Felç hastalarında yeni umut: tms tedavisi

Felç hastalarında yeni umut: tms tedavisi

Felç hastalarında yeni umut: TMS tedavisi

TMS terimi transkraniyal manyetik stimulasyon tedavisi için kısaltma olarak kullanılmaktadır.  Bu tedavi beynin belli bölümlerinin kafatası dışından manyetik olarak uyarılması esasına dayanır. Bu yöntem ile ilgili ilk çalışmalar yaklaşık 200 yıl önce başlamıştır.Yaklaışk 40 yıl kadar önce insanda ilk deneyler gerçekleştirilmiştir.  Bu tedavi  manyetik stimulasyon cihazına bağlı bir özel elektrod (koil) kullanılarak gerçekleştirilmektedir.  Bu koiller uygunacak beyin bölümüne göre değişik şekillerde olabilmektedir (yuvarlak, sekiz şeklinde vs) .Bu uyarıcı koil içinden yüksek akım geçirilirken akımın yönü aniden değiştirlimekte ve bu koil  etrafında manyetik bir alan yaratmaktadır. Bu manyetik alan beynin ilgili bölümüne doğru bir açı ile uygulandığında beynin korteks denilen dış tabakasındaki sinir hücrelerini (nöronları) uyarmaktadır.  

Felçli hastada TMS tedavisi

TMS tedavisinin gerek araştırma gerek tedavi amaçlı olarak en sık felçli  hastalarda (beyin felci, hemipleji, inme) kullanılmaktadır. Bu güne kadar bu konuda binlerce araştırılma yapılmıştır. Felçler genelde beyne giden bir damarın tıkanması yada kanaması sonucu o beyin bölümündeki hücrelerin ölmesine bağlı olarak ortaya çıkar. Başlangıçta hastaların bir tarafında kol ve bacaklarında değişen derecede güçsüzlük ortay çıkar. Zamanla önce bacakta daha sonrada kol ve elde kısmen düzelme ortaya çıkar. Ama hastaların çoğunda değişen derecede sekel dediğimiz hareket kayıpları kalmaktadır. Bu özellikle elde belirgin olmaktadır. Yine  bu hastalarda hasta tarafın kaslarında spastisite olarak adlandırılan aşırı kas gerginliği ortaya çıkmaktadır. Bu da istemli hareketlerin ortaya çıkışını baskılamaktadır. Felçli hastalarda istemli hareketin yeniden başlamasını önleyen diğer önemli bir etkende sağlam beyin yarısının hasta tarafın aktivitesini baskılamasıdır. TMS tedavisi bu ikinci etki üzerinde etkili olmaktadır.  TMS aslında bir uyarıcı tedavi olmakla beraber uygulanan manyetik alanın frekansına göre (saniyediki atım sayısı) beynin ilgili bölümünde uyarıcı yada baskılayıcı etki ortaya çıkarmaktadır. Bu tedavi ile beynin hasta bölümünü uyarmak yada hasta tarafı baskılayan sağlam beyin bölümünü baskılamak mümkün olmaktadır. Genelde felçli hastaların sağlam beyin yarısına düşük frekanslı uyarım verilerek tedavi terch edilmektedir. Bu yöntem hasta tarafı uyarıcı tedaviye göre biraz daha etkili bulunmuştur.  Her iki yöntemde de sonuç olarak hasta beyin yarısındaki nöronların uyarılabilirliği artarak istemli hareketin ortaya çıkışı kolaylaştırılmaktadır. Bu sayede hasta, özellikle el-kol bölgesinde daha önce yapamadığı hareketleri daha rahat yapmaya başlamakta ve daha önce hiç yapamadığı hareketleri de yapabilir hale gelmetedir. Bu tedavinin etkinliği yapılan çok sayıda araştırmada gösterilmiştir.

TMS tedavisi nasıl gerçekleştirilir

 TMS tedavisine başlamadan önce kişiye özel olan ve motor eşik denen uyarı şiddeti belirlenir. Bu basit testde hastanın beynini uyararak elinde hareket çıkarabilen en düşük uyarım şiddeti belirlenir (motor korteks). Tespit edilen bu motor eşik değeri üzerinden hastalığa göre uygulanacak akım şiddeti belirlenir.  Hastanın başı sabitlenir, uyarı verecek koil de en doğru pozisyonda konumlandırılarak sabitlenir. Genellikle motor eşik değerinin biraz altında bir uyarı şiddetinde 1200 uyarı verilir. Bu tedavi yaklaşık 20 dakika sürer.

TMS tedavisinin yan etkileri yok denecek kadar azdır. Güvenlik rehberlerine göre tedavi uygulanmaktadır ve bu limitler dahilinde %5-10 vakada hafif baş boyun ağrısı dışında ciddi bir yan etkisi gözlenmemiştir. Bu tedavi sırasında hasta herhangi bir acı duymaz.

TMS tedavisi oldukça yeni bir tedavi yöntemidir.  Tedavi protokolleri de halen geliştirilme aşamasındadır. Felçli hastalarda genellikle hafta içi 5’er gün olmak üzere 10 seans tedavi protokolü  uygulanmaktadır.10 seans sonunda tedavi bitirilebilir yada sonra idame tedavisi denilen ve arası açılan tedavi protokolleri ile devam edilebilir. Burada hastanın tedaviye verdiği cevap esasdır. TMS tedavisi geleneksel rehabilitasyon yöntemleri ile beraber kullanıldığında daha etkili olmaktadır.

TMS tedavisi tıbbın bugüne kadar çaresiz kaldığı felçli hastalarda özellikle el ve kolda yeniden hareket çıkarma konusunda yeni bir umut ışığı olmuştur. TMS tedavisi felçli hastaların tedavisinde daha sık kullanılır hale gelmiş ve yakın gelecekte rutin bir tedavi haline gelmesi beklenmektedir. TMS tedavisi felçli hastalarda konuşma tedavisinde, depresyonda , tedaviye dirençli beyin kaynaklı ağrılarda da başarılı bir şekilde kullanılmaktadır

Prof.Dr. Cengiz Bahadır

Bu makale 17 Mart 2019 tarihinde güncellendi. 0 kez okundu.

Yazar
Prof. Dr. Cengiz Bahadır

Prof. Dr. Cengiz BAHADIR, 1969 yılında Samsun'da doğmuştur. Lisans öncesi eğitimlerinin ardından İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'nde başladığı tıp eğitimini 1992 yılında tamamlamış ve tıp doktoru unvanı almıştır. Aynı yıl Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Anabilim Dalı'nda ihtisas eğitimine başlamıştır. İhtisasının ardından 1997-2000 yılları arasında Marmara Üniversitesi Nörolojik Bilimler Enstitüsü'nde Elektrodiagnostik Nöroloji (EMG) lisansüstü programını tamamlamıştır. 2010 yılında Doçent, 2015 yılında ise Profesör olmuştur. Radikulopatiler (bel ve boyun fıtıklarına bağlı ağrılar), bel ve boyun fıtıklarının cerrahisiz tedavisi, EMG (kas ve sinir hastalıklarının tanısına yönelik elektrofizyolojik inceleme), kas-iskelet sistemiultrasonografisi, artritler (romatoidartrit, ankilozanspondilit, kireçlenm ...

Yazarı sosyal medya'da takip edin
whatsapp
Etiketler
Tms tedavi
Prof. Dr. Cengiz Bahadır
Prof. Dr. Cengiz Bahadır
İstanbul - Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon
Facebook Twitter Instagram Youtube