Kanser alarm belirtilerin dışındaki diğer kanser belirtileri

Kanser alarm belirtilerin dışındaki diğer kanser belirtileri

Memede kitle, şişlik, akıntı ve diğer değişiklikler;

Memesinde şişlik ve/veya yumru hisseden her kadın endişelenecektir. Memede kitle, meme kanserinin en sık rastlanan belirtilerinden biri olmasına rağmen, daha göze çarpan belirtileri mevcuttur. Memenin tümü veya bir kısmında şişlik, memenin derisinde kızarıklık veya renk değişikliği, nadir görülen ancak oldukça agresif olan ve yaşam kaybı riski taşıyan inflamatuvar (iltihaplı) meme kanseri belirtileri olabilir. Ciltte tahriş, çukurcuklar, kaşıntı, pul pul bir görüntü, meme ucunda veya memenin cildinde şişlik, meme ucunda akıntı, inflamatuvar (iltihaplı)ve diğer meme kanseri türleri için uyarıcı belirtiler olarak sayılabilir. 

Bu belirtiler sadece kadınlar için değil, erkekler içinde meme kanserinde dikkat edilmesi gereken belirtilerdir. Özellikle, göğüs bölgesine radyoterapi almış olan erkeklerin dikkatli olması ve ilgili belirtilerden birine rastladığında, tıpkı kadınlar gibi vakit kaybetmeden doktora başvurması gerekir. Sevindirici olan ise, meme kanseri erken teşhis edildiğinde tamamen tedavi edilebilen bir hastalıktır.

Kilo kaybı;

Birçoğumuz, birkaç kilo verelim diye uğraşırız. Ancak bu kilo kaybı, isteğimizin dışında gerçekleşirse, kanserin habercisi olabilir. Amerikan Kanser Derneğine göre, ortalama 4.5-5 kg’dan fazla istem dışı kilo kaybı, birçok kanser türünün ilk habercisi olabilir. Açıklanamayan kilo kaybı mide, pankreas, akciğer ve zaman zamanda böbrek kanserlerinde sıkça rastlanan bir belirtidir. İstem dışı kilo kaybı, kişinin iştahı yerinde olmasına ve iyi beslenmesine rağmen kilo kaybı yaşamasıdır. Buna ek olarak, bazı kişilerde mide bulantısı, kusma ve halsizlik belirtileri de görülebilir.

Ses kısıklığı;

Ses kısıklığı, kolaylıkla soğuk algınlığı, alerji veya basit bir ses rahatsızlığı olarak değerlendirilebilir. Gastrointestinal reflüden şikayet eden kişilerde mide asiti, özofagustan yukarı çıkar ve ses kısıklığı şikayetine sebep olabilir. Bir diğer olasılık ise, sigara kullanan kişilerde devam eden kronik ses kısıklığının yaygın olmasıdır. Ancak, devam eden ses kısıklığına dikkat edilmesi gerekir. Sigara kullanan kişilerin, devam eden ses kısıklığında doktora başvurması olası gırtlak veya akciğer kanserinin daha erken teşhis edilmesine ve daha etkin bir tedaviye imkan sağlar. Ayrıca, ses kısıklığı özofajeal, mide veya tiroid kanseri belirtisi olarak da görülebilir.

Karın şişliği; 

Karında şişlik veya genişleme, yumurtalık kanserinin erken - ve bazen tek - uyarı işareti olabilir. Türkiye’de jinekolojik kanserler arasında 7’inci sırada yer alan yumurtalık kanseri, en fazla yaşam kaybı riski taşıyan kanser türlerinden biridir. Yumurtalık kanserlerinin %80’i teşhis edilmeden önce yayılım gösterir. Ancak, iyi takip edilip erken tedavi edilirse birçok kanser türlerinde olduğu gibi hastalığın seyri olumlu ilerler. 

Sürekli devam eden karında şişlik(karında 2 hafta veya daha uzun süren şişlik) ciddiye alınmalıdır. Yumurtalık kanserinin diğer uyarıcı belirtileri; yeme güçlüğü veya hızlı tokluk hissi veya sık idrara çıkma olarak sıralanabilir. 

Karında şişlik, ülkemizde hem erkek hem de kadınlarda sık görülen yaşam kaybı riski yüksek olan kolorektal kanserin belirtisi de olabilir. Kolorektal kanserin göze çarpan uyarıcı belirtileri; dışkılama alışkanlıklarında birkaç günden uzun süren değişiklik (ishal, kabızlık v.s.) veya dışkılama hissi ancak dışkılama sonrası rahatlayamama olarak sıralanabilir.

Tokluk hissi ve iştahsızlık;

Az miktarda yenen bir yemek sonrası bile tokluk hissetmek yumurtalık, pankreas veya mide kanseri belirtisi olabilir. Pankreas kanseri, en zor tedavi edilen ve mümkün olan en erken evrede tespit edilmesi gereken bir kanser türüdür. Tüm dünyada 4’üncü sırada yer alan pankreas kanseri, yaşam kaybına neden olan agresif bir kanser türüdür. Hem erkek hem de kadınlarda görülen pankreas kanserinin diğer sık rastlanan belirtileri; iştah kaybı, istem dışı kilo kaybı, sarı renk gözler ve/veya cilt (sarılık) ve solgun, iri, kaygan ve yüzen dışkıdır. 

Az bir öğünden sonra bile üst karın bölgesinde tokluk hissi, mide kanserinin en sık rastlanan belirtilerinden biridir. Ne yazık ki, bu belirti çoğunlukla hastalık ilerleyene kadar fark edilmez. İstem dışı kilo kaybı, mide kanserinin genellikle yetişkinleri ve kadınlardan çok erkekleri etkileyen bir belirtidir. Yaşam kaybı riski yüksek olan mide kanseri, Türkiye’de en sık görülen beşinci kanser türüdür. Ülkemizde mide kanseri, erkeklerde 100.000’de 13 ile beşinci sırada, kadınlarda 100.000’de 7 ile yine beşinci sırada yer almaktadır.

Sık idrara çıkma;

Sık idrara çıkma veya sık idrara çıkma isteği olmasına rağmen idrara çıkamama, mesane kanserinin sinsi belirtilerindendir. Ülkemizde mesane kanseri erkeklerde akciğer, prostat ve kalın barsak kanserlerinden sonra en sık görülen dördüncü kanser türü olarak nitelendirilebilir. Kadınlarda ise, mesane kanseri görülme oranı daha alt sıralarda yer alsa da, ilk 10 arasına girmeyi başarmıştır. Daha çok ileri yaştaki erkekleri etkileyen bu hastalıkta, kırmızımsı sarı veya koyu kırmızı idrar olası belirtilerden biridir. 

Sık idrara çıkma isteği, yumurtalık kanserinin de göze çarpan belirtilerinden biri olabilir. Kanserin netlik kazanmayan birçok belirtisi gibi idrar problemleri de, kanser dışında idrar yolları enfeksiyonu veya erkeklerde prostat büyümesini işaret eden belirtiler olabilir.

Tırnak çizgilenmesi;

Ayak veya el tırnaklarınızda görülen koyu renk çizgiler, endişelenecek bir durum olduğu anlamına gelmeyebilir. Ancak, bu en fazla yaşam kaybı riski taşıyan kanser türlerinden biri olan cilt kanserinin (melanom) belirtisi olabilir ve göz ardı edilmemesi gerekir. 

Bunun yanında kronik yaralar, deri tüberkülozu, yara izleri, bazı kanserojen madde içeren kimyasallar ve risk taşıyan benler (rengi ve şekli değişik, büyük benler) cilt kanserinde etken rol oynayabilir. 

Sevgili okurlarım, yazımda anlattığım belirtilerin birçoğu ve daha onlarcası, kanser hastalığı yerine daha küçük sağlık problemlerinden kaynaklanıyor olabilir. Bundan emin olmanın en iyi yolu, sizde var olduğuna inandığınız devam eden belirtileri, doktorunuzla konuşmanızdır. Zaman zaman kısa süreli görülen karında şişlik, ses kısıklığı veya sık tuvalete çıkma isteği önemsiz olabilir. Ancak, bu dikkat çekici belirtiler birkaç haftadan fazla sürerse, doktora başvurulması yerinde bir davranış olacaktır. Üstüne basa basa her zaman belirttiğim gibi kanserde erken teşhis, hastanın hızla tedavi edilmesi ve olumlu sonuçlar alınmasına imkan sağlayacaktır. 

Kanser için uygulanan hiçbir tarama testinin %100 kesin sonuç vermediğini bilmeniz önemlidir. Örneğin; bazen tarama testleri kanser teşhisi koyarken aslında birey kanser olmayabilir ya da testler bireyin kanser olmadığını gösterirken aslında kanser varolabilir. Ancak, tüm bunlara rağmen tarama testlerinin hayat kurtardığının altını çizmek gerekir. Bu sebeple, birden çok ve farklı zamanlarda yapılan testlerle bu tür olası pozitif ya da negatif sonuçlar düzeltilebilmektedir. 

Bu bölümde, sık görülen bazı kanser türlerini inceleyerek belirtileri, erken teşhis ve tarama testleri konusunda bazı önemli bilgilere ulaşabilirsiniz. Sıklıkla görülen birçok belirti, kanserden daha hafif seyreden ve kolay tedavi edilebilen bir başka hastalığın belirtileri ile benzerlik gösterebilir. Kanserle benzer belirtiler görmeniz halinde vakit kaybetmeden uzman bir doktora başvurmanız gerekmektedir.

Bu makale 13 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Prof. Dr. Mustafa Özdoğan

Prof. Dr. Mustafa Özdoğan lise öğreniminin ardından 1986 yılında Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde başlamış olduğu tıp eğitimini 1993 yılından tamamlayarak tıp doktoru unvanı almıştır. Mecburi hizmetini Isparta ve Antalya’da görev yaptıktan sonra 1996-2003 yılları arasında Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde İç hastalıkları ihtisası ve Tıbbi Onkoloji yan dal ihtisasını tamamlamıştır. 2003 yılında Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde öğretim üyesi olarak görev yapmaya başlamıştır. 2004 yılında ise Almanya'da Kanser Tedavisinde Tamamlayıcı Tıp ve Alternatif Tedaviler, Hipertermik Tedaviler ve Bölgesel Tedavilerle ilgili olarak pek çok çalışma yapmıştır. 2006 yılında Doçent, 2011 yılında ise Profesör unvanı almaya hak kazanmıştır. Prof. Dr. Mustafa Özdoğan’ın 60'ın üzerinde uluslararası ve ulusal hakemli dergilerde yayınlanmı ...

Yazarı sosyal medya'da takip edin
Prof. Dr. Mustafa Özdoğan
Prof. Dr. Mustafa Özdoğan
Antalya - Tıbbi Onkoloji
Facebook Twitter Instagram Youtube