Polarize mikroskopla sperm seçimi tüp bebek tedavisinde başarı şansını önemli oranda arttırıyor !

Polarize mikroskopla sperm seçimi tüp bebek tedavisinde başarı şansını önemli oranda arttırıyor !
Spermlerle ilgili problemler çiftlerin gebe kalma oranlarını azaltıyor. Tüp bebek başarında yumurtaların genetik olarak uygun,olgun spermlerlerle döllenmesi sonuçlara öenmli katkı sağlıyor.
Değişen son tüp bebek yönetmeliği ile birlikte gündeme gelen tek embriyo transferi
Ülkemizdeki IVF uygulamalarında yeni bir süreci başlatmıştır. Bu süreçte, son 20 yılda edindiğimiz embriyo seçim kriterlerini ciddi bir şekilde sorgularken gebeliğe bizi en çok yaklaştıracak tek embriyoyu seçmek veya oluşturabilmek için bilimsel araştırmalara yönlenmemiz gerekmektedir. Gebeliği oluşturacak hücrelerin (embryo) kalitesi sadece yumurta tarafından belirlenmemektedir.
Bu nedenle özellikle pahalı olan  ve psikolojik yönden hastalara önemli bir stress getiren tüp bebek tedavilerinde bir yumurtaların ilaçlarla döllenmeye en uygun şekilde oluşturulmasına çalışılırken diğer taraftan da döllenme için kullanılacak spermlerinde en kaliteli olanının seçilmesi çok önemlidir. Aksi takdirde gebelik oranları istenmeyecek şekilde düşebilecektir.
Erkekte her boşalmada  20-100 milyon sperm atılmakta bu spermlerden ancak bir tanesi yumurtayı döllemektedir. Yukarıda belirtilen nedenlerle spermlerinde kalite bozuklugu oluşmuşerkeklerde gebelik sağlanması için sperm parametrelerinin düzeltilmesi için destekleme tedavileri yapılmaktadır. Sperm hücreleri gelişmeleri sırasındaki başta erkegin konuyla ilgili genetik kodlamaları olmak üzere çeşitli hormonal ve çevresel faktörlerce etkilenerek yumurtayı dölleme fonsiyonu kazanmakdır. Bu fonksiyonlardaki düşüklük döllenen yumurtanın gelişmesini bozmakta ve gebelik oluşturma kabiliyetini azaltmaktadır. Bu nedenle tüp bebek tedavilerinde kullanılan spermlerin en yüksek oranda olgunluk kabiliyetine ulaşmış olan spermlerce yapılması gerekmektedir. Aksi takdirde dölleme oranı bozuk spermler kullanılırsa gebelik oranları düşmektedir. Erkeğin yaşı ,hayat tarzı, kilosu, stress, başta siğara ve alkol kullandığı  ilaçlar ve genetik yapısı sperm kalitesini belirleyerek  dölleme yeteneğini etkilemektedirler. Faktörlerdeki olumsuzluk çiftin gebe kalmasını önleyebilmekte ayrıca tüp bebek başarı şansını önemli derecede azaltmaktadır  ,
Mikroenjeksiyon öncesi sperm seçimi yıllardır mikroskoplarla 400 büyütme altında en iyi morfoloji ve hareketlilik kalitesini gösteren spermlerin ayrımı ile gerçekleştirilmekteydi (ICSI).
Son yıllarda  yıldır sperm başlarını 6300 kere büyütebilmek  (IMSI) ve sperm başlarındaki nüklear materyalin bulunduğu varsayılan bölgelerdeki ölü  alanların (vakuolizasyon) saptanması , morfolojik olarak en iyi başa sahip spermlerin seçimi ile döllenme , gebelik  oranları arttırılabilmeye çalışılmıştır.
Bazı bilimsel çalışmalarda spermlerin olgunluk ve dölleme potansiyellerine göre polarize ışığı yansıtmalarındaki farklılık olduğunun saptanması bizlere teknik yeni olanaklar sağlamıştır. Bu tekniğin spermlerin yumurtaları dölleyebilme fonksiyonları üzerine etkilerinin araştırmasına başlanmıştır.
Bu teknikten en büyük yarar görecek hasta grubu :
1. Şiddetli sperm problemi olan erkek çeken (sayısal , hareketlilik ve morfolojik olarak normal kriterlerin altındaki erkekler)
2. Azospermi ( hiç spermi olamayan tüp bebekte kullanılacak spermlerin ancak testis biopsilerinden bulunana erkekler) hastalarında sperm seçilmesi
3. 2 ve üzerinde tüp bebek başarısızlığı olan çiftler
3. Tüp bebek denemeleri sonrası gebe kalamamışhastalarveya oluşan gebeliklerin sürekli düşükle sonlanması şikayeti olan çiftler
4. Nedeni açıklanamayan infertilite olguları

Bu makale 11 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Prof. Dr. Timur Gürgan

Prof. Dr. Timur GÜRGAN, lisans öncesi eğitimlerini bitirmesinin ardından Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde başladığı tıp eğitimini 1976 yılında tamamlayarak tıp doktoru unvanı almıştır. İhtisasını ise 1980 yılında yine aynı üniversitenin Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı'nda tamamlamış ve Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı olmuştur. Prof. Dr. Timur GÜRGAN, akademik kariyerine 1985 yılında Hacettepe Üniversitesi'nde Yardımcı Doçent olarak başlamıştır. 1988 yılında Doçent, 1995 yılında ise Profesör olmuştur. Kendisi halen aynı üniversitede Kadın Doğum Anabilim Dalı, Üreme Endokrinolojisi ve İnfertilite Ünitesi öğretim üyesi olarak görev yapmaktadır. 1986 yılından itibaren yurtdışında İngiltere'de London Hospital Medical College, St Bartholomew's Hospital, Lister Hospital, London Bridge Hospital ve  Guy's Hospital ve İsr ...

Yazarı sosyal medya'da takip edin
Prof. Dr. Timur Gürgan
Prof. Dr. Timur Gürgan
Ankara - Kadın Hastalıkları ve Doğum
Facebook Twitter Instagram Youtube