Polikistik over sendromu

POLİKİSTİK OVER SENDROMU

Polikistik over sendromu

 

POLİKİSTİK OVER SENDROMU KİMLERDE GÖRÜLÜR?

Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. İrem Yengel, kadınların büyük çoğunluğunu etkileyen polikistik over sendromu ile ilgili merak edilenleri sizler için anlatıyor.

Polikistik over sendromu, yumurtalıkta çok sayıda küçük, iyi huylu küçük kistlerin görülmesini ifade eder ve adet düzensizliği ile karakterize bir hastalıktır. Bunun dışında; kilo alımı, saç dökülmesi, sivilcelenme ve vücutta tüylenme gibi birçok problemin oluşmasına da yol açabilir.

Bu sendroma sahip kadınlar, yumurtlama düzenlerini bozan yumurtalık kistlerinin oluşumu nedeniyle sıklıkla kısırlık sorunları yaşarlar. Hastalık yaşam kalitesini olumsuz etkileyebilmekte ve psikolojik sorunlara yol açabilmektedir.

Riskleri nelerdir?

Polikistik over sendromu ciddi bir hastalıktır. Uzun süre tedavi edilmezse karaciğer yağlanması, diyabet, yüksek tansiyon, metabolik sendrom, kısırlık, depresyon ve anksiyete, yüksek tansiyon, uyku apnesi ve daha birçok önemli soruna yol açabilir. Kilo vermek ve hormon seviyelerini kontrol etmek için bu sendroma kişiler, mümkün olan en kısa sürede tedaviye başlamalıdır.

Hastalık ilk evrelerde herhangi bir belirti göstermezken süreç ilerledikçe bazı belirtiler göstermeye başlayabilir. Polikistik over sendromunun en sık görülen semptomu düzensiz adet kanamasıdır. Bu hastalarda adet kanaması genelde geç kalma eğilimindedir. Normal kadınlarda görülen 28 günde bir adet yerine, bu hastalar 35-50 gün aralıklarla adet görebilir. Bu hastalık özellikle 13-19 yaş arası genç kızlarda ortaya çıkar.

Nasıl tedavi edilir?

Polikistik yumurtalıkların tedavisi, bir kadın doğum uzmanı ve bir endokrinolog ve tarafından bireysel planlama gerektirir. Tedavi sürecinde, hastalıkla mücadele etmenin yanı sıra hastalığın neden olduğu ikincil sorunları ortadan kaldırmak için farklı tedavi yöntemleri kullanılmaktadır.

İlk olarak, antiandrojenler, kandaki normalden yüksek erkek (androjen) hormon düzeylerini düşürmek için kullanılır. Hastalığın seyrini iyileştirmek için en önemli tedavi prensiplerinden biri, hastaların ideal kilolarına inmelerine yardımcı olmak için bir diyetisyen tarafından hazırlanan kişiye özel PKOS diyeti ile insülin direncini azaltmaktır.

İlaç tedavisi esas olarak vücuttaki hormon dengesinin sağlanması, yağ ve şeker metabolizmasının dengelenmesi içindir. Aynı zamanda hastanın tedavi sürecini uygun bir diyet ve fiziksel aktivite ile desteklemesi önemlidir.

Yumurtlama fonksiyonu bozulmuş bazı hastalarda, yumurtlama fonksiyonunu eski haline getirmek için laparoskopik (kapalı) bir yaklaşımla yumurtalıklara cerrahi müdahale yapılabilir.

Birçok hastalıkta olduğu gibi, hastalığın erken teşhisi, hastalığın evresine göre bir tedavi planı ve hastalığın ilerlemesini önleyici tedbirler, hastalığın neden olduğu sorunların önlenmesinde önemlidir.

Bu makale 17 Ocak 2025 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Op. Dr. İrem Yengel

Yard. Doç. Dr. İrem Yengel, lise eğitimini Baraj Fen Lisesi'nde tamamladıktan sonra, Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde başladığı tıp eğitimini başarıyla tamamlayarak tıp doktoru unvanı almıştır. Yüksek Lisansını ise Adana Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesinde tamamlamış ve Kadın Hastalıkları ve Doğum uzmanı olmuştur. 

İngilizce Dil bilgisine sahiptir.

Mesleki çalışmalarına İstanbul Küçükçekmece'de Özel Muayenehane'de devam etmektedir.

Op. Dr. İrem Yengel
Op. Dr. İrem Yengel
İstanbul - Kadın Hastalıkları ve Doğum
Facebook Twitter Instagram Youtube