Okul fobisinin tedavisi

Okul fobisinin tedavisi

Tedavisi

Tedavi çocuğun durumunun formulasyonuna dayanır. Birlikte aile terapisi önemlidir. Fakat tek başına ilaç tedavisi yeterli değerlidir. Spesifik tedavi planı okula erken dönmeyi ve tedaviye öğretmenin tam katılımını içerir. Hastaların 2/3′ ü veya daha fazlası iyileşir.

Okul reddinin davranış tedavisinde, klinisyen çocuğun okula geri dönüşünü aşamalı (gradual) veya hızlı (rapid) olarak planlayabilir. Belli vakalarda okula aşamalı dönüş gerekli olmasına rağmen, okula hemen dönüşünün sağlanması ikincil komplikasyonları azaltır

Çocuk okulda başarısız kalmaktan ve öz saygısını kaybetmekten korku duyabilir veya okuldan korku gerçek bir nedene bağlı olabilir. Ancak bu tip korkular, ayrılma anksiyetesi adı verilen durumlardan daha çok yüzeyseldir, geçicidir. Korktuğu nesnelerin ortadan kalkması ile çocuk böyle bir korkudan kurtulabilir. Oysaki patolojik anne-çocuk ilişkilerinin söz konusu olduğu okul fobisi denilen durumda çözüm, ancak ilişkilerin düzeltilmesine bağlıdır. Dikkatli bir gözlemle anne çocuk arasındaki bağımlılık fark edilebilir, çocuğun korkularının ayrılma anksiyetesi türünde olup olmadığı anlaşılır. Bu durumda genellikle annenin de psikolojik terapisi gerekir.

Çocuğu tedavi yaklaşımında okula gitmediği için suçlamaktan kaçınıl­malıdır. Bu durumun pek çok çocukta görülebildiği, tedavi edilebileceği anlatılmalıdır

Adlerci ve Freudcu yaklaşım problemin kökünü bulmaya taraftardırlar. Psikoanalizcilere göre çocuk korkuları belirli bir durum değildir. Fakat psikolojik sebepleri ve duyuşsal şeylere bağlanır. Okula dönüş acı verici ve zorlanma durumudur. Tedavi geçmiş deneyimlere dayanır. Tedavinin temelinde çözümleme ve açığa çıkarma vardır.

Rogers’te korkunun sebeplerini bulmaya çalışır. Fakat şu anda özellikle çocuğun ve ailesi ve kardeşleri ile olan ilişkilerini belirlemeye çalışır.

Diğer taraftan davranışçılar çocuğun davranışlarının belirtilerinin belirli bir sebebe bağlı olacağını düşünürler. Fakat belirli başlangıçlar veya çevresel durumlar korkunun kaynağını oluşturmaktadır. Davranışçılar şu anki davranışın üzerinde güçlü bir etkiye sahip olmadıkça geçmişi vurgulamanın önemli olmadığını düşünürler

Literatürde okul fobisinin tedavisinde uzun süreli psikanalitik tedavi, anne-babaya rehberlik ya da anne babanın tedavisi davranış terapisi gibi çeşitli tedavi yöntemlerinin kullanıldığı görülmüştür. Bunların dışında anti depresif ilaç tedavileri de yapılmıştır. Son zamanlarda aile terapilerinden de faydalanılmıştır

Okul fobisini tedavisinde kullanılan birçok metottan bağımsız olarak temel prensiplerini aşağıdaki dört noktada toplayabiliriz:

Çocuğun mümkün olduğu kadar çabuk tekrar okula devam edebilmesini sağlamak gerekmektedir. Okula gitmeme ne kadar uzarsa çocukta ve anne babada oluşacak diğer olumsuz psikolojik belirtiler o kadar artar, tedavi de o oranda zorlaşır.

Çocuğun tekrar okula başlayabilmesi için, bedensel bir rahatsızlı­ğın olmadığı çocuğa ve anne babaya anlatılmalıdır. Anne babaya ve çocuğa açık olarak çocuğun okula gidebileceği, bunu engelleyecek herhangi bir bedensel hastalığı olmadığı terapist tarafından anlatılmalıdır.

Anne babanın çocuklarını okula göndermede kararlı olmalarına ve bu kararı düzenli uygulamalarına yardımcı olunmalıdır.

Okulla ve okul doktoruyla görüşüp çeşitli şikâyetleri dikkate alarak çocuğu eve göndermemeleri sağlanmalıdır.

Okul fobisinin hafif hallerinde anne babaya çocuklarının bedensel sağlığının yerinde olduğu, okula gidebileceği söylenir ve önerilerde bulunulur. Örneğin, bu kararlarında tutarlı olmaları hatırlatılır.

Ağır okul fobisi olan çocukların tedavisinde böyle bir yaklaşım yanlış sonuçlar verebilir. Eğer, anne babaya sadece çocuğun bedensel sağlığında herhangi bir bozukluğun olmadığı söylenirse anne baba derhal görüşmeyi keserler. Anne babanın sadece söylenilenleri izlemesi de yeterli değildir. Bu nedenle birçok yazar, ağır okul fobisi durumlarında çocuğun hemen okula gitmesinin önerilmesinin doğru olmayacağı kanısındadırlar.

Bu süre ne kadar sürer, çocuğun okula başlaması için ne kadar zaman beklemelidir sorusunun cevabı, okul fobisinin ve arkasında yatan aile içi sorunların ağırlığına göre farklıdır. Okul fobisi ne kadar ağırsa ve aile içi sorunların çözümlenmesi ne kadar zorsa çocuğun okula başlama süresi de o kadar uzayabilir.

Ağır hallerde çocuğun hastaneye yatarak tedavisi önerilmektedir. Bu süre 3-4 ay sürebilir. Bunun içinde şunlar gereklidir:

Çocuğu hastaneye yatırmaları için anne babayı ikna etme:

Genellikle çocuk ve anne baba hastaneye yatmanın karşısındadırlar.

Çocuğun anne babadan ayrılması, anne babanın da çocuktan ayrılması güçtür. Esas sorun da buradadır. Tedavini sağlıklı olabilmesi için anne babanın ve çocuğun bu duruma hazırlanması gerekir.

Okul fobisinin arkasındaki sorunların çözümlenmesi (or­talama 1,5-2 ay)

Hastaneye yatırılan çocuğun birinci ve en uzun süren tedavi bölümü aile içi ilişkilerden oluşan sorunların çözümlenmesidir. Burada anne baba ile yoğun psikoterapi yapılması gerekir. Diğer taraftan çocukta görüşmeler sürdürülmelidir. Bu görüşmelerde amaç, anne babaya bağımlılığı azaltmak, ken­dine güveni arttırmak, sosyal ilişkilerdeki korkuyu azaltmak, yaşıtları arasında kendini kabul ettirmesine yardımcı olmaktır. Bu amaçla girişilen tedavide elde edilecek olumlu gelişmeler çocuğun genel ruhsal sağlığında olumlu bir yönde değişmeyi sağlayacaktır. Özellikle kendine verdiği değer ve depresyon konusunda olumlu değişmeler olacaktır. Bazı çocuklarda konuşma metodu ile bu sonuca varıldığı gibi, bazı çocuklarda programlı bir davranış terapisinin hastaneye yatarak uygulanması gerekmektedir.

Çocuğun tekrar okula başlaması (ortalama 3-4 hafta):

Çocuk yukarıda belirtilen ilk tedavilerden sonra okula gönderilir. Çocu­ğun tekrar başlaması için çok iyi hazırlanılması gerekir. Başlangıçta çocuk, uzmanlar tarafından destek görmeli ve kontrol altında olmalıdır. Daha sonra yavaş yavaş kendi kendine kontrolü üstlenir.

Aile ortamına Dönüş (ortalama 3-4 hafta):

Çocuğun okula devamı normal bir düzene girer girmez (örneğin, çocuk bir hafta süre ile herhangi bir bedensel şikâyette bulunmadan, korkmadan, okula devam ederse, okulda da herhangi bir sorun çıkmazsa) tedavinin ge­lişmesi aile ortamı üzerinde yoğunlaştırılır. Aile ortamına dönüşte de çok dikkatli ve adım adım yol alınmalıdır. Bu dönemde uzman üstlendiği işlevi anne babaya devreder burada anne babaya çocuklarına karşı nasıl davran­maları gerektiği hakkında bilgi verilir. Büyük çocuklarda daha önce yapılmış olan, anne baba ile ve çocukla ayrı görüşmeler yerini aile görüşmelerine bırakır. Artık anne baba çocuk birlikte görüşmeye alınırlar.

Hastaneden ayrılma:

Hastaneden ayrıldıktan sonra da çocuk ve ailesi ile ilişki devam eder. Ancak bu ilişki, hastalığın şekline ve ailenin hastalığa karşı gösterdiği ilgiye göre değişir (Örneğin, çocuğa uygulanabilecek uzun vadeli ayakta tedavi, aile ile toplu yâda bireysel görüşmelerle) eğer aile böyle bir ilişkiye gereksi­nim duymuyorsa uzmanlar tarafından zorlanmamalı, daha serbest bir ilişki tercih edilmelidir

Bu makale 11 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Klinik Psikolog  Mehmet Emin Kızgın

1968 yılının baharında köy evinde  dünyaya geldim. İlk ve ortaokulu Tutak Yatılı İlköğretim Bölge Okulu’nda okudum. 8 yıllık eğitimimden sonra okul birincisi olarak girdiğim Devlet Parasız Yatılı okul sınavları sonucunda Diyarbakır Çevre Sağlığı Meslek Lisesini kazandım.1987 yılında mezuniyetimin ardından Ağrı İl Sağlık Müdürlüğünde Çevre Sağlık Teknisyeni olarak devlet memurluğu görevime başladım.1988 yılında Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi Eğitimde Psikolojik Hizmetler (Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık ) bölümünü kazanarak 1992 yılında mezun oldum. Aynı süreçte Ankara İl Sağlık Müdürlüğüne bağlı Tuzluçayır Sağlık Ocağı’nda da devlet memurluğu görevimi sürdürdüm. 1994 yılında ikinci defa girdiğim üniversite sınavı sonucunda Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Psikoloji Bölümünü kazandım. Eğitim sürecimde ...

Yazarı sosyal medya'da takip edin
instagram
whatsapp
instagram
Etiketler
Çocuğun tekrar okula başlaması
Klinik Psikolog  Mehmet Emin Kızgın
Klinik Psikolog Mehmet Emin Kızgın
Ankara - Psikoloji
Facebook Twitter Instagram Youtube