Sigara bağımlılığı ve kızıl ötesi lazer tedavisi

Sigara bağımlılığı ve kızıl ötesi lazer tedavisi

Kızıl  Ötesi Lazer ile sigara nasıl bırakılır?

 

Soft Lazer tedavisi sigara bırakılmasında  çok etkili bir yöntemdir. Özellikle sigarayı bırakmak için başka metotlardan sonuç alamayan kişiler bu yöntemi çok daha başarılı  buluyorlar. 3500 senelik bir özgeçmişe sahip olan Akupunktur modern teknolojiden yararlanarak (Lazer  etkisi) bu alışkanlığı strese girmeden ve kendimizi daha iyi hissetmemizi sağlayarak, güçlü bir şekilde ortadan kaldırır.

Aslında TAO felsefesine  göre vücudumuzda edindiğimiz doğal olmayan tüm zararlı alışkanlıklarımız ( normalden fazla yemek yeme, sigara içmek,  negatif düşünceler sonucu depresyon vs.) ve hatta değişik hastalık belirtileri bir nevi hayat enerjisinin (Qi)akışının düzensizliği veya Qi eksilmesinden kaynaklanır.Ruhumuz ve beynimizde , vücudumuz kadar beslenmelidir ki bu akış kesintisiz sağlansın.

 

Sigara bırakılmasında iki faktör  rol oynar:

 

Psikolojik Faktör: Hastanın gerçekten sigarayı bırakmak istemesidir. Bu gerçek istek olmazsa ( aile baskısı- eş baskısı vs.) üzün vadeli başarılı bir sonuç almak mümkün değil,er geç bir daha bu alışkanlık geri dönecektir.


Önemli Not:

Sigara bırakmaya karar veren kişi, tedavi döneminde ve en az 1 ay sonrası,sigara içimeyi sosial olarak tetikleyen ortamlarda bulunmamalı( Arkadaş çevresi özellikle Alkol tüketimi söz konusu ise).Bu konuya gereken özen gösterilmez ise ,bazen başarısızlık yaşanabilir(tedaviden sonra  fiziyolojik olarak nikotine ihtiyaç duymazsak bile, psikolojik olarak tamamen yeni duruma  alışmamız en  az 1 ay sürer)

 

Fizyolojik Faktör: Laser tedavisi   fizyolojik yönden kararını veren kişinin , başarılı olmasında önemli ölçude rol oynar .Bu fizyolojik etkiler tedavinin beyinde Endorfin (mutluluk  hormonu)salgılatma ve Adrenalini(stres hormonu) dengeleme gücüyle sağlanır. Enorfin salgısı Lazer Tedavi  uygulamsından sonra, Nikotinin etkisinden ( max 2 saat)    çok daha fazladır( saatlerce).

Nikotin ihtiyacı ve yoksunluk hissi ilk 3 gün en yüksek düzeyde olur ve bunun için bu 3 günde Tedavi  yapılması endorfin salgılanmasını maximum dereceye getirir, bu kritik 3 günden sonra %80 başarı elde edilir. Sigaranın kokusu  bile genelde tedavi olan kişiye tuhaf gelmeye başlar.% 20 hastalarda hala bir eylem varsa veya hasta kronik içiciyse (özellikle uzun seneler günde bir paket sigara tüketmişse)2 gün arayla birer seans daha gerekebilir( toplam 4 ve ya gerekirse 5 seans toplam) .

Lazer ile sigara bırakılmasında, Lazerin nikotini vücuttan atma ( detoxification) gücü  yoksunluk sendromlarının (nikotin isteği,sinirlenmek,ajite olmak,vs.) en aza indirir.Salgılanan endorfinin  etkisinden dolayı, hasta kendini derinden rahatlamış ve iyi hisseder. İki yöntem (Lazer Akupunktur)bir araya geldiğinde başarı oranı% 95 üstündedir.

Bu tedavinin her hangi bir yan etkisi yok ve 30 senedir Avrupa ve 16 senedir Kanada da sigara bırakılması için kullanılmakta.NASA , Persolinine “Stop Smoking” programında etkili bir yöntem olarak , Lazer tedavisini uygun görmüştür(2009).

 

SİGARAYI BIRAKMAK İSTEYENLERİN YAŞADIKLARI TİPİK KAYGI VE SORUNLAR NELERDİR?

 

Sigarayı azaltmak? Yoksunluk belirtilerinin daha uzun sürmesine neden olur. Çoğunlukla başarısızlıkla sonuçlanır.Sigara miktarı arttırılır.

 

Ara ara sigara içmek: Vücuda tekrar nikotin etkisini hatırlatır. Zamanla düzenli olarak içmeye dönüşür. Halbuki sigara içilmemesine alışmak daha kolaydır.

 

Çevre baskısı: sigarayı bırakanların çoğu çevresi tarafından adeta tekrar içmeye zorlanır.Size sigara tutulduğunda ‘ teşekkür ederim almayayım’ değil ‘Teşekkür ederim , bıraktım demelisiniz.

 

KATRAN VE NİKOTEİN DÜZEYİ DÜŞÜK( LİGHT) SİGARA İÇMEK: Bu durum da genellikle sigara adedi arttırılarak eski nikotin düzeyi tutturulmaya çalışılır .Zaten ‘’ tehlikesiz sigara yoktur’’

 

Kilo alma kaygısı: Sigarayi burakmak ile beraber ,nikotinin etkisinin kalkmasıyla iştah normale döner(iştahsızlık ortadan kalkar),bu da  yaklaşık 3-4 kilo almaya neden olabilir.

Sigara bırakıldıktan sonra asıl kilo alma nedeni(özellikle Lazer gibi yardımcı tedaviler uygulanmazsa),ilk dönem ,nikotin yoksunluğu ve onun vücutta  yarattığı fiziyolojik etkileri,stres mekanizmasıyla ağız , mide,karaciğer  ve beyini yemeye odaklandırması ve sonuçta  kısa zamanda  kilo almaktır.

 

  ÖNEMLİ  NOT:

 

 Sigarayı bırakmaya bağlı kilo almayı engellemek için son seanslarda gereken noktalar, iştah ve sindirim sistemiyle ilgili, seçilir ve aynı zamanda tedavi edilir. Kişinin kilosu sigarayı bıraktığı zaman normal ise koruyucu programına alınması ( ilk hafta  1 seans sonra seanslar arası +1 hafta uzatılarak ayda 1 şeklinde ,hasta yemek yeme duygusunu kontrol altına alana kadar devam edilebilir.İlk haftadan kişiye uygun kalori çıkartılır ve diyete devam edilir. Bu ilk dönem sigara bırakıldıktan sonra kilo alınmazsa, ( ilk 3-4 ay ) vücut bu dengeyi kendi sağlayabilecektir.

 

Sigara bırakıldığı andan itibaren ne gibi değişiklikler olur:

 

2 saat sonra kan basıncı , nabız ve vücut ısısı normale döner.
8 saat sonra karbonmonoksit seviyesi kanda normale döner. Oksijen seviyesi yükselir.
3 gün içinde kalp krizi riski düşer, koku ve tat alma hissi normale döner.Nefes almak daha akıcı olur.
2 ayda kan dolaşımı normalleşir, Akciğer enfeksiyon riski azalır.Öksürükler git gide azalmaya başlar.Yorgunluk hissi yerini enerjitik  olmaya verir.
1 sene sonra kalp krizi riski% 50 azalır. Kanser olma riski de çok düşer.
Sigarayı 30 yaşın altında bırakırsanız ,  gelecek hayatınızda  sigaranın sebep oldacağı kalp, akciğer  hastalıklarını ve  riskini sıfıra indirmiş olacaksınız.
Büyük bir sermaye ve zamanı kendi zararınıza kullanmak yerine, daha verimli bir şekilde sevdiklerinizle eğlenmeye ve zaman geçirmeye ayırabileceksiniz.
Sigaraya endeksli yaşamak ,özgürce hareket etme ve zevk alma anlayışımızı  güçlü bir şekilde etkiler ,bu da doğamiza karşı olduğu için ,zaman içinde gizli depresyona neden olur.
      

Bu makale 19 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Dr. Faranak GÜLSOY

Dr. Feranek GÜLSOY, 1967 yılında Tebriz - İran'da doğmuştur. Tıp eğitimini 1994 yılında Tahran Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde tamamlayarak tıp doktoru unvanı almıştır. 1997 yılında ise Tahran üniversitesi Tıp Fakültesi'nde Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları uzmanlığını almıştır. 1997 yılında İstanbul'a yerleşmiş olan Dr. Feranek GÜLSOY, 1998 yılında Türkiye'de Denklik Sınavında başarılı olarak tıp denkliğini almaya hak kazanmıştır. 2001 yılında Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları bölümünde 1 sene adaptasyon sürecini tamamlamış ve İstanbul'daki mesleki hayatına başlamıştır. 2003 yılında Azerbaycan'daki arkadaşlarının Akupunktur üzerine yaptığı çalışmalarından etkilenmiş olan Dr. Feranek GÜLSOY, bireysel olarak Akupunktur üzerine araştırmalar yapmaya başlamıştır. 2006 yılında Kanada‘'da Akupunktur üzerine, The College of İn ...

Etiketler
Soft lazer
Dr. Faranak GÜLSOY
Dr. Faranak GÜLSOY
İstanbul - Akupunktur
Facebook Twitter Instagram Youtube