Tanrıların gıdası kakao

Tanrıların gıdası kakao

Mutfağımızın gizli kahramanı, lezzetli pastalarınız ve nefis kurabiyelerinizin vazgeçilmezi kakaoya tanrıların gıdası adı verildiğini ve besleyici olduğunu biliyor muydunuz?

Bu ismin nereden geldiğine değinmeden önce gelin birlikte kakao meyvesini tanıyalım.

Duyularımızı harekete geçiren, tanrıların gıdası olarak bilinen kakaonun, doğanın özenli elinden günümüzdeki lezzetine ulaşması kaliteli tercihler ve uzmanlık gerektiriyor. Bu süreç, iri yapraklı ve orta büyüklükteki “theobroma cocoa” adı verilen kakao ağacı ve onun kavuna benzeyen meyveleriyle başlıyor. Kakao bitkisi, hava sıcaklığının 20-32oC olduğu yağışlı Ekvator ikliminde yetişebiliyor. “Kahverengi altın” olarak da isimlendirilen kakao, kavuna benzer sert kabuklu kakao meyvelerinin içindeki kakao çekirdeklerinden elde ediliyor. Kakao meyvesi ağacın kalın dalları ve gövdesi üzerinde yetişiyor. Ağacın gövdesinin uğrayacağı en ufak değişim gelecek hasatlara zarar vereceği için kakao çekirdekleri elle tek tek toplanıyor.

Kakaoya Tanrıların gıdası adı verilmesinin nedeni ise, antik medeniyetlere dayanıyor. Kakao tohumlarının ilk kullanımı, Meksika’nın güneyindeki antik medeniyetlerde başlamış. Kakao çekirdekleri özellikle kutlamalar sırasında soylu sınıfın, seçkin savaşçıların kakaoyu bir içecek şeklinde tüketmesi için kullanılıyormuş.. Ayrıca tanrılara sundukları adaklarda, yıllık törenlerinde kakao çekirdeklerinin vazgeçilmez bir yeri varmış. Tanrılara sundukları bu ayrıcalıklı keyfi de en sık tadabilen kişiler de Aztek krallarıymış.

Kakao ve Beslenme

Kakao, sadace içimi keyifli, mutluluk veren bir besin değil, aynı zamanda da besleyici. Kakao, çeşitli mineraller içeren bir besin. Enerji mekanizmasında ve kas dokularının fonksiyonlarını yerine getirmesinde önemli yeri olduğunu bildiğimiz magnezyum, kakaoda önemli oranda bulunuyor.

Ayrıca kakao, zengin flavonoid içeriğiyle hem güçlü bir antioksidan hem de iyi bir lif kaynağı. Kakao ve kakao içeren ürünlerin bir porsiyonunda diğer birçok besinden daha fazla miktarda antioksidan bulunabilmektedir. Örn. 3 tatlı kaşığı (15 g) kakao, 1 büyük boy (200 g) domatesin 2 katından fazla flavonoid (antioksidan türü) içermektedir* Lif içeriğine baktığımızda da 3 tatlı kaşığı (15 g) kakao, günlük lif gereksiniminin %22’sini karşılamaktadır.*

Yeterli ve dengeli beslenmenin en önemli kuralı porsiyon kontrolü, tüm gıdalarda olduğu gibi kakaolu besinler için de geçerli. Kakao içeren besinler aynı zamanda şeker de içerebildiği için etiket üzerinde önerilen porsiyon miktarlarını göz önünde bulundurarak, hem çocuğunuz hem de kendiniz yeterli ve dengeli beslenme düzeninde bu besinlerin keyfini çıkarabilirsiniz.

*Amerikan Tarım Dairesi (USDA) Ulusal Besin öğesi veritabanı

Bu makale 4 Eylül 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Uzm. Dyt. Ceren Batmaz Sarı

Uzm. Dyt. Ceren Batmaz Sarı,lisans öncesi öğrenimlerinin ardından Ankara Hacettepe Üniversitesi, Beslenme ve Diyetetik, Bölümünde lisans eğitimini tamamlayarak Diyetisyen unvanı almiştir.İhtisasını ise İstanbul Acıbadem Üniversitesi, Beslenme ve Diyetetik,bölümünde tamamlayarak uzman diyetisyen olmuştur.

Mesleki çalişmalarına online olarak devam etmektedir

 

 

 

 

Etiketler
Kakao
Uzm. Dyt. Ceren Batmaz Sarı
Uzm. Dyt. Ceren Batmaz Sarı
İzmir - Diyetisyen
Facebook Twitter Instagram Youtube