Kortızon ve osteonekroz hastalığı

Kortızon ve osteonekroz hastalığı

Osteonekroz; aseptik nekroz veya avasküler nekroz olarak bilinir, kemikte kan dolaşımının lokal olarak durması sonucu ortaya çıkan kemik ölümünü gösterir. Kemik canlı bir dokudur ve hayatiyetini devam ettirmek için kan dolaşımına ihtiyaç duyar. Kan dolaşımının durması ile kemikte lokal bir ölüm oluşur. Bu ölü kemik alanı, eklem yüzündeki kıkırdağı alttan destekleyen bir kemik alanında ise, bu alanın çökmesi ile eklem yüzü deforme olur ve bu eklemde kireçlenme ortaya çıkar. Osteonekroz  en çok bacaktaki diz ile kalça arasında yer alan uyluk kemiğinin kalça kemiğindeki yuvaya oturan baş kısmında ortaya çıkar. Kalça eklemini oluşturan iki yüzeyden biri, bu kemiğin baş kısmı tarafından meydana getirilmektedir. Bu başta oluşan nekroz, başın deforme olmasına ve süratle kalça ekleminde kireçlenmeye yol açar. Hatalık sıklık bakımından daha sonra diz eklemi çevresindeki kemiklerde, üst tarafta omuz eklemini oluşturan bölgede pazı kemiğinde, el bileği eklemi içinde ki kemiklerde ve ayak kemiklerinde görülebilir. Ağır sakatlık oluşturan daha çok kalça ekleminde görülendir. Hastalığın pek çok sebebi vardır. Fakat sebeplerin yarısını tek başına kortizon kullanımı oluşturur.  Kortizon çok kıymetli ve yararlı bir ilaçtır. Bazen bazı hastalıkların en önemli ilacıdır. Bir müddet yüksek doz kortizon kullanan hastada, hareket ile başlayan bir ağrı ortaya çıkarsa bu hastalık akla gelmelidir. Çekilen bir MR ile hastalık kesin olarak teşhis edilebilir.

Tedavi; Hastalık 4 evre gösterir. 1. ve 2. Evrelerde yapılacak cerrahi müdahale ile hastalık iyileşebilir. Özellikle erken yaşta kalça protezi yapmak istemediğimizden yapılacak ameliyatın seçimi çok önemlidir. Evre 1 ve 2 de yapılacak canlı kemik nakli ameliyatı ile % 60-70 oranında iyileşme şansı vardır. Bu güne kadar yaptığımız 40 ın üzerindeki canlı kemik nakli hastalardan yalnızca iki hastamızda total protez uygulamasına geçmek zorunda kaldık. Bu ameliyatı dünyada popülarize eden Duke Üniversitesinden Dr. Urbaniak'ın serisinde 3000 üzerinde vaka sayısı ile başarı oranı % 60-80 olarak bildirilmiştir. Dünyada ileri pek çok merkez bu ameliyatı seçkin bir metot olarak hastalarına uygulamaktadır. Yaygın uygulamasını sınırlayan faktörlerin başında çok ciddi bir mikrocerrahi bilgi, beceri ve birikimine ihtiyaç göstermesidir.

Bu makale 20 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Prof. Dr. Fatih Parmaksızoğlu

Prof. Dr. Fatih PARMAKSIZOĞLU, 16 Mayıs 1953 tarihinde doğmuştur. Lisans öncesi eğitimini 1972 yılında İstanbul’da bitirmiştir. Ardından İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'nde başladığı tıp eğitimini ve aynı üniversitenin Ortopedi ve Travmatoloji Anabilim Dalı'nda yaptığı ihtisas eğitimini başarıyla tamamlayarak Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı olmuştur. İhtisası sonrasında yurtdışında pek çok eğitime ve çalışmalarda bulunarak mesleğinde ilerlemiş olan Prof. Dr. Fatih PARMAKSIZOĞLU, 1989-1990 yılları arasında Fransız Pasteur Hastenesi El Cerrahisi Eğitimi, 1989 yılında Northwick Park Hospital Microsurgical Workshop Londra'da Mikrocerrahi Eğitimi, 1991 yılında Canniesburn Hospital Glasgow Workshop Flap kursu, 2005 yılında Dr JR. Urbaniak North Carolıne USA'da Femur Başı -Osteonekroz ve 2010 yılında John Hopkins University Del ...

Yazarı sosyal medya'da takip edin
Etiketler
Osteonekroz
Prof. Dr. Fatih Parmaksızoğlu
Prof. Dr. Fatih Parmaksızoğlu
İstanbul - Ortopedi ve Travmatoloji
Facebook Twitter Instagram Youtube