P. E., Rodenberg, C. A., Barton, I. P., & Rosen, R. C. (2007). Hypoactive
sexual desire disorder in postmenopausal women: US results from the Women's
International Study of Health and Sexuality (WISHeS). Menopause, 14(3), 460-468.
McCabe, M.P. (2005). Sexual disorders. In Comprehensive Clinical Psychology (pp. 351-366).
Elsevier.
Mutlu, A.E. (2009). Vajinusmus tanısı alan hastaların sosyodemografik özelliklerinin cinsel mit
inançları, cinsel öyküleri, cinsel doyum düzeyleri ve eş değerlendirme biçimleriyle
karşılaştırılması, İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi, Malatya
Özcan, N. K., & Aslan, D. (2014). The relationship between sexual myths, sexual self-efficacy, and
sexual satisfaction in women with vaginismus. Journal of Sex & Marital Therapy, 40(1), 50-
60.
Özkan, A., & Özkan, S. (2012). Cinsel mitler ve cinsel işlev bozuklukları: bir gözden geçirme.
Androloji Bülteni, 14(1), 7-12.
Reis, H.T., Collins , W.A., & Berscheid, E. (2000). The relationship context of human behavior and
development. Psychological Bulletin, 126, 844 872.
Reissing, E. D. (2002). Re-evaluating vaginismus: An empirical investigation of diagnostic
reliability, vaginal spasm, pain and associated etiological correlates. A Thesis of the
Degree of Doctor of Philosophy. Montreal: McGill University, Department of Psychology.

Journal of Pure Social Sciences
Pak Sosyal Bilimler Dergisi
e-ISSN: 2757-914X
International e-Journal (http://paksos.com)

Year/Yıl:2023, 4(7), 25-34
Case Study Paper (Received: 16.09.2023/Accepted: 16.10.2023)
Vaka Çalışması Makalesi (Geliş: 16.09.2023/Kabul: 16.10.2023)
Index: ISI (International Scientific Indexing), ASI (Advenced Sciences Index), ICI, ESJIndex etc.

34

Reissing, E. D., Binik, Y. M., Khalifé, S., Cohen, D. & Amsel, R. (2003). Etiological correlates of
vaginismus: Sexual and physical abuse, sexual knowledge, sexual self-schema and
relationship adjustment. Journal of Sex & Marital Therapy, 29, 47-59.
Rosen, R.C., Leiblum, S. R., & Spector, I. P. (1993). Sexual arousal in women with vaginismus.
Journal of sex & marital therapy, 19(4), 288-299.
Saphire-Bernstein, S., & Taylor, S. E. (2013). Close Relationships and Happiness. In L. Boniwell,
S. A. David, & A. C. Ayers (Eds.), Oxford Handbook of Happiness (pp. 821-833). Oxford:
Oxford University Press.

Shrout, M. R., Renna, M. E., Madison, A. A., Alfano, C. M., Povoski, S. P., Lipari, A. M., Kiecolt-
Glaser, J.K. (2020). Relationship Satisfaction Predicts Lower Stress and Inflammation in

Breast Cancer Survivors: A Longitudinal Study of WithinPerson and Between-Person
Effects. Psychoneuroendocrinology, 104708.
Spector, I.P., Carey, M. P., & Steinberg, L. (1996). The sexual desire ınventory: Development,
factor structure, and evidence of reliability. Journal of Sex & Marital Therapy, 22(3), 175-
190.
Stephenson, K. & Meston, C. (2011). The association between sexual cost sand sexual satisfaction
in women: An Exploration of The Interpersonal Exchange Model of Sexual Satisfaction. The
Canadian Journal of Human Sexuality, 20 (1):31-40.
Toorzani, Z., et al. (2010). Sexual Health and its Relationship with Marital Satisfaction in Couples.
Journal of Family Research, 6(2), 181-196.
Uyar, B. (2015). İnfertilite tedavisi gören kadınlarda cinsel mitlere inanma düzeyi, (Uzmanlık
Tezi), Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi, Diyarbakır.
World Health Organization (WHO). (2006). Defining sexual health report of a technical
consultation on sexual health. https://www.who.int/reproductivehealth/publications/sexual_
health/defining_sh/en/
Yaşan, A., & Gürgen, F. (2004). Cinsel partneri olan bir hemşire grubu ile hiç partneri olmamış bir
hemşire grubunun cinsel bilgi edinme yolları ve cinsel mitlerin yaygınlığının
karşılaştırılması. Yeni Symposium Dergisi, 42(2):72-76.
Yavuzer, V., Kılıçoğlu, G., & Kılınç, M. (2013). The relationship between sexual self-efficacy and
vaginismus in Turkish women. Journal of sex & marital therapy, 39(6), 493-502.
Yiğit, İ., & Çelik, C. (2016). İlişki doyumunun erken dönem uyum bozucu şemalar, kişilerarası
ilişki tarzları ve kendilik algısı açısından değerlendirilmesi (Yayımlanmamış Yüksek Lisans
Tezi), Türk Psikoloji Yazıları.

Bu makale 6 Şubat 2024 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Klinik Psikolog  Türkan Güner

Klinik Psikolog Türkan GÜNER, Girne Amerikan Üniversitesi Psikoloji bölümünde 4 yıl olan lisans eğitimini 2020 yılında 3,52/4 yüksek başarı ortalaması ile tamamladı. Lisans eğitimi sırasında 2019 yılında lisans stajını Van Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin Psikiyatri servisinde başarı ile tamamlamıştır. 2020 yılında özel bir Psikoloji kliniğinde çocuk ve ergen psikolojisi üzerine çalıştı. Lisans eğitimi sonrasında Klinik Psikoloji Yüksek Lisansını 2023 yılında Yakın Doğu Üniversitesi’nde 3,86/4 ortalama ile Yüksek Onur Derecesiyle tamamlayıp Klinik Psikoloji alanında uzmanlığını alarak ‘Klinik Psikolog’ unvanını aldı. Yüksek lisans eğitimi sırasında 2022 yılında yüksek lisans stajını Barış Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesinde başarı ile tamamlamıştır. Yüksek lisans eğitimi sırasında yazdığı ‘’Romantik İlişkisi Bulunan Bireylerin F ...

Yazarı sosyal medya'da takip edin
instagram
Etiketler
Vajinismus tedavisi
Klinik Psikolog  Türkan Güner
Klinik Psikolog Türkan Güner
Van - Klinik Psikolog
Facebook Twitter Instagram Youtube