Ultrasonografi

Ultrasonografi

EN iyi Radyolog ve Girişimsel Radyoloğun EN iyi gözü ve kulağıdır. Çünkü; “EN az zarar vererek, EN ekonomik yolla, EN kısa sürede tanı koyan hekim, EN iyi hekimdir”

Ultrasonografi nedir ve nasıl çalışır?

Ses dalgalarını kullanır. İnsan kulağının işitemediği kadar tiz olan ultrasonik sesler kullanılır. Bu sesler 2 - 20 Megahertz (MHz) bantındaki seslerdir. Ses, cisimlerin titreşimi sonucu meydana gelir. Bu kadar yüksek titreşimi elde etmek için PİEZO-ELEKTRİK olayından yararlanılır. Bu olay Kuartz gibi bazı kristallerin elektrik enerjisi verildiğinde genişleyip daralarak titreşmeleri ve dolayısıyla ses oluşturmaları, kendilerine gelen sesi ise yine aynı yöntemle elektrik enerjisine çevirmeleridir.

Bu şekilde enerji çevirici maddelere TRANSDÜSER (çevirici) denir. Ultrasonografi aygıtlarında transdüser olarak seramik diskler kullanılır. Transdüseri taşıyan başlığa PROB adı verilir. Ses maddeyi geçerken absorpsiyon ve yansıma nedeniyle intensitesi (yani yoğunluğu) azalır. Suyun absorpsiyon katsayısı çok düşük, kemiğin ise yüksektir. Bu nedenle ses sıvılardan zayıflamadan geçer. Sesin yayılım yönündeki dokular arasındaki farklılık ne kadar fazla ise yansıma da o kadar çok olacaktır.

Ultrasonografide fizik kurallar nedeniyle şu hususlar önemlidir:

Sıvıların içerisindeki ya da arkasındaki yapılar daha iyi incelenir. Yani sıvılar sesi çok iyi iletir. Bu nedenle kadınlarda rahim ve yumurtalıkların incelenmesinde mesanenin dolu olması istenir. Dolu mesane arkasındaki organlar için çok iyi bir akustik pencere (ses iletim penceresi) görevi yapar.

Bağırsak gazları arkalarındaki yapıların görülmesini engeller. Çünkü havanın arkasına ses geçmez. Bu nedenle bağırsak gazları fazla olan hastalarda karın içi organların görüntülenmesi güç olmaktadır.

Kemik ve kalsifikasyonun (örneğin taşların) arkasına yeteri kadar ses geçmez. Bu nedenle kemikle örtülü organları incelemek mümkün değildir.

ULTRASONOGRAFİK İNCELEME NASIL YAPILIR?

Hasta masaya yatırılır. İncelenecek bölgeye jel sürülür. Rahim ve yumurtalıklar ya da komşu organlar incelenecekse mesane dolu olmalıdır. İncelenecek organ ve dokunun derinliğine uygun frekansta ve şekilde bir prob seçilir. Yüzeyel yapılar, yüksek frekanslı problar ile incelenir (8-14 MHz). Derin yapılar ise düşük frekanslı problar ile incelenir (3.5 MHz). Yüzeyel incelemelerde LİNEER (düz uçlu) ve yüksek frekanslı transdüser taşıyan problar seçilir. Karın içi organlar gibi derin yapılar incelenirken KONVEKS şekilli ve daha düşük frekanslı transferler tercih edilir. Prob, yüzeyinin uzunluğu ve eni kadar kesit yapan bir bıçak gibi düşünülmelidir.

Giriş kapısında bir engel yoksa (gaz ya da kemik gibi) istenilen her açıdan kesit alabilir. Anatominin çok iyi bilinmesi gerekir. Kesitler probun ağzının düzlemine ve probun eğimine göre şekillenir. Bu nedenle US görüntüleri, ancak probun inceleme sırasındaki duruşu, yeri, düzlemi ve eğimi bilinirse yorumlanabilir. Ultrasonografi, kullanıcının tecrübesine çok bağımlı bir görüntüleme yöntemidir. Bu nedenle deneyim çok önemlidir.

Ultrason görüntüsü canlıdır (real-time). Kesiti yapılan bölge monitörde canlı olarak izlenir ve sonografik tanı inceleme sırasında konur. Örneğin üst karın incelemesinde solunumla karaciğerin aşağıya indiği veya büyük damarların atımları izlenebilir. İstenildiğinde görüntü dondurularak resmi çekilebilir.

ULTRASONOGRAFİK İNCELEME YÖNTEMLERİ NELERDİR?

İki temel yöntemi vardır.

GRİ SKALA ULTRASONOGRAFİ (US)

RENKLİ DOPPLER ULTRASONOGRAFİ (RDUS)

Gri skala ultrasonografide; görüntüler siyah ile beyaz arasındaki gri tonlarda oluşur. İyi bir görüntü elde etmek için incelenecek dokuya olabildiğince yaklaşmak gerekir. Bu düşünceden yola çıkarak endosonografi ve intraoperatif uygulamalar geliştirilmiştir. Endosonografide endoskop ucuna transdüser yerleştirilmiştir.

Endoskopinin ucundaki transdüser ile mide ve duedonuma komşu yapılar (pankreas, safra yolları vb) incelenir. Transvajinal problarla rahim ve yumurtalıklar detaylı olarak görüntülenir. Transrektal problarla prostat bezi incelenir ve gerekirse biyopsi yapılabilir. İntraoperatif US ile ameliyat sırasında tümörlerin sınırları çok iyi bir şekilde belirlenebilir.

Renkli Doppler Ultrasonografi; ise damarlardaki kan akımının yönünü ve hızını belirleme temeline dayanır. Damar darlıkları incelenir. Damar içindeki kan akım hızı ölçülebilir. Doppler US’de yüksek frekanslı ses kullanılmakla birlikte, dönen sesteki frekans değişikliği kulağın duyacağı sınırlardadır. Kulak en duyarlı ses ayırıcısıdır. Deneyimli bir radyolog bu sesi dinleyerek akımın niteliği ve niceliği hakkında yeterli bilgi sahibi olabilir.

Ultrasonografide görüntüler nasıl yorumlanır?

Görüntülerde ekoların yoğun olduğu bölgeler HİPEREKOİK (beyaz), az olduğu bölgeler HİPOEKOİK (koyu gri-siyah), hiç bulunmadığı kesimler ise ANEKOİK (simsiyah) olarak tanımlanır. Ekojenitesi birbirine eşit olanlara İZOEKOİK lezyonlar denir. Hiperekoik lezyonlara EKOJEN tanımlanması da kullanılabilir.

İçi sıvı dolu olan kistik yapılar çok iyi tanınır. Ayrıca safra kesesi, safra yolları, böbrek ve idrar yollarındaki taşlar çok iyi görüntülenebilir. Ultrasonografide; hava, gaz ve kemik yapılar dışında kalan tüm yumuşak dokulardaki tümör, nodül, kitle gibi patolojiler çok iyi görüntülenebilir.

ULTRASONOGRAFİNİN GÜÇLÜ VE ZAYIF YANLARI NELERDİR?

Güçlü yanları:

İyonizan ışın kullanılmaz. Bilinen hiçbir zararlı etkisi yoktur. Bu nedenle hamilelerde ve çocuklarda ilk ve temel tanı yöntemidir.

Ultrasonografi aygıtları taşınabilir olduğundan yatak başı inceleme yapılabilir. Bu özelliği ile yoğun bakım ünitelerinde çok değerlidir.

Ultrasonografi aygıtları nispeten ucuzdur ve deneyimli kullanıcılar için inceleme basittir. İnceleme sırasında hastaya hiç rahatsızlık verilmez.

Zayıf yanları:

Tanı, incelemeyi yapan kişinin bilgi ve beceri düzeyine çok bağlıdır.

Hava ile dolu olan normal akciğerler görüntülenemez. Bağırsak gazları da incelemeyi engeller.

Ses, kalın kafa kemiklerini yeteri kadar geçemediği için yetişkinlerde kafa içi yapılar görüntülenemez.

ULTRASONOGRAFİNİN HASTALIKLARIN TEŞHİSİNDEKİ YERİ NEDİR?

Ultrasonografi bir yumuşak doku inceleme yöntemidir.

Kadın ve doğum hastalıkları: Büyük su dolu bir kese içindeki cenin ultrasonografi ile incelemeye çok elverişlidir. Zararlı bir etkisinin olmaması da US’yi hamilelikte temel tanı yöntemi konumuna getirmiştir. Rahim ve yumurtalıkların incelenmesinde de ultrasonografi ilk ve temel yöntemdir.

Parankimal organlar: Karaciğer, pankreas, dalak ve böbrek US ile çok iyi incelenir. Doğal su dolu yapılar olan safra kesesi ve mesane de US incelemesi için çok uygun yapılardır.

Yüzeyel yapılar: Yüksek frekanslı, düz uçlu lineer prob ile incelenirler. Tiroid, paratiroid, tükrük bezleri, göz küresi, lenf bezleri, meme, omuzdaki rotator kılıf yırtıkları, doğuştan kalça çıkıkları, yumuşak doku lezyonları, testis ayrıntılı bir şekilde görüntülenebilir. Transrektal prob ile prostat incelenir ve kanser şüphesinde biyopsi yapılır.

Gazlı organlar: Gaz varlığı ultrasonografinin akciğer ve sindirim borusundaki uygulamasını sınırlar. Bununla birlikte göğüs duvarına dayanan oluşumlar US ile çok iyi incelenebilir. Benzer şekilde akciğeri çevreleyen plevral sıvıyı saptamak mümkündür.

Bağırsak segmentleri US ile görüntülenebilir. Hastalık nedeniyle kalınlaşmış bağırsak kesimleri, kanser veya iltihap (örneğin Apandisit) US ile saptanabilir.

Bebek beyni: Bıngıldağı açık olan bebeklerde beyin mükemmel görüntülenir (transfontanel US). Bir yaşına kadar bebeklerde kemikler kireçlenmediği için omurilik de incelenebilir.

Renkli doppler US: Damarlarda akımın varlığı, yönü ve hızı belirlenir. Akımın hızı ve şekline bakarak damar darlığı derecesi saptanabilir. Ayrıca kitlelerin damarlanması değerlendirilebilir.

ULTRASONOGRAFİK İNCELEME TÜRLERİ NELERDİR?

GRİ SKALA US İNCELEMELER

Abdominopelvik (tüm batın)

Transvaginal jinekolojik

Obstetrik

Yüzeyel yapılar

Tiroid

Meme

Skrotal

Kas-iskelet

Kas lezyonları

Neonatal DKÇ – Yenidoğan kalça çıkığı taraması

Achilles tendon

Omuz

KTS’de El bileği US – Karpal Tünel Sendromu

Yenidoğanlarda Transfontanel Kranial US

RENKLİ DOPPLER US İNCELEMELER (RDUS)

Renal

Portal sistem

Skrotal

Transvaginal jinekolojik

Obstetrik

Oftalmik

Karotis-vertebral arter

Periferik vasküler incelemeler

Alt Ekstremite Arteriyel

Alt Ekstremite Venöz

Üst Ekstremite Arteriyel

Üst Ekstremite Venöz

Penil

Özel durum incelemeleri

Hemodiyaliz Şantlarının Değerlendirilmesi

Arter Pediküllü Otogreftlerin Değerlendirilmesi

Femoral psödoanevrizma tedavisi (Renkli Doppler US ile)

Bu makale 9 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Prof. Dr. Zekai Pekkafalı

Prof. Dr. Zekai PEKKAFALI, 29 Haziran 1965 yılında Konya'da doğmuştur. Lisans öncesi öğrenimlerinin ardından Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde başladığı tıp eğitimini 1988 yılında başarıyla tamamlayarak tıp doktoru unvanı almıştır. İhtisasını ise, GATA Haydarpaşa Eğitim Hastanesi'nde 1995 yılında tamamlayarak Radyoloji Uzmanı olmuştur. Ayrıca, özellikle damar dışı (Non-vasküler) Girişimsel Radyoloji alanında çalışmaları bulunmaktadır. 1999 Yılında ''Yardımcı Doçent'' 2008 yılında ''Doçent Doktor'' 2017 yılında ''Profesör Doktor'' unvanı almıştır. Uluslararası hakemli dergilerde yayınlanmış bir çok makale sahibi olan Prof. Dr. Zekai PEKKAFALI, mesleki çalışmalarına İstanbul / Ataşehir'de bulunan özel muayenehanesi'nde devam etmekte, ayrıca üniversitelerde dersler vermekte ve çeşitli özel sağlık kuruluşlarında konsültan radyoloji he ...

Etiketler
Ultrasonografi muayenesi
Prof. Dr. Zekai Pekkafalı
Prof. Dr. Zekai Pekkafalı
İstanbul - Radyoloji
Facebook Twitter Instagram Youtube