Obsesif-kompulsif bozukluk(okb)

OBSESİF-KOMPULSİF BOZUKLUK(OKB)

Obsesif-kompulsif bozukluk(okb)

 

Birçok insan zaman zaman çeşitli konularda evham, endişe ve takıntılara kapılabilir. Ancak çoğu kez günlük yaşam içinde ortaya çıkan bu duygular ile baş edebilir ve sorunlarımızı yaşamımızı etkileme noktasına varmadan çözüme ulaştırabiliriz. Takıntılı düşüncelerin günlük yaşamımızı etkileyecek, günlük aktivitelerimizi kısıtlayacak düzeye gelmesi durumunda OBSESİF-KOMPULSİF BOZUKLUK (OKB) adı verilen bir ruhsal hastalık akla gelmelidir.

OKB NEDİR?

OKB, obsesyon adı verilen takıntılı düşünce, fikir ve dürtüler ile kompulsiyon adı verilen yineleyici davranışlar ve zihinsel eylemlerden oluşan bir ruhsal hastalıktır.Yapılan araştırmalarda OKB’nin her 100 kişiden 2-3’ünde görüldüğü saptanmıştır.

Obsesyon nedir?

Kişinin zihnine girmesine engel olamadığı, zihninden uzaklaştıramadığı düşünce, fikir ve dürtülerdir. Kişinin isteği dışında gelirler, kişi tarafından mantıkdışı olarak değerlendirilirler ve yoğun sıkıntı ve huzursuzluğa yani anksiyeteye neden olurlar.

Kompulsiyon nedir?

Obsesyonların neden olduğu yoğun sıkıntı ve huzursuzluğu azaltmak ya da ortadan kaldırmak üzere yapılan yineleyici davranış ve zihinsel eylemlerdir.

OKB Türleri nelerdir?

Obsesyon ve kompulsiyonlar toplumdan topluma, kültürden kültüre değişiklik gösterebilir. Ülkemizde ve tüm dünya toplumlarında en sık görülen obsesyon ve kompulsiyon türleri aşağıda örnekler verilerek sıralanmıştır.

1-Bulaşma Obsesyonu ve Temizlik Kompulsiyonu

Kişinin bedeninin ve giysilerinin kir, mikrop, toz gibi etkenler; kimyasal maddeler, deterjanlar, zehirler ile idrar, gaita ve diğer beden salgıları ile bulaşacağına ilişkin takıntıları ve bu takıntıların yarattığı sıkıntıyı gidermek için yaptığı davranışlarıdır.

2-Kuşku obsesyonu ve kontrol kompulsiyonu

En sık görülen obsesyon ve kompulsiyonlardandır. Kişi gaz ocağı, kapı, kilit gibi nesnelerin açık kalmış olabileceğinden, ütü vs. elektrikli aletlerin fişlerinin prizde takılı kalmış olabileceğinden kuşku duyar (Kuşku obsesyonu) ve emin olmak için tekrar tekrar kontrol etme gereksinimi duyar (Kontrol kompulsiyonu). Bu kuşku ve kontroller yaşamın birçok alanında kendini gösterebilirler.

3-Başkalarına zarar vereceği, elinde olmadan saldırgan davranışlarda bulunacağı şeklinde obsesyonlar

Bazen hastalarda elinde olmadan başkalarına rahatsızlık ya da zarar vereceği, ağzından hoş karşılanmayacak nitelikte sözcükler kaçıracağı, yanındaki insanlara elinde olmadan zarar vereceği şeklinde obsesyonlar olabilir.

4-Cinsel içerikli obsesyonlar

Zaman zaman OKB’li hastalarda kendine, yaşına, toplumdaki yerine hiç yakıştıramadığı bir biçimde, cinsel içerikli obsesyonlar bulunur.

5-Dini içerikli obsesyonlar

Özellikle dini inançları yoğun yaşayan toplum kesimlerinde sık görülen bir obsesyon türüdür. Kişi kendini inanç ve görüşlerine tam karşıt bir biçimde ve çok yoğun sıkıntı yaratacak şekilde dini içerikli takıntılı düşünceleri düşünmekten alıkoyamaz.

6-Simetri/düzen  obsesyon ve kompulsiyonları

Simetri gereksinimi ve düzen takıntıları da sık görülen belirtilerdendir. Kişinin tüm yaşamında simetri gereksinimi ve düzenlilik hakimdir.

7-Dokunma kompulsiyonları

Zaman zaman bazı OKB’li hastalar bazı davranışları yapmadan önce kendilerince önemsedikleri bir eşyaya dokunma gereksinimi duyarlar.

8-Sayma kompulsiyonları

Bazı OKB’li hastalar herhangi bir günlük aktiviteyi belirli bir sayıya kadar saymadan yaparsa işinin rast gitmeyeceğini düşünerek sayma davranışında bulunurlar.

9-Biriktirme ve saklama  kompulsiyonları

Sık görülen kompulsiyon türüdür. Kişi “ileride gerekli olabilir” şeklinde bir düşünce ile gerekli olmayacak eşyaları bile biriktirebilir / saklayabilir.

10-Batıl itikatlar, uğurlu, uğursuz sayılar ve renkler

Çoğu kişinin kültürel özelliklerinin bir parçası olarak bazı inanışları, davranışları, uğurlu ya da uğursuz saydığı sayı ve renkleri olabilir.  Merpen altından geçmemek, çocukların üstünden atlayıp geçmemek, evden sağ ayakla çıkmak, yatağın sol tarafından kalkmamak gibiBu tür inanışlar günlük yaşam aktivitelerini engelleyecek ya da günlük işlevlerimizi kısıtlayacak kadar sık ve yoğun ise o zaman hastalık düzeyinde değerlendirilebilir.

HER TAKINTILI DÜŞÜNCE YA DA DAVRANIŞ OKB MİDİR?

Yukarıdaki örnekleri okuduğunuzda aklınızdan “temiz, tertipli ve düzenli olmanın; güvenlik amacı ile kapıları, pencereleri kontrol etmenin ne zararı var, bunlar hastalık mı sayılmalı?” şeklinde düşünceler geçebilir. Elbette bu davranışları günlük yaşamımızda yapıyoruz ve hastalık olarak sayılmamalıdır. Ancak tıbbi açıdan bu şekildeki düşünce ve davranışların hastalık sayılabilmesi için günlük işlevlerimizi etkileyecek, kısıtlayacak, bozacak kadar şiddetli ve yoğun olmalıdır. Örneğin, bir ev kadınının temiz ve düzenli olması doğal olarak hastalık sayılmaz ama hemen her gün, günün her saatinde temizlik yapıyor, her gün çamaşır yıkıyor ve bu davranışları nedeni ile de çocuklarına onları sağlıklı bir biçimde yetiştirebilmek için yeterli zamanı ayıramıyorsa hastalık olarak değerlendirilebilmelidir. Bir kişinin otomobilinin camlarının kapalı, kapılarının kilitli olduğundan emin olması güvenlik nedeni ile garip karşılanmayabilir ama evinden tekrar tekrar çıkarak ya da yolda geriye dönerek cam ve kapıları kontrol etmesi dikkat edilmesi gereken bir durumdur.

OKB’NİN NEDENLERİ NELERDİR?

1-Genetik nedenler

OKB’li hastaların anne-babalarında ve diğer birinci derece akrabalarında OKB’nin sık olarak görülmesi hastalığın genetik olabileceğini düşündürmektedir.

2-Beyin işlevlerinde bozulma ve serotonin

Beyin üzerinde yapılan araştırmalarda beynin bazı bölgelerinde ve özellikle de beyin içindeki sinirsel iletimde önemli rolü olan serotonin maddesinin işlevlerinde bozukluk saptanması bunların OKB’nin nedeni olarak araştırılmasına yol açmıştır.

3-Çocukluk çağı travmaları

Çocukluk çağı travmalarına  (örneğin, cinsel istismar,şiddet vb.) maruz kalanlarda ileri yaşamlarında önemli bir stres yaşantısı ardından OKB’nin ortaya çıkabilmesi erken çocukluk dönemlerinin OKB gelişiminde önemli rol oynadığını göstermektedir.

4-Kişilik özellikleri

Kişilik yapısı olarak titiz, kuralcı, ayrıntıcı, mükemmeliyetçi özelliklere sahip olan kişiler OKB’ye yatkın kişiler olarak değerlendirilmektedir.

OKB NASIL TEDAVİ EDİLİR?

OKB günlük yaşam etkinliklerini ciddi olarak kısıtlayabilen, aile, meslek ve sosyal yaşamda önemli işlev kayıplarına yol açan, yaşam kalitesini düşüren bir hastalıktır.

Kronikleşme yani müzmin hale gelme olasılığının yüksek olması tedavinin önemini arttırmaktadır.Tedavide, ilaç tedavisi ve psikoterapi (bilişsel-davranışçı terapi) kullanılır.

AİLE VE ARKADAŞLARA DÜŞEN GÖREVLER

OKB’li hastalar sıklıkla takıntılı düşünce ve davranışları çevredekiler tarafından fark edildiğinde, öğrenildiğinde nasıl karşılanacakları, ile ilgili endişe yaşarlar. Çoğu hasta ayıplanacağı, dalga geçileceği, küçük düşürülebileceği düşüncesi ile hissettiklerini paylaşmaktan ya da açığa vurmaktan kaçınır. Hastalar, damgalanma kaygısı ile tedaviye hastalığın başlamasından çok uzun süre sonra gelebilmektedir.  Aile üyeleri ve arkadaşları hastanın zaman zaman çevreye de huzursuzluk verecek düzeye varan takıntılı davranışlarının hastalar tarafından engellenemeyen, karşı koyamadıkları düşüncelerden kaynaklandığını bilmelidir, tedaviye uyum sağlanması konusunda yardımcı olmalıdırlar.

 

 

Bu makale 3 Temmuz 2023 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Psk. Serap Gökcan

Ben psikolog Serap Gökcan. 1978 yılında Ankara'da doğdum. İlk, orta ve liseyi Ankara’da tamamladım.2007 yılında İstanbul Ticaret Üniversitesi Psikoloji (başarı burslu) bölümünden mezun oldum. 2011 yılında İstanbul ‘da bir özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi’nde özel eğitim gereksinimi olan çocukların değerlendirilmesi, eğitimleriyle birlikte bu çocuklar ve ailelerine psikolojik danışmanlık  verdim.  2009 yılında  Türk Psikologlar Derneği’nden WISC -R Zeka Testi sertifikası aldım.  2010 yılında Türk Psikologlar Derneği’nden   Ankara Gelişim Tarama Envanteri (AGTE),   Beier  Cümle Tamamlama Testi,    Bender gestalt  görsel motor algı testi,   peabody resim kelime testi ve goodenough harris adam çizme testi eğitimi aldım.  2010 yılında Türk psikologlar derneği DENVER   Gelişim Testi eğitimi   2010da Türk psikologlar Derneği’nden WISC-R Zek ...

Etiketler
OBSESİF-KOMPULSİF BOZUKLUK(OKB)
Psk. Serap Gökcan
Psk. Serap Gökcan
Ankara - Psikoloji
Facebook Twitter Instagram Youtube