Doktorsitesi.com

Hamilelikte Şeker- Gestasyonel Diyabet

Dyt. Sanem Apa Doğan
Dyt. Sanem Apa Doğan
5 Mart 201971 görüntülenme
Randevu Al
Hamilelikte Şeker- Gestasyonel Diyabet

Diyabet dediğim anda hepinizin yoksa şeker hastası mı olacağım dediğinizi duyar gibiyim. Ancak diyabetli bir birey olmak bir çok faktöre bağlı olarak değişiklik gösterir.

Tüm hamilelerin yaklaşık % 3- 5’i hamileliklerinde gestasyonel diyabet oluşma durumu ile karşı karşıyadır. Gestasyonel diyabet, Tip 1 diyabet denilen vücudun hiç insülin üretemediği ve mutlaka dışardan insülin alınmasıyla kontrol altına alından diyabetten farklı, Tip 2 diyabete daha benzer bir durumdur. Tip 2 diyabeti olan hastalar kan glukoz değerlerini diyet ve egzersiz ile kontrol edebilir gerekli olduğu durumlarda ilaç ve insülin alımına ihtiyaç duyabilirler.

Gestasyonel diyabet genelde hamileliğin ortasında 20- 24. haftalarda vücuttaki hormonal değişiklikler nedeniyle ortaya çıkar. Hamilelik süresince plasentada üretilen ve hamilelik için önemli olan çok sayıda hormonun bazıları insülini bloke eder. Hatta plasentanın daha çok büyümesi, daha çok hormonun üretilmesine ve daha büyük bir insülin direnci meydana gelmesine neden olur. Bir çok kadında pankreas insülin direncini ortadan kaldırmak için uygun miktarda insülin salgılar. Ancak pankreas yapabileceği kadar insülin yaptığı halde yine de plasentaya yeterli gelmezse bu durum gestasyonel durum ile sonuçlanır.

Her kadın hamileliğinde gestasyonel diyabet ile karşı karşıya kalabilir. Gestasyonel diyabet olma olasılığını arttıran faktörlerden bazıları

Obezite,

Aile hikayesinde diyabetli birey olma durumu,

Daha önce fazla kilolu bebek dünyaya getirmiş olmak (4 kg dan fazla ağırlıkta),

Doğumsal anomalisi olan bebek sahibi olmak,

Daha önceki hamileliğinde düşük gerçekleşmiş olması,

Amniyotik sıvının çok fazla olması olarak sıralanabilir.

Ayrıca 35 yaşından sonra doğum yapacak olan anne adayları daha genç yaştaki anne adaylarına göre gestasyonel diyabet olma konusunda daha büyük risk altındadır.

Gestasyonel Diyabet kalıcı bir durum mudur?

Gestasyonel diyabet genelde bebeğin doğumundan sonra ortadan kalkar. Çünkü plasentanın vücuttan uzaklaşmasıyla insülin direncine yol açan hormonların yapımı da durur. Bu nedenle eğer hamileliğiniz süresinde size gestasyonel diyabet tanısı konulduysa bebeğinizin doğumu ile kan şekeri düzeylerinizde daha fazla bir problemle karşılaşmazsınız. Buna rağmen yine de eğer hamileliğiniz süresince gestasyonel diyabetli iseniz ileri ki dönemde diyabetli bir birey olma olasılığınız artar. Bazı çalışmalar hamileliklerinde gestasyonel diyabet geçmişi olanların ileri dönemde % 40 tip 2 diyabetli olabileceğini belirtmiştir. Bu nedenle eğer gestasyonel diyabetiniz varsa her yıl kan glukoz değerlerinizi kontrol etmeniz uygun olacaktır.

Bir çok anne adayı sadece beslenmelerine dikkat ederek kan glukoz düzeylerini kontrol altına alırken bazılarına insülin verilmesi gerekebilir. Gestasyonel diyabet ağızdan ilaç alımı ile kontrol altına alınmaz çünkü bu ilaçların anne karnındaki bebeğe nasıl bir etki yaratacağı bilinmemektedir.

Gestasyonel diyabet tanısı konulduğunda aşağıdaki basamakları takip etmeniz sorunsuz ve rahat bir hamilelik yaşamanızda yardımcı olacaktır:

Size uygun düzenlenmiş beslenme programını takip etmek

Kan şekeri düzeyinizi sürekli olarak kontrol etmek

İnsülin ile kan şekerinizi kontrol altında tutmanız gerekiyorsa yüksek kan şekeri ölçümlerinden sonra ne miktarda isülin uygulamanız gerektiğini öğrenmek

Hipoglisemi ataklarında kontrolü ve tedaviyi bilmek

Mutlaka size uygun olacak fiziksel aktiviteyi yaşam tarzınıza yerleştirmek (bunu yaparken öncelikle doktorunuzla görüşmeli ve egzersiz sürelerini birlikte değerlendirmelisiniz)

Size uygun hazırlanmış beslenme programını takip etmek- Hiç zor değil…

Anne olmaya karar verdiğiniz veya anne adayı olduğunuzu öğrendiğiniz günden beri beslenmenize ne kadar dikkat ettiğinizi ve beslenmenizde bi çok değişiklik yaptığınızı düşünerek eğer size gestasyonel diyabet tanısı koyulduysa bunun için de beslenmenize dikkat etmekte zorlanmayacağınızdan kuşkunuz olmasın. Belki ufak kaçamaklar yapıyordunuz ama artık kan glukoz seviyenizi kontrol altında tutmak, kendiniz ve bebeğiniz için hamileliğiniz süresince yeterli ve dengeli beslenme programı uygulamak istiyorsanız biraz daha dikkat etmeniz gerekiyor. Kan glukoz düzeyini kontrol altında tuttuğu kanıtlanmış olan aşağıdaki yeme alışkanlıklarını sizde diyetisyeninizle görüştükten sonra beslenme programınıza yerleştirirseniz bu dönemi sorunsuz bir şekilde atlatmanız da hiçbir engel kalmayacaktır.

Mutlaka şeker ve şekerli besinlerden uzak durmalısınız.

Sebze, meyve, tahıllar, kurubaklagiller gibi kompleks karbonhidratları basit karbonhidrat içeren besinlere tercih etmelisiniz.

Bir gün içerisinde tükettiğiniz posanın yeterliliğinden emin olmalısınız.

Size uygun olacak yağ alımından daha fazla yağ almamaya özen göstermeli, yemeklerinizi yaparken ilave ettiğiniz yağ miktarını 1 kg sebzeye 2 çorba kaşığı olacak şekilde ayarlamalısınız. Salatalarda ise ilave edeceğiniz yağ miktarını 1 tatlı kaşığı ile sınırlı tutmalısınız.

Yatmadan önce protein ve kompleks karbonhidrat içeren ufak bir ara öğün yapmalısınız. Bu bir bardak süt ve bir porsiyon meyve veya 1 dilim az yağlı peynir ile tahıllı ekmek olabilir.

Et, tavuk tüketirken yağsız olanlarını tercih etmelisiniz.

Ne kadar kilo almalıyım?

Kilo alımınızın hamilelik süresince çok önemlidir. Bu nedenle sizin için sağlıklı olan kilo alımını hamileliğinizde sağlamalısınız. Çünkü çok kilo aldığınız takdirde vücuttaki fazla yağ kan şekeri düzeyinizi normal sınırlarda tutmak için daha çok insülin salgılanmasına neden olacaktır. Bu nedenle sürekli doktor ve diyetisyeninizle kilo alımınızı değerlendirmelisiniz.

Etiketler

KiloGestasyonel diyabetHamilelikte şekerŞekergestasyonel diyabet kalıcı mıdır

Yazar Hakkında

Dyt. Sanem Apa Doğan

Dyt. Sanem Apa Doğan

Dyt. Sanem APA DOĞAN, lisans öncesi öğrenimlerinin ardından Hacettepe Üniversitesi Beslenme ve Diyetetik bölümünde başladığı eğitimini 2005 yılında başarıyla tamamlayarak Diyetisyen unvanı almıştır. 

Mezuniyet tezi olarak “Üniversite öğrencilerinin beslenme alışkanlıklarının saptanması” başlığı altında araştırma yapmış olan Dyt. Sanem Apa DOĞAN, Beslenme ve Diyetetik alanındaki seminerini ise “Bebeklik, çocukluk ve adolesan döneminde kemik mineral yoğunluğunun ölçülmesi” konusunda vermiştir. Ayrıca üniversite eğitimi sırasında “Yetişkin kadınların folat tüketim durumlarının saptanması” konusunda da çalışma yapmıştır. 2017 Yılı itibarıyla “Down Sendromlu çocukların beslenme durumlarının saptanması” üzerine araştırmalar yapmış, Hacettepe Üniversitesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü Beslenme Bilimleri anabilim dalında yüksek lisans eğitimine devam etmekte olan Dyt. Sanem Apa DOĞAN, Bilim Uzmanlığı tezini “Karaciğer yağlanması olan obez hastalarda ağırlık kaybının etkisinin incelenmesi” üzerine yapmaktadır.

Dyt. Sanem APA DOĞAN, 2005 - 2007 yılları arasında Mezura Kliniği’nde kurumsal wellness çalışmalarının yönetimi ve koordinasyonundan sorumlu Diyetisyen olarak görev almış, aynı zamanda kilo verme, kilo alma, gebelik ve emziklilik beslenmesi, POS da beslenme, menopozda beslenme, diyabet, kalp damar hastalığı gibi kronik hastalıklarda beslenme ve diyet konularında danışanlarına beslenme eğitimi vermiştir. Danışanlarına verdiği beslenme eğitimlerinin yanı sıra gıda sektöründe önemli yeri olan şirketlere ürün geliştirmede danışmanlık, çeşitli şirketlere sağlıklı beslenme seminerleri ve beslenme eğitimi, mönü danışmanlığı (okullar ve özel şirketler) yapmıştır. Ozel bir spor merkezinde spor yapan bireylerin beslenme durumunun kontrolü konusunda diyetisyen olarak bireysel beslenme eğitimi hizmeti sunmuştur.

Mayıs 2008 tarihinde Amerikan Diyetisyenler Derneği’nden “Çocukluk ve Adolesan Döneminde Kilo Kontrolü ve Yönetimi” ile “Yetişkin Kilo Kontrolü ve Yönetimi” Sertifikalarını başarıyla almış olan Dyt. Sanem APA DOĞAN, 2008 Yılında Boston’da Amerikan Diyetisyenler Derneği’nin düzenlediği 24. Kalp Sağlığı ve Spor Beslenmesi konusundaki sempozyuma katılmış, daha sonra Kanada Kanser Derneği’nde gönüllü olarak çalışmış ve kanser hastalarını yakından gözlemleme şansı bulmuştur.

2007 Yılı Kasım ayında Diyabet Diyetisyenliği Kursuna katılım göstermiş ve diyabet konusundaki bilgilerini güncelleyerek “Diyabet Diyetisyeni” olarak çalışma hakkı kazananan Dyt. Sanem APA DOĞAN,  aynı zamanda Türkiye Diyetisyenler Derneği; Amerika Diyetisyenler Derneği; Diyabet, Obezite ve Beslenme Derneği; English High School- Nişantaşı Anadolu Lisesi Mezunlar Derneği, Marmara Rotaract, İstanbul Avcılar ve Atıcılar Kulübü üyesi olan Sanem Apa, bir çok ulusal ve uluslarası kongre ve sempozyuma katılmış, Kanada ve Amerika Birleşik Devletlerinde mesleki gelişimi için çeşitli gözlemlerde bulunduktan sonra kurum diyetisyenliği alanında TÜBİTAK’ta görev almıştır.

Dyt. Sanem APA DOĞAN, mesleki çalışmalarına şu an İstanbul/Ümraniye'de bulunan özel muayenehanesinde devam etmektedir.

Önemli Bilgilendirme

Site içerisinde bulunan bilgiler bilgilendirme amaçlıdır. Bu bilgilendirme kesinlikle hekimin hastasını tıbbi amaçla muayene etmesi veya tanı koyması yerine geçmez.

Benzer Makaleler

Bu uzmanın başka makalesi bulunmamaktadır