İdrar kaçırmanın 3 farklı ana sebebi var.
Bunlardan biri Aşırı Aktif Mesane denen ve idrar torbasının aşırı duyarlılığı ile gelişen ani kasılmaları ile idrar kaçırmalarıdır. Bu tip kaçırma kendini birden gelen önlenemeyen idrara çıkma ihtiyacı ve az miktarda idrar kaçırma ile gösterir.
Diğeri Nörojenik Mesane denen, çok daha nadir görülen idrar torbasının çalışmasını düzenleyen sinir ağının hasarı ve yetersizliği ile gelişen idrarın olduğu gibi dışarı akması durumudur.
En sık görülen ise öksürürken, aksırırken, ayağa kalkarken meydana gelen az veya orta miktarda idrar kaçırmasıdır. Bu tip kaçırmaya ‘Stres tipi idrar kaçırması’ denir. Bu tip kaçırmanın temel sebebi idrar torbasını destekleyen kas ve bağ dokuların gücünün zayıflaması ve bundan dolayı öksürürken veya gülerken oluşan karın içi basınç artışının, yani idrar torbasına baskısının destekleyici dokuların tarafından karşılanıp idrar yolundan idrarının sızmasının önlemede yetersiz olmasıdır. Muayenede vajina ön duvarının gevşek ve sarkmış olduğunu, bazen de ıkınma ile bir miktarın vajinadan dışarıya sarktığı görülebilir. İdrar torbası dolu iken yapılan muayenede ıkınma ile idrar çıkış noktasındaki dokuların da desteğini kaybettiği ve idrarın dışarı sızdığı da gözlenebilir.
Stres tipi idrar kaçırmanın temel sebebi ailesel olarak kas ve bağ dokularının yapısının bozulmaya daha elverişli olması ve göreceli olarak daha erken yaşta gevşemesi ve gücünü kaybetmesi olan bu duruma ilerleyen yaş ve doğumlar da katkıda bulunur.
Böylece istatistiğe göre 50 yaş üzerindeki kadınların %54’ünün idrar kaçırdığı gerçeği ile karşı karşıya kalıyoruz.
Aşırı aktif mesane ve Nörojenik mesane nedenli kaçırmalar hastalık olarak algılanıp çare aranırken Stres tipi kaçırmalar daha çok yaşın verdiği kaçınılmaz bir sonuç olarak düşünülür.
Kadınların çoğu öksürürken, gülerken idrar kaçırdıkları gerçeğini hastalık değil de, yaşın veya doğumların verdiği kaçınılmaz bir sonucu olarak algılarlar ve utanma, sıkılma nedeni ile çoğu zaman şikayetini dile getirmezler.
İdrar kaçırmanın nedenine göre farklı tedavi yöntemleri vardır. Ani kasılmaları ile gelişen ve sinir ağının hasarı ile gelişen kaçırmalar daha çok ilaç ile tedavi edilirken, stres tipi kaçırmaları destek dokularının düzeltilmesini gerektirir.
Kas ve bağ dokuların toparlanmasında özel egzersizler (Kegel egzersizleri) ve bozulma derecesine göre çeşitli ameliyatlar kullanılıyor. Ameliyatlar gevşemiş ve sarkmış dokuların bir kısmının çıkarılması ve özel bantlar ile idrar torbasını desteklemesini içerir. Ameliyatlar ciddi yarar sağlamasına karşın yan etkileri ve istenmeyen sonuçları da vardır. Son dönemde özel destek bantları ile yapılan askı ameliyatları bu yan etkilerinden dolayı oldukça eleştirilmektedir ve zararların yararlarından fazla olabileceğinin tartışılmaktadır.
Teknolojinin gelişmesi ile yeni ve zararlı olmayan tedavi yöntemleri aranırken, lazer ile idrar kaçırma tedavisinin oldukça etkili olduğu görülüyor.
Lazer uygulama ile dokuların çıkarılması yerine yıpranmış ve sarkmış dokuların güçlenmesi ve bağ dokularının yeniden yapılanması ile mümkün görülüyor. İşlemde kullanılan CO2 Lazer, özel ısı etkisi ile bağ dokusunun temelini oluşturan kollajen ve elastin liflerinin yeniden yapımını desteklerken dokuların daha genç, diri ve güçlü olmasını sağlar. Böylece sarkmış dokular hem toparlanır, hem esnekliği artar. Lazer ile tedavi anestezi uygulaması gerektirmeden, ağrısız ve 10-15 dakika süren kısa bir işlem olup, tedavi için çoğu zaman tek seans yeterli olmaktadır.
