Gastrik by-pass esas olarak barsakta kısa bir emici bileşeni bırakan, gıda alımını ve emilimini kısıtlayıcı bir işlemdir. Operasyon sırasında metal zımba kullanılarak, küçük bir mide poşu oluşturulur. Bu poş ince bağırsak ile ağızlaştırılır. Bunun için ince bağırsak 25cm uzaklıktan kesilir. Uzak ucun 100 cm mesafesine mide, pankreas salgıları ve safra sıvısını taşıyan kısa uç getirilerek ağızlaştırılır. Kesilen ucun distal kısmı mide poşu ile ağızlaştırılır.
Gastrik Bypass ameliyatının iki ana hedefi vardır : mide hacmini küçültmek ve emilimi kısıtlamak. Bu ameliyat sonrası yediğiniz gıdaların miktarını azaltır, aynı zamanda alınan gıdaların bir kısmı emilmeden atılır.
Ameliyatın temel etkisi alınan gıda miktarını azaltması ve iştahı bastırmasıdır. İştah genellikle bir yıl sonra yavaş yavaş geri kazanılır. Bir kaç lokma yedikten sonra küçük mide poşu hızla dolar ve uzun süre tokluk sağlar. Mide ve bağırsak bölgesinin bypass kısmı besinlerin emilimine etki etmez. Ancak bu nedenle protein, vitamin ve minerallerin de emilim miktarı azalır. Bu yüzden bunların eksikliğini önlemek için, hayat boyu ( Kalsiyum , Demir ve multi-vitamin ) bazı ilaçları almak gerekecektir. Bu hastalarda beslenme eksikliğine bağlı D vitamini, B12 vitamini düşüklüğü oluşabildiğinden sıklıkla takip gerekir. Bu nedenle gastrik bypass yapılan hastalar yaşamları boyunca takip altında tutulmaları zorunludur.
Gastrik Bypass ameliyatı da diyet ve egzersiz ile kilo veremeyen hastalara tümüne uygulanabilir. Aşağıdaki şartlarda gastrik bypass ameliyatının uygun olacağı konusunda obezite cerrahkarı arasında fikir birliği oluşmuştur :
Vücut Kitle İndeksi 40 dan büyük olan hastalar,
Gastrik Bypass Ameliyatı Kimlere Yapılır?
Vücut Kitle İndeksi 35 den büyük ve şişmanlığa bağlı
şeker hastalığı,
hipertansiyon,
uyku-apnesi,
kalp hastalığı,
polikistikover vb hastalıkları olanlar,
Vücut kitle indeksi 35 kg/m2 üzerinde ve her türlü diyet yada egzersize rağmen kilo veremeyenler
Beklenen kilo kaybı
Gastrik bypass ameliyatını izleyen ilk yıl içinde oldukça hızlı bir şekilde kilo kaybedilir . Hedeflenen kiloya genellikle 18 ay sonra ulaşılır. Bu ameliyat ile insanların aşırı vücut ağırlığının ortalama % 70-80’i kaybedili. Diyete uyulması ve beslenme alışkanlıklarının değiştirilmesi daha fazla kilo kaybını sağlayacaktır.
Avantajları
Alınabilir gıda miktarı sınırlıdır.
Daha çabuk doygunluk hissedilir ve daha uzun süre tok kalınır.
Kilo kaybı cerrahi girişim yapıldığı zaman hemen başlar
Aşırı kilonun ortalama %70 -80’i kaybedebilir.
Tip 2 Diabeti olan hastalarda Gastrik bypass ameliyatı sonrası ilaç gereksinimleri azalır, hatta gereksinim kalkabilir (%71-81 oranında). Bu hastalarda kan şekeri kontrolü daha kolaydır.
Dezavantajları
Daha uzun bir işlemdir
Hem mide ve hem de bağırsaklar kesilir, bu nedenle daha fazla cerrahi risk vardır
Bu ameliyatta ölüm riski % 0.7 ‘dir . (tüp midede %0,1 – 0,4)
Yaşam boyu günlük multivitamin ve mineral takviyeleri gerekir .
Hızlı kilo vermek nedeniyle safra taşı gelişebilir (normaldr % 1, bu hastalarda % 2). Safra kesesinin alınması için bir başka ameliyat gerekebilir .
Tatlılar gibi karbonhidrat içeren gıdalardan ya da büyük miktarda yemek yenmesi halinde damping sendromu oluşabilir. Damping sendromunda görülen bulantı , kusma , ishal, terleme , halsizlik , zayıflık gibi belirtiler yaşam kalitesini çok bozabilir.
Karın içine % 2 -3 oranında fıtık oluşabilir. Bu mide-bağırsak yolunun , normal anatomik yoldan farklı olarak değiştirilmesine bağlıdır.
Obezite Cerrahisi Öncesi Beslenme
Obezite Cerrahisi öncesi kilonuz ve yandaş hastalıklarınız göz önünde bulundurularak özel bir diyet programını size önerilen süre boyunca uygulamanız hem ameliyatınızın daha rahat geçmesini hem de ameliyat sonrası iyileşme sürecinizin kolaylaşmasını sağlayacaktır.
Bu dönemde normal beslenme sürecimizde şişkin ve yağlı olan karaciğerimizi daha sağlıklı bir düzeye indirmek ilk hedefimizdir, bu nedenle beslenme tablomuzdan yağ ve şekeri tamamen çıkarmalı protein, vitamin ve mineral açısından olabildiğince yüksek bir diyet uygulamalıyız.
Ameliyat öncesi uymanız gereken ana kurallar ;
Günde 2500- 3000 cc su tüketmelisiniz.
Asitli içecekler içmemelisiniz.
Tüm öğünlerinizde protein ağırlıklı beslenmelisiniz.
Özellikle rafine şeker kullanmamalısınız.
Sigara kullanıyorsanız nikotin bandı ya da nikotin sakızı gibi desteklerle de olsa bu dönemi olabildiğince az sigara ile geçirmelisiniz.
Ameliyatınızdan bir hafta önce Aspirin ve türevleri olan Coraspin Alcaseltzer v.b. kan sulandırıcı ilaçları kullanmamalısınız.
Diyetinizde katı gıdalar bulunmamaktadır. Yani artık dişlerinizi kullanmayı bırakmalısınız.
Unlu, Kızartma, Bulgurlu, Pirinçli, İnsulininizi ani yükseltecek nişastalı, şekerli yiyecekler almamalısınız.
Sabahları bir bardak çin kabuk tarçını içerisine geceden koyulup bekletilmiş light süt ile güne başlamanız hem gün içerisinde iştahınızın ani yükselmesine engel olacaktır hem de iyi bir protein destegidir.
Kahvaltı da bir yemek kaşığı light labne peyniri ya da sütaş süzme peyniri kabuksuz domates birkaç yaprak feslegen ile rondolayıp içebilirsiniz L üzgünüm ekmek yok.
Diğer öğünlerde el kadar yağsız eti evdeki sebzeler ile düdüklü tencere de kaynatıp, rondolandıktan sonra sevdiğiniz baharatlarla tatlandırarak gün içinde ihtiyaç duydukça sınırsız içebilirsiniz yada sevdiğiniz tanesiz çorbaları et suyu ile pişirerek tüketebilirsiniz.
Ara öğünlerde bitki çayı olarak ; biberiye , funda, ısırgan yaprağı , yeşil çay, kekik, rezene gibi bitki çaylarını içebilirsiniz.
Gece yatmadan bir iki saat önce ayran içebilirsiniz.
Şeker ihtiyacınız için günde bir bardak taze sıkılmış meyve suyu hakkınız var. İstediğiniz öğünde alabilirsiniz..
AMELİYAT SONRASI BESLENME
Obezite Cerrahisi Ameliyatları sonrası hayatınız boyunca uymanız gereken iki ana kural vardır.
Katı gıda ile içecekleri aynı anda tüketmemelisiniz.
Asitli içecekler tüketmemelisiniz.
Rafine şeker içeren gıdalardan olabildiğince uzak durmalısınız.
Ameliyat sonrası öğün miktarını sabit tutabilmek için 120 / 150 cc lik ölçekli bir bardak edinmenizi tavsiye ederiz.
Su ihtiyacınızı karşılamak için 10 dakikada bir büyük yudum su içmeyi alışkanlık haline getirmelisiniz. Sıvıları tüketirken pipet tercih etmemelisiniz. Pipet ile içtiğinizde hem miktarı ayarlayamayabilirsiniz hem de hava yutmanıza sebep olabilir.
Ameliyatınızdan sonraki ilk ay boyunca ağırlıklı olarak yüksek protein içeren sıvılardan oluşan bir beslenme tarzınız olmalı.
Süt , ayran , kefir , soya sütü ,et ve tavuk suları , Whey , Kazein , Qnt , Yada sığır protein içeren protein destekleri kullanabilirsiniz.
İlk iki hafta bir taraftan bakıldığında diğer tarafın görüldüğü berrak sıvılar ile beslenmelisiniz.
Süt, ayran gibi berrak olmayan sıvılarda ise kıvamını incelterek daha saydam görünmesini sağladıktan sonra içmelisiniz.
Gaz yapma ihtimaline karşı tüm içeceklerinizde laktozsuz olanları tercih etmelisiniz.
Günü 6 öğüne ayırmalısınız. Sabah-Kuşluk-öğle-ikindi-akşam-gece.
Üçüncü hafta itibariyle püre gıdalara başlamalı ve birinci aya kadar püre gıdalar ile devam etmelisiniz.
Birinci ay itibariyle az lifli yumuşak gıdalarla katı beslenmeye başlamalısınız.