HEDEF KİLO ASLINDA VÜCUDUNUZUN DENGESİDİR!

Birçok kişi için hedef kilo yalnızca tartıda görmek istediği bir sayıdır. Ancak fonksiyonel tıp yaklaşımında hedef kilo; vücudun metabolik, hormonal ve duygusal olarak dengeye geldiği noktadır. Yani aslında hedefimiz yalnızca zayıflamak değil, vücudun doğal dengesine kavuşmasını sağlamaktır.
Herkesin hedef kilosu farklıdır. Peki bu farklılık neye göre değişir?
Kişinin ideal kilosu; kas-yağ oranı, bağırsak sağlığı, hormonal dengesi, insülin duyarlılığı, uyku kalitesi ve stres düzeyi gibi faktörlerin bir araya gelmesiyle belirlenir.
İdeal kiloya düşmekteki amaç bu sistemlerin uyum içinde çalışmasını sağlayarak vücudun kendi ideal kilosuna doğal yoldan ulaşmasıdır.
Yani şok diyetler yaparak, kalori kısıtlayarak veya kısıtlı beslenerek, sıvı beslenerek ideal kilonuza ulaşamazsınız. Çünkü bu tarz beslenme modelleri sizin beslenme alışkanlıklarınıza uygun değildir. Doğal olarak verdiğiniz kiloları da geri alırsınız.
Tartıda gördüğünüz rakam yeterli değildir. Çünkü aynı kiloda iki kişiden biri yüksek kas oranına sahipken, diğeri yüksek yağ oranına sahip olabilir. Ayrıca stres, hormonal dengesizlikler veya inflamasyon gibi faktörler kilo sabit kalsa bile vücut kompozisyonunu etkileyebilir. Yağ oranını arttırabilir, bölgesel olarak yağın gitmemesine sebep olabilir veya ödem oluşumuna sebep olabilir.
Fonksiyonel tıp yaklaşımıyla birlikte; yağ oranı, kas oranı, bel çevresi, enerji düzeyleri, metabolik göstergeler ile birlikte değerlendirilir.
Hedef kiloya ulaşmak için fonksiyonel tıp yaklaşımı;
1- Kök nedeni bulmak: Kilo artışının ardından sadece büyük porsiyonlarda yeme isteği değil; bağırsak mikrobiyotasında bozulma, tiroid fonksiyonlarının dengesizliği, kortizol yüksekliği, kronik inflamasyon, insülin direnci gibi nedenler bulunabilir.
2- Kişiye özel beslenme planı: Her bireyin beslenme alışkanlıkları, genetik yapısı, laboratuvar bulguları, vücut kompozisyonları farklıdır. Bu nedenle beslenme planı kişiye özel olarak hazırlanmalıdır.
3-Metabolik esneklik kazanmak: Vücudun hem karbonhidrat hem de yağ kaynaklarını etkin kullanabilmesidir. Kişi hem enerjik hisseder hem de kilo kaybı yaşar.

