Son yıllarda dile getirilmeye ve talep görmeye başlamıştır. Önceki yıllarda utanma duygusu ile paylaşılmayan bu işlemler vücudun herhangi bir bölgesinden farklı görülmedikçe ve antiaging uygulamaların bir bütün olduğu anlaşıldıkça, medya ve internet yoluyla da bu bilgiler yaygınlaştıkça yapılır hale gelmiştir.
Yaşın ilerlemesiyle birlikte vücudumuzda nasıl yaşlanma belirtileri başlıyorsa; ciltte sarkma, gevşeme, renk koyulukları, lekeler, elasikiyel kaybı vb. değişmeler genital bölgede de daha yoğun şekilde oluyor. Yaş, yaşam tarzı, genetik faktörlere bağlı olarak bu belirtilerin seviyesi değişiyor. Vajinal doğum yapan kadınlarda vajende gevşeme, mesane (idrar torbası) ve rektum (bağırsağın son kısmı)‘un vajene doğru sarkmasını daha çok görüyoruz. Yine genital bölgeye yapılan çok sıcak ağda uygulamaları, uygun olmayan iç çamaşırı giymek bu bölge cildinde esneme ve renk farklılıklarına (koyuluk) neden olabiliyor. Nedeni ne olursa olsun jinekolojik antiaging tedavilerini 2 başlık altında toplayabiliriz.
1) CERRAHİ TEDAVİLER: Büyük olan labiumların küçültülmesi (labioplasty)
* Klitoris üzerinde çok koyu ve buruşuk,büyük duran cildin toparlanması (klitoroplasty)
* Vajende aratomik gevşeme, sarkma, mesane ve rektumun vajene doğru sarkması (sistosel ve rektosel) utenusun vajen içine doğru esneyip sarkması (utanus prolapsusu) durumlarında yapılan sistorektosel operasyonları, kolpografi operasyonları (vajen ön arka duvar onarımı ) ve vajinoplasty operasyonları vardır.
2) MEDİKAL TEDAVİLER : Sönmüş ve elastikiyet kaybı olan labium (dudak) lara dolgu uygulaması
* Vajende “G bölgesine” yapılan G spot dolgusu
* Tüm genital bölge cildine yapılan antiaging
( Çeşitli vitamin, kollagen, aminoasit, DMAE, Elastin, Somon DNA, Conjonctyl vb.) uygulamalar ile cildin renk farkının düzeltilmesi ve esnekliğin tekrar sağlanması.
* Radyofrekans ve lazerle vajinal estetik (sıkılaştırma) uygulamaları