Vücuttaki yağ miktarının olması gerektiğinden fazla olması durumunda şişmanlıktan bahsedilmektedir. Şişmanlık beraberinde yağ dokusunda artışı ve obeziteyi getirmektedir. Obezite aslında çok şişmanlık olarak da tanımlanabilir.
Vücut kitle indeksinin normalden fazla olması obeziteyi gösterirken, obezitenin de dereceleri vardır. Vücut kitle indeksi hesaplaması mutlaka profesyonel bir ortamda gerçekleştirilmelidir. Ancak kısaca bahsetmek gerekirse vücut kitle indeksi boyun vücut kilosuna oranlanması anlamına gelir.
Obezitenin tedavisi kilo kaybı ve kilo kaybıyla beraber bunu devam ettirmeyi gerektirir. Şişmanlığa eşlik eden hastalıklar ancak kilo kaybıyla iyileştirilebilir. Günümüzde, cerrahi dışı tedaviler genellikle kilo kaybına neden olsa da kilo kaybını devam ettirmek ve korumayı nadiren sağlamaktadır. Bu gibi durumlarda ise şişmanlık ameliyatı olarak da bilinen obezite cerrahisi tercih edilmektedir.
Cerrahi, uzun süreli kilo kaybı ve kilo kaybının korunmasını sağlayan bir yöntemdir. Obezite cerrahisinde gastrointestinal sistem anatomisi değiştirilmektedir. Gıdaların alımını azaltmak veya sınırlandırmak ya da gıdanın emilimini azaltmak için cerrahi yöntem tercih edilmektedir. Obezite cerahisinde mide küçültülmekte ve kişinin az gıda alması sağlanmaktadır. Midenin küçülmesi kişinin az acıkmasını ve böylelikle gün geçtikçe kilo vermesini sağlar. Obezite cerrahisi ile beraber kişi kilolarının yanı sıra kiloyla gelen hastalıklardan da kurtulmuş olmaktadır. Ancak ameliyatın ardından mutlaka düzenli ve sağlıklı beslenme uygulanmalı, spor aktiviteleri yapılmalıdır.
OBEZİTE CERRAHİSİNİN UYGULANMAYACAĞI KİŞİLER
Obezite cerrahisi ciddi yeme bozuklukları olan, aşırı kilo alımına devam eden kişilerin yanı sıra sistemik hastalığı olan, aktif alkol bağımlılığı bulunan, üst sindirim borusunu etkileyen hastalıkları olanlarda uygulanmamaktadır.
ŞİŞMANLIK AMELİYATI YÖNTEMLERİ
Obezite cerrahisinde birden fazla yöntem kullanılmaktadır. bu yöntemleri ise şu şekilde sıralamak mümkündür;
Tüp Mide (Sleeve Gastrektomi) Ameliyatı: Midenin yaklaşık %80'lik bir kısmı kesilip çıkartılır ve geriye tüp şeklinde küçülmüş mide bırakılır. Bu sayede kişi az bir yemekle birlikte kendisini tok hisseder. Ayrıca midenin fundus denilen anatomik kısmı çıkarılarak, buradan salgılanan iştah açıcı ghrelin hormonu devre dışı bırakılmış ve hastanın iştahı kontrol altına alınmış olur.
Gastrik Bypass: Mide hacmi küçültülmekte ve ince bağırsak ile yeni bir yol oluşturularak gıdaların sindirimi sınırlandırılmaktadır.
Duodenal Switch: İnce bağırsak bypass’ı olarak da bilinmektedir. Gıdaların emilimi azaltılmaktadır.
